kara para aklama yöntemleri

• 1- nakit kacakciligi
  
  paranin nakit olarak, nakit para uzerinde denetimi olmayan veya cok az
  denetimi olan ulkeye fiili olarak cikarilmasi.
  
  2- simurfing denilen yöntem.
  
  nakit transferlerinin bildirim yukumlulugunden kacinmak icin getirilen sinir miktarin altinda kalan tutarlardaki paranin birden cok tasiyici kullanilarak transfer edilmesidir.
  
  ornek olarak amerika birlesik devletleri’nde 10.000 $ dir.
  bu nakitin uzerindeki transferler bildirime tabidir. bu mecburiyetten kurtulmak icin 1.000.000 $ yuz kisi ile 9.999 $ lik dilimler halinde baska bir ulkeye transfer edilebilir.
  
  3- structuring denilen yöntem.
  
  bu yontemde de nakit transferleri icin getirilen sinir miktarin altinda kalan tutarlardaki paranin birden cok islem ile gerceklestirilmesidir.
  
  simurfingde birden cok tasiyici, yani kisi kullaniliyordu. burada birden cok islem söz konusu. ayni örnegi verecek olursak : 1.000.000 $ lik transfer icin 9.999 $ lik 100 ayri islemin yapilmasi, (tabi ayri zaman ve mekanlarda, dikkat cekmemek icin.)
  bu yönteme örnek teskil etmektedir.
  
  4- paravanus sirketus.
  
  paravan sirketler gercek manada ticari ve ekonomik faaliyeti olmayan sirketlerdir.
  kara paranin paravan sirketin kazanci gibi gösterilerek, bu sirket kazanci ile baska sirket devralinmasi,
  gayrimenkul ve menkul degerlere yatirim yapilmasi söz konusudur.
  
  5- canli para sirketleri
  
  canli para ile calisan isletmelerin kurulmasi.
  gunde veya belli bir dönemde ne kadar kazanc elde edildigi kolaylikla tespit edilemeyen ve devamli nakit parayla calistirilan isletmeler.
  
  ornegin : taksi isletmeciligi, kurulmasi ve calistirilmasi bu yönteme
  emsal teskil etmektedir.
  
  5- sans oyunlari yontemi.
  
  kara paranin kumar veya talih oyunu kazanci gibi gösterilerek aklanmasi en cok karsilasilan yöntemlerden birisidir.
  
  6- borc tahsili
  
  bir diger yöntem de banka gizliliginin cok siki uygulandigi, gelir uzerinden alinan verginin cok dusuk oldugu, nakit uzerinde kontrolun bulunmadigi ulkelerdeki bir bankaya a sahsi adina yatirilan paranin daha sonra aklayicinin bulundugu ulkedeki b sahsi adina transfer edilmesi,
  böylece ani zenginlesmenin sebebi arastirildiginda
  banka transfer belgesinin ibrazi ile borcun tahsil edildiginin intibahinin verilmesidir.
  
  7- az hacim cok para
  
  luks ve pahali mallara yatirim yapilmasi, örnegin antika ve sanat eseri gibi v.vs.vs
  
  sonucta dunya bi oyun alani
  hayal gucu ve teknolojik imkanlarinda destegiyle bu tipolojiler gelistirilebilir.
• hakkında oldukça fazla kafa karışıklığı olan yöntemler bütünü. bu konuda biraz açıklama yapmaya çalışayım.
  
  kara para aklama yöntemleri, yasa dışı para kazanma yöntemleri değildir.
  
  kara para kısaca devletin izin vermeyeceği yol ve yöntemlerle kazanılmış para demektir. örneğin: uyuşturucu ticareti, yasadışı silah ticareti, rüşvet yoluyla elde edilmiş para kara paradır.
  
  kara para aklama ise kısaca devletin bu parayı nereden buldun sorusunun cevabını hazırlamaktır. burada kilit soru nereden buldun?
  
