• toplanın gençler,

    artık detaylı bir kiev incelemesi yapmanın zamanı geldi sanırım. hatta biraz fazla detaylı oldu gibi.

    açık konuşmak gerekirse bu entry bir süredir kenarda duruyor. ne zaman kiev'i terk edersem o zaman yollarım diye düşünüyordum. şimdi de açıkçası sevdiğim, keyif aldığım mekanlar mal mal tiplerle dolar mı diye korkmuyor değilim. ama bir çok kişiden aldığım kiev ile ilgili bilgi ve yardım talep eden mesajlar sonrası bunun bir ihtiyaç olduğu kanısına vardım.

    bahsedeceğim yerleri (bkz: maps.me) isimli offline harita kullanabileceğiniz akıllı telefon uygulamasını indirerek adresleriyle kaydedebilirsiniz. internetiniz olmasa bile kaybolmazsınız.

    kiev'in merkezi kreshchatyk caddesidir. bir ucunda meşhur (bkz: maidan nezalezhnosti), diğer ucunda (bkz: arena citi) eğlence kompleksi bulunur. otel veya ev arıyorsanız bu bölgeden bakın, ucuz diye uzağa gitmenin alemi yok, yoksa aynı parayı taksiye verirsiniz.

    internetten merkezdeki apartman dairelerini araştırın. bir çok alternatif mevcut. otelden daha kullanışlı olacaktır diye düşünüyorum.

    havaalanına geldiğinizde turkcell'in satın aldığı lifecell veya vodafone'dan bir sim kart alın, en ucuz internet paketini yükletin. yaklaşık 15 tl tutacaktır. türkiye ile tüm iletişim ihtiyacınızı bu şekilde çözebilirsiniz. havaalanında dış hatların tam çıkışında taksi gişesi var. ingilizce biliyorlar. gideceğiniz adresi söylüyorsunuz, size taksi ücreti yazan bir kağıt veriyorlar. şehir merkezi yaklaşık 36 km, 40 dakika ve 40 tl tutar.

    havaalanında 30-40 dolar çevirseniz yeter. kiev merkezle arada kur olarak uçurum yok ama yine de fark ediyor. havaalanında bir şeyler içmek isterseniz korkmayın alın kahvenizi, ülkemizdeki gibi havaalanına gelince fiyatlar 5 katına çıkmıyor. americano vs kahve 6-7 tl civarı.

    günlük gezilerde yoldan taksi çevirmeyin. taksi için elit taksiyi arayın, ingilizce konuşuyorlar. arabaları yeni ve şoförleri eğitimli. ama fiyatlar ukrayna standartlarına göre biraz yüksek. ama yeni geldiğiniz için size çok uygun gelecektir.

    daha uygun olsun derseniz uber ve uklon isimli telefon uygulamalarını telefonunuza indirin. araç seçerken standart değil comfort seçimi yapın yoksa eski ve pis kokulu arabalar geliyor. az miktarda rusça bilmeniz gerekebilir.

    gezilecek görülecek yerlerle başlayalım;

    yazmış olduğum rota turistik amaçla gelip adım adım takip ederek bir günü geçirmek isteyenlere gelsin. bence 2-3 gün yeterli kiev için. fazlası sıkabilir.

    gidilecek yerleri anlatırken yol üzerindeki restaurant ve kafeleri de yazacağım. içlerinden hangisini tercih edeceğiniz size kalmış. linklerde -eğer mevcutsa- mekanların menüsünü ekliyorum. google translate'e ihtiyaç duyabilirsiniz ama fiyatları ve menüyü önceden görmek önemli bence. rota üzerinde olmayan yeme içme mekanları en altta. beğendiğiniz mekanlara foursquare üzerinden bakabilirsiniz. kullanıcıların verdiği puanlar ve yüklediği fotoğraflar benim tercihimde hep etkili olmuştur.

    bu arada binaların boş kısımlarında çok ilginç grafitiler var. harita üzerinde işaretlenmiş halini şu linkten görebilirsiniz.

    gezelim görelim

    kiev national opera info bence güzel bir başlangıç noktası olacaktır. son dakika da olsa gidin bir bale veya opera izleyin. ortam güzel. genelde saat 19.00'da başlıyor oyunlar. insanlar buraya gelirken kılık kıyafetlerine özen gösteriyorlar. önlerde biletler pahalı ve çabuk tükeniyor, arkalardan çok ucuza bilet bulabilirsiniz. dürbün kiralanıyormuş duyduğum kadarıyla.

