• çiş bedende,
    kafa guzel,
    zaman mekan önemsiz

    ankara kizilay bulvar üzerinde vakko camı
    (o kadar eski zamanlar, eski limon gölge zamanlari)
  • üsküdar'daki mihrimah sultan cami kapısı.

    çok sıkışmıştım cami tuvaletine gitmek isterken cami bahçesinin kapalı olduğunu gördüm. merdivenleri çıkmışken yukarıda kimsenin görmeyeceğini düşünerek ihtiyacımı giderdim.

    cami duvarına isedikten sonra bir daha hiçbir isim rastgitmedi allah kurtarsın ne diyelim
  • saçma sapan yer mi bilmem ama işemeyi geçtim oda arkadaşım yatağına sıçmıştı.
    sabaha kadar o kokunun içinde uyumuşuz.
  • bazı umumi tuvaletlerde öyle alakasız yerlerde olabiliyor ki bir insanın bunu yapabilmesi için ancak kafasının yerinde olmaması gerekiyor.
    deliği isabet ettirmek zor olmamalı. bunu yapanlar kapının anahtar deliğini isabet alıyor olabilirler.
  • apartman onleri olmamasini diledigim yerler. zemin katta oturanlar tarafindan saglam kufur yersiniz. bir gun 1. katta oturursam balkonda bir kova su bulunduracagim. boyle bir sey denk geldiginde hazir olsun.
  • kale surlarından aşağı. evet yükseklik oldukça fazlaydı ve salaktık.
  • gece 00:30 civarı kadıköy umumi tuvaletin kilitli kapısı.
    işemek devrimci bir eylemdir.
  • ankara güven park'a işemişliğim var
  • 13. yüzyıldan kalma bir yerleşim.

    mekandan çok o kafayı seviyorum. bir yandan işerken bir yandan sessiz sessiz saçma şeyleri akla getirip gülmek var ya. of özledim.
  • kuzenle 24 saat boyunca uyanık kalıp farklı yerlerde takılıp içtikten sonra sabah 5 civarı eve dönerken çarşının göbeğinde lüks bir giyim dükkanı görmek, ulan buraya hep zenginler geliyordur kesin deyip dükkana hiddetlenmek, sonra dükkanın direk vitrin camına işemek. ne mallık ama...

    edit: küçük bir şehir, küçük bir çarşı, etrafta kimseler yok idi
hesabın var mı? giriş yap