  örneğin bir şirkette 2.000 tl maaşla 60 aydır çalışıyor olun. bir gün gidip bankaya 50.000 tl yatırırsanız devlet rastsal kontroller nedeniyle sizi vergi dairesine çağırıp bu parayı nereden buldun diye sorabilir. bu durumda siz de açıklarsınız son 60 ayda çalışıp 120.000 tl kazandım, 70 ini yedim 50 sini de biriktirdim dersiniz. olur biter.
  
  şimdi bu durumda olan kişinin siz değil de bir uyuşturucu satıcısı olduğunu düşünün. paranın da 10 milyon euro olduğunu düşünün. bu adamın bu paranın nereden bulunduğunu açıklaması için hikaye oluşturma işine kara para aklama denir.
  
  kara para aklama vergi kaçırma vs değildir. vergi kaçırınca kara para kazanmış olursunuz. örneğin faturasız el altından herhangi bir malı almak satmak, kara para aklamak değil, kara para kazanmaktır. bu faaliyet elinizdeki kara para miktarını artırır ama kara para aklamadaki amaç kara para miktarını azaltmaktır.
  
  kara para aklama işinde aksine bir miktar vergi verilerek, paranın kaynağı bu vergiye konu işmiş gibi yapılır. örneğin restoran, otel vs. işletmeler açıp bu işletmeler sürekli çalışıyormuş gibi fatura keserek yasadışı gelirleri aklamak, en yaygın yöntemlerdir.
  
  peki bu tür bir işle kara para aklamanın maliyeti nedir.
  
  100,000 tl'lik uyuşturucu gelirini, kara para aklamak amacıyla kurduğu restoranın kasasına koyan kişinin maliyetleri aşağıdaki gibi olacaktır.
  
  7,400 tl (%8) kdv olarak devlete ödenir. herhangi bir maliyet olmadığından kalan 92,600 tl'nin tamamı kar olacaktır. eğer restoran bir şirket ise %20 kurumlar vergisi ödeyecektir. yani 18,510 tl, geri kalan tutar olan 74,070 tl aklanmış bir şekilde şirketin kasasında durabilecektir. uyuşturucu satıcısı arkadaş bu parayı şirket adına bu tutar üzerinden kullanabilir (şirket adına ev alır araba alır kullanır). eğer parayı alıp cebine atmak isterse kar üzerinden %15 de stopaj ödemesi gerekir. yani şirket üzerinde tutmayacağım ben paramı derse 60,180 tl'sini alıp istediğini yapabilir. devlet bu parayı nereden buldun derse restorandan kazandım hacı, işte kestiğim faturalar der. tabi yine kazanılan para ile işletme büyüklüğü bir miktar orantılı olmalıdır. göt kadar bakkalda 10 milyon tl aylık ciro yaparsanız yine yakalanırsınız. bu nedenle genellikle işler büyüdükçe paravan işe yeni şubeler açılır.(çiğ köfteci zincirleri gibi)
  
  görüldüğü üzere kara para aklama vergi vermemek değil, paranın oldukça püyük bir payını vergi olarak devlete vermek şeklinde yapılır. bu nedenle kara para aklama işi için kullanılacak paravan işleri seçerken vergi oranı düşük işler seçilir. örneğin otel ve restoranların verdiği hizmetlerde vergi oranı %8'dir. bu nedenle genelde bu işler için otel ya da restoranlar kullanılır.
  
  tabi bu işi daha büyük ve siyasi bağlantılı yapan arkadaşlar için bazı ülkelerde vergi istisnaları, serbest bölgeler, teknokentler, yatırımda öncelikli bölgeler vardır. bu bölgelerde vergilendirme yapılmadığından kara para aklama maliyetleri sıfırlanmaktadır.
  