    yeme içme

    operanın tam karşısında opera restaurant var. fiyatlar ortalamanın biraz üstünde.

    arka tarafında döner isimli mekan var. ustaları bursa'dan gelmiş güzel bir abi. canı çekenler için kahvaltı, çorba, döner var. iskender 190 uah civarı. bence kiev için ucuz değil.

    gezelim görelim

    golden gate ya da türkçe ismiyle altın kapı bir sonraki paragrafta bahsi geçen katedral ile aynı dönemde yapılmış. önünde fotoğraf çektirip, istenirse çalışma saatleri içerisinde iç kısma girilip gezilebilir.

    biraz daha ileride bulunan st. sophia katedrali info merkezde bulunan en meşhur kiliselerden biri. christmas döneminde, aralığın başından ocağın ortalarına kadar çok canlı, eğlenceli bir yere dönüşüyor. konserler, sergiler, yiyecek ve içecek satan bir çok yerin açılmasıyla bir festival alanı gibi oluyor. özellikle haftasonları çok ciddi kalabalık oluyor bu dönemde. paskalya zamanında da yüzlerce farklı temada büyük yumurtalar boyamışlardı. görmek lazım.

    st. michael katedrali info st. sophia ile karşı karşıya. burası diğerine göre daha az aktif oluyor diyebilirim. ama devlet törenleri vs. burada yapılabiliyor.

    yeme içme

    bu alanda çok fazla alternatif yok. intercontinental hotel'in terasında bulunan b-hush bar/restaurant güzel manzarası ve çok fazla pahalı fiyatlarıyla bir tercih olarak kenarda dursun.

    bir sonraki mekana doğru giderken yol üzerinde bulunan chacha bar restaurant güzel bir gürcü rastaurantıdır. khinkali ve khachapuri denenmeli.

    gezelim görelim

    sonraki durak andriyivski kilisesi ve yokuşu info. bu kilise bence diğerlerine göre daha fotojenik ve aşağı doğru inen yokuşta her zaman açık hediyelik eşya satan dükkanlar bulabilirsiniz. özellikle güzel havalarda yokuş ve buraya açılan diğer yollar tamamen kapatılarak turistler için açık hava alışveriş alanı oluşturuluyor.

    yeme içme

    yokuş üzerinde solda celentano pizza da makarna denemelisiniz. kağıt içerisinde ilginç bir sunumu var, lezzetli ve fiyatlar çok uygun.

    biraz daha aşağıda solomyanska brovarniya kesinlikle uğranması gereken bir yer. kendi biralarını yapıyorlar. filtresiz buğday birası denenmeli. fiyatlar uygun.

    burayı geçtikten sonra biraz aşağıda sağda bulunan kanapa restaurant ukrayna yemekleri yapan güzel bir mekan. biraları güzel. yemekleri ısmarlarken domuz eti var mı yok mu diye sormakta fayda var. haftasonları keman-piyano-kontrbas tarzı triolarla canlı müzik yapıyorlar. çok ucuz değil ama hakkıdır.

    yokuşun sonuna doğru solda meşhur lviv handmade chocolate uğranmazsa olmaz bir yer. hediyelik çikolata da alın buradan. ama herkese buradan almayın. fiyatları ucuz değil. o kadar para verip aldığınız hediyeye insanlar 'amaann bi çikolata mı aldın geldin' dediklerinde canınız sıkılır.

    gezelim görelim

    yokuşun bitiminde varmış olduğunuz yer podil veya padol info olarak adlandırılan kiev'in en eski mahallelerinden biri. bence bu bölgenin en önemli özelliği kreshchatyk ile karşılaştırıldığında hemen hiç türk turist olmaması. yolda kızlara laf atan tiplerle karşılaşma riskiniz daha düşük yani.

    yokuş bittikten sonra sağa dönüp cafe ve restaurantların bulunduğu sagaidachnogo caddesini boydan boya yürüyün. haftasonları bu cadde de kreshchatyk gibi trafiğe kapatılmaya başlandı.

    yeme içme

    sokağın başından itibaren gözüme takılanlar;

    marakesh, fiyatlar ne pahalı ne ucuz. piyasa fena değil diyorlar, hiç gitmedim.

    rukkola pizza, zincir restaurant. fiyatları makul, pizzaları fena değil.

    coffee house, zincir kahveci. vasat. ne kahveleri, ne tatlıları iyi.

    katusha, zincir restaurant. ukrayna mutfağı denemek için girilmeli. vareniki denilen avuç içi büyüklüğündeki mantılardan deneyin. çok çeşitli iç malzemeler kullanıyorlar. fiyatlar oldukça makul.

    daha ileride salateria, zincir restaurant. salata seven, rejim yapan bünyelere iyi gelir. fiyatlar normal.

    türk lokantası tike, en eskilerden biri. kebaplar iyi. çok açsanız kaburga lezzetli ve doyurucu. grill salataları güzel. özellikle yaz döneminde kahvaltıya gelmenizi ve dışarıda oturmanızı tavsiye ederim. şakir ustaya ve svetlana hanıma selamlar!

    solo pizza, zincir restaurant. pizzalarını yemedim, yorum yapamayacağım ama başka alternatiflere bakmak daha mantıklı gibi. fiyatları normal.

    oliva restaurant, zincir restaurant. italyan mutfağı. fiyat performans olarak benim kiev'deki favorilerimden biridir. osso bucco yeyin, makarnalar da oldukça başarılı. galiba tabelaları değiştiriyorlar. sokakta 25a numaralı dükkan.

    happy grill bar, steak yeyip bira içilebilir. garson kızlar sevimli. fiyatlar makul.

    hemen yan tarafta pr bar, yabancıların da takıldığı sevimli bri kokteyl barı.

    gezelim görelim

    sagaidachnogo caddesinin bitiminde nehir kenarına ulaşırsınız. sol tarafta büyük bir meydan ve eski bir tekne limanı gibi bir yapı var. burada christmas zamanı ve yaz dönemi boyunca festival ortamı oluyor. ukraynalı gençler marketten içkilerini alıp sahil kenarında içerler. yürüyüş yolunda çok uygun fiyata atıştırmalıklar ve içecek satan yerler var.

    yeme içme

    tam burada bulunan compot cafe nin manzarası güzeldir. zincir mekan. oturup bir kahve ya da bira içilebilir. yemekler dandik.

    gezelim görelim

    bu alandan ileriye doğru nehir boyunca yürüyebilirsiniz. az ileride sadece yayalara özel parkovy köprüsü oldukça fotojeniktir. akşam saatlerinde ışıklandırılır. bu köprüden karşıya geçerseniz kiev merkezden apayrı bir dünyaya adım atabilirsiniz.

    yaz aylarında nehir kenarı tamamen beach olarak kullanılıyor. hem cafeler var, hem de havlusunu serip yatanlar var. sıcaklarda soğuk bir filtresiz bira iyi gider! sahilden içeri doğru ilerlediğinizde sanki ege kıyılarında ufak bir sayfiye yerinde gibi hissedebilirsiniz. şehir merkezinden 20 dk yürüyüş ile bu kadar sakin bir yere gelebilmek bence bir nimet. bisiklet kiralayıp bölgeyi keşfedebilirsiniz.

    yeme içme

    köprüden sonra yaklaşık 15 dk düz ilerlediğinizde benim favori mekanlarımdan biri olan zenit kafe ye ulaşırsınız. servis ve yiyecekler kötü. tuvalet rezalet. ama biranızı, çay kahvenizi içip biraz dinlenmek isterseniz muhteşem bir yer.

    gezelim görelim

    sagaidachnogo caddesi sonundaki meydanı gezdiniz, nehir kenarı veya köprü ilginizi çekmedi diyelim, bu durumda rota buradan nehir tarafına değil, sağ tarafa doğru şekilleniyor. tam meydanın olduğu yerde poshtova ploshcha metro'su mevcut. bu metro ile 4 uah karşılığında yüreğinizin götürdüğü yere gidebilirsiniz.

    tur tavsiyesi çerçevesinde buradan sadece bir durak uzaklıktaki maidan nezalezhnosti durağına gitmenizi öneririm. aradaki yol çok uzun değil ama yokuş yukarı olduğu için bir taşıt kullanmak lazım. meydandan haftasonları ve resmi tatillede araç trafiğine kapalı olan kreshchatyk caddesine çıkıp arena citi tarafina doğru yürüyüş yapabilirsiniz. bir çok kafe ve restaurant mevcut.

    aynı meydandan metro yerine 3 uah karşılığında finüküler ile st. michael katedralinin arka kısmına çıkabilir, buradan yokuş aşağı meydana doğru yürüyebilirsiniz. meydana ulaştıktan sonrası bir üst paragrafta maidan nezalezhnosti durağından devam ediyor.

    yeme içme

    kreshchatyk caddesinde aç kalmazsınız. caddenin en başında maidan tarafından başlayarak yolun bize göre sağından ilerliyoruz.

    mafia, zincir restaurant. sushi sevenler uğrayabilir. pizzalarını pek beğenmiyorum. karaokesi de var.