  bunun dışında kendi kendine verilen krediler ile de fon sağlanabilir. uyuşturucu satıcımız bu işi profesyonel olarak yapan bir kuruma gider. bu kurum genellikle yurt dışındaki vergi cennetlerinden birinde bulunan bir bankadır. bu bankaya para yatırır ve bu yatan parayı teminat göstererek türkiye de bulunan bir şirketine kredi çeker. banka aslında kendi parasını kendisine kredi olarak vermektedir. gerçekte bir kredi işlemi yoktur fakat bu işlem sayesinde elde edilen belgeler devlete bu parayı nereden bulduğunu açıklamada kullanılır: "maliyeci kardeş bizim 3 kişilik 20 bin tl sermayeli şirketimize, cayman adalarından bir banka 10 milyon euro kredi verdi ahanda belgeler". tabi bu kendi kendine kredi verme işi parayı bir süreliğine aklanmış gibi göstermeye yarayan bir yöntem. çünkü sonunda bu krediyi geri ödemen yani yine akladığın parayı elinden çıkarman gerekiyor.
• yer: veliefendi hipodromu
  zaman: herhangi bir altılı ganyan günü
  başrol oyuncusu: yarış yapılırken piste en yakın bölümde duran ama yüzü seyircilere dönük eleman.
  figüran: altılıyı tutturan ballı kumarbaz.
  
  olay örgüsü: altılının son ayağı koşulmaktadır. seyircilerin biri, büyük bir heyecan içinde parkurdaki atlara bakıp, 'hadi olm yavuzhan. daşşağını yirim. goş ula goş. ayrıl da gel...' nidaları içinde, zenginlik hayalleri kurmaktadır.
  tribünlerin en ön sırasında ise, kahramanımız vardır. ama o atları değil, seyircileri seyretmektedir. yarışın son metreleri koşulmakta; figüranımız 'hadi olm yavuzhan.' diye bağırırken, kahramanımız da, elindeki bond çantayı bırakmadan, figüranımızı göz hapsinde tutmaktadır.
  yarış biter. figüranımız altılıyı tutturmuştur. yapması gereken iki iş vardır. birincisi, vezneye gidip parasını almak. ikincisi de söz verdiği gibi, yavuzhan'ın daşşağını yimektir...
  figüranımız vezneye doğru giderken, yanına bond çantalı biri yanaşır. göz göze gelirler. figüran tedirgin olur. elindeki kuponu cebine koyar.
  bond çantalı kahramanımız, güven veren bir gülüşle yanına yaklaşır.
  (gülümseyerek)- hayırlı olsun kardeş. altılıyı tutturdun galiba.
  (tedirgin)+ he ya. sonunda amk...
  (merakla)- altılı kaç lira veriyor?
  (tedirgin)+ 130 bin lira.
  (kendinden emin)- 130 yerine 150 bin kazanmak ister misin?
  (nası olacak o modunda)+ nası olacak o?
  (mal mısın olm modunda)- kuponu bana vereceksin. ben de sana şimdi 150 bin lira vereceğim.
  (kayserili modunda)+ abi biz bu işi 160 bine bağlayalım.
  (seni bi sikerim modunda)- bokunu çıkarma yarraam.
  (kuzu kuzu)+ abi bi şansımı deneyeyim dedim. malum bugün şanslı günüm. tamam madem. parayı görelim.
  (kuponu görelim modunda)- kuponu görelim...
  
  ....
  
  kısa süre içinde, figüranımız 150 bin lira cash paranın, kahramanımız ise 130 bin liralık ak pak bir altılı kuponun sahibi olmuşlardır. yanisi, 130 bin lira kara para, 20 bin liraya yunmuş yıkanmıştır. sen sağ ben selamet...
• ben uyuşturucu vs. gelirlerinden ortaya çıkan ve bir şekilde türkiye'de tutulmak istenen kara paranın aklanmasına aracılık ederek voliyi vurmak isteseydim, önce kendime bir film prodüksiyon şirketi kurardım ki, (özellikle sponsor sisteminin de yardımıyla) giren çıkan paranın hesabı kolay tutulamasın. akabinde, film bütçesi olarak ciddi bir meblağ ayırıp masraf adı altında bol miktarda para çıkışı gösterirdim. aslında filmin bunun onda biri maliyetine çekileceği açık tabii. aldığım malzeme elden düşme olurdu, çektiğim filmin her tarafından parayı kısardım, boktan bir senaryo alırdım (veya daha iyisi, yazardım), sonuçta bir tek oyunculara para veririm, üç-beş kuruş her taraftan tasarruf ederdim.
  