    solo pizza da var az ilerisinde. yukarıda bahsetmiştim.

    meydanın sağ tarafında mc donald's'ın yanında kırım restaurant candır. fiyatları biraz yüksek olmakla birlikte şaşlık çeşitleri, çorbaları, çiğ börekleri lezizdir.

    buranın hemen yanında sushi sevenler için sushiya, zincir restaurant. fiyatlar orta düzeyde. türkiye'deki sushi fiyatlarının çok çok altında olduğunu tahmin ediyorum. zaten hemen her restaurantta normal menünün yanında sushi menüsü gelir. normal barlarda da bulabilirsiniz.

    yolun sağ tarafında shokolatnitsa cafe, çay kahve ve tatlı için gelinebilir. türk masa çok.

    turkish house var. bu yaz açıldı. fiyatları diğer türk restaurantlarına göre biraz daha yüksek. bol miktarda türk turist olacaktır.

    yan tarafında tiger bills, restaurant cafe. avrupa mutfağı. özel olarak yemek yemeye gidilecek bir yer değil.

    shato, biracılarda bahsettim.

    yolun sağ tarafı sakinken diğer tarafı metro istasyonunun burada bulunmasından dolayı daha hareketlidir. sol taraf ise şöyle:

    lokanta isimli yeni ev yemekleri restaurantını uzun süre kiev'de kalıp da ev yemeğine hasret kalanlara tavsiye ederim. ustaları türk. türkiye'deki tabldot esnaf lokantası mantığıyla işletiyorlar. lezzetli. fiyatları oldukça uygun.

    hemen yan tarafında momento restaurant var. o da yeni açıldı. italyan mutfağı. fiyatlar biraz yüksek.

    gezelim görelim

    yürüdük caddenin sonuna kadar geldik, sol köşede arena citi isimli bir bina var.

    arena citi içerisinde bir çok gece kulübü ve restaurant mevcut. aynı alanda bulunan mandarin plaza içerisinde bir çok ünlü marka var, ama türkiye'den daha ucuz olacağını düşünmek yanlış olur.

    buradaki markalar pahalı geldiyse biraz daha ilerleyip gulliver alışveriş merkezi ne gidebilirsiniz. zara haricindeki inditex grubu, spor markalar, ukrayna markaları var burada da. merkeze yürüyüş mesafesindeki en iyi avm diyebilirim.

    yeme içme

    arena içinde avrupa menşeili zincir restaurant vapiano güzeldir. kaliteli bir mekan, pizzaları güzel. fiyatlar makul. girişte herkese kart veriyorlar, ne sipariş ederseniz bu karta yükleniyor. açık mutfak, sipariş verdikten sonra hazırlanışını izleyebilirsiniz. çıkarken de kartı okutup hesap ödüyorsunuz.

    linas cafe merkezde bir kaç yerde var. fiyatlar çok uygun. helal yemek tabelası var. bol miktarda türk ve arap turist bulunur. ama ukraynalı gençler de takılıyorlar fiyatlar uygun olduğu için.

    ilk gün bu kadar yürüyüş yeter bence. tur burada bitsin. yeni bir günde, daha uzakta olan yerlere bakalım;

    gezelim görelim

    yarım gününüzü 2. dünya savaşı müzesi ne ayırın derim. burada savaş döneminde kullanılan uçaklara, tanklara binip fotoğraf çektirebilirsiniz. 30-40 uah civarı bir ücreti olması lazım. müze girişinde para öderken, cep telefonu haricinde profesyonel makineyle fotoğraf çekmek istiyorsanız cüzi bir miktar da onun için ödemeniz gerekiyor. mümkünse rehberli bir tura katılmanızı tavsiye ederim.

    elinde kılıç olan kiev'in koruyucusu heykeli info ni zaten çok uzaktan da görebilirsiniz.

    müzeyi gezdikten sonra hemen yan tarafta bulunan kiev'in en büyük kilisesi olan pecherska lavra kilisesi kesinlikle görülmeli. kilise tek bir binadan ziyade bir binalar kompleksi gibi. arka tarafında tarihi mağaralar var. mağaraların zamanında moskova'ya kadar yer altından gittiği rivayet ediliyor. mağara içerisinde mumyalanmış papazların bulunduğu tabutlar var, dini günlerde insanlar bu tabutların başında dua ediyor. oldukça klostrofobik bir ortam.

    lavra kilisesi içerisinde bulunan mikrominyatür müzesini kesinlikle gezin.

    bu rota da öğlene doğru başlayıp akşama kadar sürer. sonrasına sarı dolmuşlarla metroya, oradan da meydana gidebilirsiniz. ya da taksi tutmak daha mantıklı bence. bu bölgeye yakın olan arsenalna metrosu 105.5 metre derinliğiyle dünyadaki en derin metro istasyonu. yürüyen merdivenlerle 5-10 dakika boyunca sürekli aşağı doğru iniyorsunuz.

    eğer vaktiniz bol ise pirogovo açık hava kültür müzesinde eski ukrayna evlerini görüp yel değirmenleri ile fotoğraf çektirebilirsiniz. burada da yeme içme imkanı var. taksiyle gidiliyor, 15 tl yi geçmez diye düşünüyorum tek yön gidiş ücreti

    bunlar dışında bol miktarda müze var, listeden kafanıza göre seçebilirsiniz. bence merkezde arena citi'nin yan kısmında bulunan pinchuk art centerı görmelisiniz. sürekli önünden arkasından geçeceksiniz çünkü.

    yeme içme

    pinchuk art center'ın tam karşısında sahipleri azeri olan ve türkçe konuşan cafe dash güzeldir. pide yeyin derim.

    hemen yan tarafta divan diye bir yer altı bar vardı, sitesinde kapandık diyor ama açık görürseniz girip bir bira için. her akşam canlı müzik oluyordu.

    diğer restaurantlar

    praha restaurant, götüreceğiniz kişinin beğenmeme ihtimali pek yok gibi. mümkünse yazın gidin, ördeklerin yüzdüğü sevimli göletin kenarında bir masa ayırtın. fiyatlar yüksek. şarap listesine aman dikkat.

    avalon, yazın terastan yer ayırtın. merkezde çok popüler bir mekan. içerisinde karaoke ve diskosu da var. fiyatlar normalin üzerinde. keyifli bir yer.

    true burger bar, bence kiev'de en güzel burger yapan mekan. fiyatlar uygun. sarı domatesten yaptıkları sarı ketçapları var.

    under wonder restaurant, merkezde güzel restaurant. fiyatlar biraz yüksek ama yemekler lezzetli.

    vino e cucina, çok kaliteli italyan restaurantı. önemli günde, özel bir buluşma için gelinebilir. yemek fiyatları piyasanın üstünde. lezzetli. şaraplar baya pahalı. gidecek olursanız şarap menüsüne önceden bakıp kararınızı verin. bak uyarmadı demeyin sonra! bi de rezervasyon yaptırın. üst kattan cam kenarı ayırtın. yazdığım mekanların hiçbirinde rezervasyon olmadan masa bulamazsınız. çoğu yer çat pat ingilizce konuşuyor.

    vero vero, üstteki ile aynı gruba ait italyan restaurantı. yemekler güzel. mümkünse yazın gidin. mekanın yanındaki parka havuzun etrafına masa atıyorlar, projeksiyon cihazı ile sessiz sinema yayını oluyor. fiyatlar normalin üstünde biraz. rezervasyon lazım.

    kuvshin, gürcü lokantası. yemekler leziz. fiyatlar yüksek.

    bigoli, yine italyan. yemekler enfes! fiyatlar normalin biraz üstünde.

    pizzeria napule, bence kiev'de en iyi pizza yapan yer. fiyatlar normal.

    chachapuri, bence kiev'deki en iyi gürcü restaurantlarından biri. fiyat performans başarılı. suluguni peynirli haçapuri ve hinkali yeyin, shurpa çorba için. ev yapımı gürcü şarapları ve yaz döneminde limonataları güzel.

    gogi gürcü restaurantı, yine fiyat performans oranı çok başarılı bir yer. dışarıdan biraz dandik duruyor ama içeri girdiğinizde beğeneceksiniz. fiyatları chachapuri'ye göre daha uygun.

    musafir, kırım tatar restaurantı. çiğ börek ve yantık (gözleme gibi) güzel. yaprak sarma fena değil. burası internetten rezervasyon yapıyormuş. rusça bilmeyenler için güzel bir hizmet. fiyatlar oldukça uygun.

    lubimiy dya dya, middle east mutfağı. babagannuş söyleyin. yemekler leziz. bira seçeneği sınırlı. kesinlikle rezervasyon yaptırın.

    o'brien's pub, yabancıların da sıklıkla takıldığı keyifli pub. şampiyonlar ligi maçları vs varsa izlemek için buraya gelin. yine rezervasyon.

    porter pub, kiev'de bulacağınız en ucuz pub. genelde ukraynalılar olur. zincir mekan, her yerde karşınıza çıkar.