  nihayetinde dünya kadar kalitesiz film çekerdim, elimde de (çoğu "müşterilerime" ait) bir sürü para kalırdı. eh bu parayı ne yapmak lazım? anında gayrimenkule yatırmak lazım ki dikkat çekmesin. ne de olsa kimse gayrimenkulü aldığı fiyattan göstermiyor tapuda. tabii "yediemin" sıfatıyla gayrimenkuller benim veya tanıdıklarımın adına olur. aradan şüphe çekmeyecek bir zaman (mesela 1 yıl) geçtikten sonra da gayrimenkul satılır, şu veya bu gerekçeyle "borç" olarak gösterilen para (veya paranın çoğu) bir takım şirketler aracılığı ile asıl sahibinin cebine döner, bir kısmı çeşitli rüşvet ve masrafa harcanır, kalanı da bana komisyon kalır. ben de film şirketi ve sayısız gayrimenkul sahibi bir kimse olarak ün yaparım, şanıma şan katarım...
  
  bu böyle gider, ta ki memnuniyetsiz bir müşterim beni sokakta bacağımdan vurana kadar...
• bir filmde görmüştüm.
  
  siyasetle uğraşan bir adam yolsuzluk, tehdit, baskı vs. ile milyonları indiriyor.
  
  daha sonra cumhurbaşkanı adayı olup yasal yoldan bağış toplamaya başlıyor.
  
  devamında da farklı kişilerden elindeki parayı kendi hesabına cukkalıyor.
  
  filmin adı bir ülkenin anasını siken adammıydı neydi şimdi net hatırlamıyorum.
  
  neptün'de tavuklarla bukalemunların çiftleşmesinden doğan bir ırkın başından geçiyordu sanırım, biraz imdb'de falan bakın vardı oralarda.
• türkiye'de futbol klübü kurup 100.000 usd etmeyen oyunculara milyon dolarlar vermek... bir de bu oyuncu alışverişlerini hep aynı takımla yapmak
  futbol kulüp başkanlarımızın beş para etmez oyunculara onlarca para verecek kadar salak olmadıklarını düşünüyorum :) :) kesin kara para gibi hesapları vardır...
  
  not: takım ve futbolcu ismi vermek istemiyorum hepsi malum zaten
• rivayete göre 1920 li yıllarda italyan asıllı mafya lideri al capone çamaşırhaneler açmış ve çeşitli muhasebe hileleriyle yasa dışı yollardan ettiği geliri buradan elde etmiş gibi göstermiştir. ingilizce 'de karapara aklama anlamında kullanılan laundering tabirinin buradan geldiği söylenmektedir.
• 2000 senesinde şahit olduğum bir yöntem.
  amaç kayıt dışı gelirin kayıt altına alınması imiş. muhtemelen artık kullanılmıyordur yada bana yanlış bir şekilde anlatmışlardır tam olarak bilmiyorum .
  o zamanlar üniversite 1. sınıf öğrencisiyim . memeleketimden uzakta ( 13 saatlik bir otobüs yolculuğu mesafesinde) okuyorum .
  neyse bayram öncesi bilet felan kalmamış . bizde üzerimize düşen aptallıkla son güne kadar bilet almamışız tabi. 9 günlük tatil, aile özlenmiş , kirliler birikmiş , açlık dayanılmaz bir hal almış .
  otogarda o firma senin bu firma benim dolanıyorum . yalvarıyorum yakarıyorum görevlilere . koridorda bile otururum diyorum felan.
  sonra x firmasında bana gece 2 de bir otobüs olabileceği merkezden haber bekledikleri felan söyleniyor . sonuç olarak otobüse saat 2 de biniyorum . yolcu olarak otobüste 4 kişiyiz , ayrıca bir muavin bir de söför var. neyse saat ilerliyor yoldayız.
  bir ara muavin geldi yanımıza ve dedi ki "isterseniz içerde sigara içebilirsiniz. mola vermek istemiyoruz uygunsa. durmadan gidersek 9 saatte ulaşacağız kente " tabi ki bizde hayhay dedik .
  ilerleyen vakitlerde muavin geldi yanımıza sıkılmış belli ki konuşuyoruz felan . o ara bana otobüs koltuk doluluğunu gösterdi . evet hepsi doluydu . "nasıl ya?" dedim . "abi eski yolcuların bilgileri saklanıyor , oradan listeyi dolduruyoruz . boş otobüs yola cıkıyor. kalabalık ve yoğun günlerde kontrolün pek sık yapılmadığı güzergahlarda . patronlar paralarını aklıyor" dedi .
  tabi o zamanlar ne tc kimlik numarası var , ne gps , ne de takometre .
  