    3b burger, fiyat performans mekanı. bira ve steak söyleyin. kanlı olmasın isterseniz medium-well demeyi unutmayın.

    gastro bar, etleri ve biraları güzel mekan. eskiden daha popülermiş. fiyatlar arttı son dönem.

    touch cafe, shota rustaveli caddesindeki mekanlar arasında en pahalılardan biri. eğer yeni tanıştığınız birisiyle merkezde buluşacaksanız burayı tercih edebilirsiniz.

    milk bar, özellikle ilk buluşmalar için harika bir mekan. oldukça popüler. çay, kahve ve lezzetli tatlılar var. kokteyller güzel. touch cafe'nin tam altı. fiyatları daha uygun.

    the burger, çok kaliteli ve lezzetli burgerci. burgerleri oldukça büyük ve pahalı. ama ortam çok iyi. rezervasyon yaptırmadıysanız kapıda sıra bekleyebilirsiniz.

    akşam üstü barlar

    parti moduna girmeden önce bu mekanlara uğrayın. zaman kısıtlıysa her mekanda birer içki içip diğerine geçebilirsiniz. girişler ücretsiz.

    buena vista bar, küba barı. yemekler ortalama. kokteyller de öyle. haftasonları canlı latin müzik var, ortam muhteşem. özellikle latin danslarından anlayan dostlara tavsiye ediyorum.

    la bodeguita del medio, küba restaurantı. iki gitar ve bir bayan şarkıcı ile masa masa gezen bir canlı müzik var. yemekler pahalı. mohito söyleyin. hatta double rum isteyin.

    barbara bar, yazın gidin. yemekten ziyade kokteyl odaklı. cool mekan.

    bottega, tapas bar. şaraplar, kokteyller, yemekler başarılı. güzel ortam. dj var.

    alchemist bar, 21.00 gibi canlı caz müzik başlar, 23.30 gibi dj devam eder. ufak, tarz bir mekan. kesinlikle gidin. canlı müzik için rezervasyon lazım. arka tarafta kitaplık gibi görünen bir duvar yan taraftan şifre girilerek yeni bir odaya açılıyor.

    dogs and tails, kokteyller güzel. ilk buluşmalar için uygun. sosisli sandviç yemek isterseniz güzel diyorlar.

    docker pub, canlı rock müzik mekanı. gitmeden sitesine girip akşam çalacak gruba bakmakta fayda var. giriş ücretli.

    the bar, arena citi içerisinde, kesinlikle gidin bir kokteyl için. barda gördüğünüz herkese 'merhaba, naber' deyip içki ısmarlayabilirsiniz. gerisi sizin performansınıza kalmış.

    türk restaurantları da var elbet. ama bunca yol gelmişken yeni lezzetler deneyin derim.

    biracılar

    birasını kendisi yapan mekanlar.

    pivarium, kendi biralarını yapıyorlar. ballı bira denemelisiniz. yemekler fena değil. haftasonları canlı müzik var.

    solomyanska brovarnya, yukarıda bahsettim.

    shato, kreschatyk üzerinde meşhur mekan. biralar başarılı. çok sayıda türk turist barındırır.

    syndicate, çok tarz mekan. biralar leziz. yemekler biraz pahalı ama denemek lazım. haftasonları canlı müzik var. biracılar içindeki en kaliteli mekan burası. türk turiste denk gelme ihtimaliniz hiç yok gibi.

    yaz için plajlar

    öncelikli uyarı, mümkünse suya girmeyin. biranızı kokteylinizi alın, şezlonga uzanıp güneşin tadını çıkarın. nehir suyu pis. şimdiye kadar girip hastalık kapan duymadım ama tavsiye etmiyorum. elbet başka plajlar da var, ama bunlar benim tavsiyelerim.

    (bkz: odessa)'ya da gitseniz gideceğiniz mekanlar ibiza beach ve itaka beach gibi mekanlar. buralarda da deniz kenarı olmasına rağmen yine denize giremezsiniz. deniz çok soğuk ve pis. yani illa beach club için gelecekseniz kiev de işinizi görür. bu ayrı bir yazı konusu olarak dursun kenarda. kiev'e odaklanalım.

    mekanlara gelelim;

    olmeca beach club, fiyatlar ucuz değil. şezlong 250 uah, büyük 4 kişilik olanlar 600 uah sanırım. kaliteli ortam. yalnız gelmektense yeni tanıştığınız arkadaşlarınızı davet edebilirsiniz. gelirler. turist çok.

    bora bora beach club, olmeca'nın bir tık altı. birbirlerine çok yakınlar. turist çok.

    city beach club, ocean plaza avmnin yan tarafında bulunan otoparkın en üst katında bulunan havuzlu mekan. piyasa fena değil. turist çok.

    obolon sahil yolu, obolon'da kiev'in yerlileri yaşar genelde. yaz döneminde bu sahil yolunun alt tarafındaki kumsal çok hareketli. sahile armut koltuk atan nargileciler tercih edilebilir. turist pek olmaz.

    dnipro riviera beach, durumu iyi olan ukraynalılar için populer. turist görmeyeyim derseniz gidebilirsiniz. fiyatlar hep birbirine yakın.

    mayachok beach, dnipro riviera'ya çok yakın, fiyatlar biraz daha hesaplı. yine lokallerin takıldığı bir yer.

    hydropark beach, en bilinen halk plajı. aslında olmeca ve bora bora'ya giderken yol üstünde burayı göreceksiniz. tam plajın yanında metro durağı var, şehir merkezinden 10 dakika içinde gelebilirsiniz. burada da pek yabancı olmaz. genelde çok kalabalıktır. etraftaki kızlara rahatsız edecek derecede yazarsanız dayak yiyebilirsiniz, efendi olun. iyi voleybol oynuyorsanız insanlarla tanışmak için bir artı olacaktır. beach ücretsiz; havlunuzu serin, takılın. yiyecek-içecek alabileceğiniz bir çok mekan mevcut. sahilin arka kısmında açık hava fitness alanı var.

    kışın gelenler için dream town 2 avm içerisinde aquapark var. keyifli bir yer. 4 saat 200 uah. içeride yeme içme uygun. jakuzili havuz başı bar var.

    dream town avm'ye gelirseniz l'entricote restaurant'a gidin. dream town 1'de, en üst katta. paris soslu beef steak söyleyin menü halinde, patates isteyin. bana dua edeceksiniz.

    club tavsiyeleri

    kiev'de gece kulüplerinde masa almak önemlidir. her masa için belirlenen depozito miktarı vardır. o miktarı verirsiniz, yer içersiniz o kadar. eğer fazlasını içtiyseniz üstüne hesap gelir. yoksa eyvallah der kalkarsınız. bir çok yer rezervasyon yaptığınızda parayı önden ister, şaşırmayın. gece 12'den önce gitmeyin boş olur mekan. hepsinde 150-250 uah arasında değişen giriş ücreti var. kızlar için daha düşük fiyat.

    kalite her mekanda değişiyor. kaliteden kastım hem mekan kalitesi, hem de güzel, bakımlı kız oranı. ama daha düşük kaliteli mekanda yeni arkadaşlar edinme ihtimaliniz daha yüksek olabilir :)

    chi, son zamanların en popüler mekanı. masa depozit 12 bin uah'tan başlıyor. aşırı pahalı. ama paranız varsa tek adresiniz burası olsun.

    dlux bar, kaliteli ve pahalı mekan. ortam iyidir. ama paralı asker çok diyorlardı en son.

    sky bar, arena citi içerisinde popüler mekan. masalar 7 bin uah civarı. piyasa fena değil.

    tao disco, sky barın bir tık altı. fiyatlar aynı. kapanmış galiba.

    serebro club, diğerlerine bir alternatif. pahalı mekan. ben pek ısınamadım buraya.

    buddha bar, fiyatlar yüksek. paralı asker yuvası. bence gitmeyin.

    caribbean club, keyifli mekan. haftasonu çok fazla türk ve yabancı turist olur. giriş 250 uah civarıydı en son. illa gidecekseniz haftaiçi gitmenizi tavsiye ederim. sitesine girip programı takip edin.

    dali park, yazlık mekan. pek bi numarası yok.

    shooters, eskiden sahipleri türktü ve yavşaklar türkleri almıyorlardı. şimdi mekan el değiştirdi. yine de bir face control yapılıyor ama ırkçı bir yaklaşım yok. eğlenceli mekan. fiyatlar uygun. çarşamba akşam 12.00'dan sonra gidilir.

    votka grill, efsane mekan. içki fiyatları çok çok uygun. masa bulmak çok zor. ortam eğlenceli. merkezin biraz dışında olduğu için çok turist yok ama tahmin edeceğiniz üzere türkler burayı çok önceden keşfetmiş!

    indigo club, en üst kata çıkın. gece 1'den önce gidilmez. masa depozitosu masada kişi başı 350-400 uah civarı. masa almak mantıklı.

    kalite burayla birlikte yavaş yavaş düşüyor!