  doğrudur yanlıştır bilemem . ama sanırım o gece bir kara para aklamanın kurbanıydım . benimle birlikte yolculuk eden 4 kişinin paralarıda şöför ve muavinin cep harçlıklarıydı .
• göstermelik kuyumcu dükkanı açmak da iyi bir kara para aklama yöntemidir. ihtiyacımız olan birden fazla limitleri yüksek kredi kartları ve kuyumcu dükkanı.
  
  önce kasamızdaki parayı elden olarak bu kredi kartlarına yatırıyoruz... kasamızda kalan cüzzi yasal paramızla altın aldığımızı iddia ediyoruz. (sonuçta evindeki bileziklerini-çeyrek altınlarını bozduran insanlar olduğunu varsayıyoruz)
  
  daha sonra bu kredi kartlarını kendi şirketimizin poslarından çekerek bu satın aldığımız altınları, kar koyarak sattığımızı iddia ediyoruz. bir anda paramız yasal bir kazanca dönüşüyor. cüzzi bir miktar vergisini ödüyoruz ve kimse de bize sormuyor ne ayağız...
  
  aynı şekilde taksicilik, dolmuşçuluk vs. gibi imalatı olmayan hizmet sektörü sıcak para kaynağı olarak kullanılabilir fakat taksinin durağıydı vs.di dolmuşun kooperatifiydi falan derken çetrefilli işler. ayrıca günlük 100bin lira kazandım diyemiyorsunuz taksicilikte oysa sadece kuyumcu ruhsatına para ödeyerek, elden tanımadığımız onlarca kişinin kredi kartına parayı yatırarak binlerce kredi kartı işlemi ile 100bin lira kazandım diyebiliyoruz. zaten bankaların poslarından dolayı koydukları işlem kısıtlamaları da bu miktarlarda oluyor...
  
  istersek paramızı anında peşin para olarak bankadan istiyoruz. 100bin liralık işlem yaptıysak günde 2bin lira komisyonlarını kesiyorlar. 98 bin lira kalıyor bize. bu belirttiğim işlemlerden sonra iki milyon liradan 40bin lira kaybederek parayı yasal hale getirebilirsiniz.
  
  nitekim şuan kredi kartlarına takla attıran modern komisyoncu-tefeciler, genelde kuyumcu ruhsatı alıp işe girişirler.
  
  ekleme: bu söylediğim yönteme yazarkasa pos makineleri ne çeşit engel olacak bilmiyorum ama onun için getirildiğini biliyorum.
• temiz futbol kulübü baba desteği ile ele geçirilir. kara para aklamak için ortağın da bir takımın başındadır. ondan 8 milyon dolara sikik bi topçu alırsın, bi de 5,5 milyon dolara gelecek vaadeden kod adı altında bi eleman daha ohh, çukka.
  
  bakkal defteri gibi kendine borçlandırırsın kulübü, 0 sportif başarı, göz boyamalı transfer. yanlış yönetim sonucu ödenen saçma tazminatlar. hayat sana güzel ondan sonra.