    coyote ugly, kesinlikle gidin. bar çok uzun ve geniş, hem çalışan kızlar, hem hatun müşteriler barın üzerine çıkıp dans ediyorlar. body shot yaptırın. masa almaya gerek yok. üniversite öğrencileri ağırlıklı. giriş 150 uah civarı. son dönem türk turist sayısı baya arttı.

    disco radio hall, kalite düşmeye devam ediyor. masa 2 bin uah. kesinlikle almak lazım. nehrin kenarında olduğu için yazları teras kısmında manzara çok güzel. kışın kapatıyorlar. mekan içerisinde sigara içiliyor. türk çok.

    sorry babushka, benim deyimimle 'aşağılık mekan'. keyifli bir yer. üst kat karaoke, alt kat striptiz bar. orta kısım disco. masa almakta fayda var. masa fiyatı çok değil.

    saxon ve forsage club, çok tavsiye ediliyor. türki ve ziyahi öğrencilerin bol miktarda bulunduğu mekanlarmış. ben gitmedim ama denenebilir.

    bonus

    after party için heaven, mekan gece 5'ten sonra başlıyor. müzikler güzel.

    konser, tiyatro, sirk vs. takip etmek isterseniz şu linkten bakıp bilet satın alabilirsiniz.
  • eğer vücudunuza güvenmiyorsanız city beach club kieve kesinlikle gitmeyin. mekana girişte six pack kontrolü de yok ama içeridekilerin %90'ında var. evet kızlarda da var.

    bu arada çok komik bir olay oldu. bir akşam sorry babushka isimli bir gece klubüne gittik iki erkek bir kız. arkadaşla dışarıda sigara içip muhabbet ediyorduk. yanımıza türk bir kız geldi.
    k: içerisi nasıl?
    b: gayet güzel çok keyifli bence geçin.
    k: çok yazan olur mu?
    b: (acaba ciddi mi diye bir bocaladım) yok olmaz zaten içerisi full kız ve biz yanlış anlama ama ortalamanın baya altındayız.
    k: haha çok komiksin

    hatun trip atıp gitti. bunu diyen kız da 1.50 boyunda kara çirkin birşey. orda bile kezbanı bulduk.
  • avrupa'da en fazla aids vakasinin kaydedildigi sehirmis.
    bu bilgi tüm avrupa'da insana bi "aman" dedirtiyodur da bi tek türklerde "vay anugagoyun, ne pompa basiliyomus demek ki memlekette" seklinde bi afrodizyak etkisi yaratiyodur heralde
  • beni şaşırtan, tadı damağımda kalan, şimdiden özlediğim şehir. insanların rahatlığı, kocaman taş binalar, geniş meydanlar, mükemmel dondurmalar, yemyeşil bir şehir..

    hadi bir gidelim, vizeler de kalktı dedik. sırt çantamızı, haritamızı aldık, kapımızı kilitleyip dış hatlar terminaline yol aldık. ve beklentimizin çok üstünde güzel bir şehir çıktı önümüze.

    türkiyeden turistik olarak gitmek istediğinizde -evet kadın için değil gezmek, tarihini öğrenmek, yemeklerini yemek için- hiçbir rehber kitap bulamayacaksınız. tabi türkler buraya gezmek, tarihini öğrenmek yerine tohum saçmak için geldiklerinden ukrayna ya da kievle ilgili turizm rehber kitabı çıkarmamışlar. gaziantep, adana, mersin ve istanbulda küçüklü büyüklü kitapçıları dolaşmama rağmen yok arkadaş yok.

    kiev boryspil havalimanına inildiğinde taksiye binilmemeli hemen kapıdan çıkıldığında sol çaprazda bulunan ve merkeze götüren otobüse binilmelidir. bir kişi 25 uah (5 tl).bu arada pasaporttan geçildiğinde ne için geldiğimi soran görevliye "turistik" dememe rağmen üç kere daha sordu. her seferinde turistik cevabını verdim. sonra yan tarafta pasaport kontrolünden geçen bir türk daha vardı. turistiçi gibi birşey diyerek bana yardım etti ve çaaat diye vizem basıldı. yahu turistik deyince anlamamış olan görevliyi paramparça etmek istedim. ha turistik ha turistiçi?

    kievde ulaşım metroyla çok rahat ve ucuz. 2 uah bir yerden bir yere gitmek. 40 kuruş gibi birşey ediyor. ve aslında ukrayna ucuz bir yer. çok lüks takılmak isterseniz onu bilemem.

    gezilecek noktaları zaten internetten bulabilirsiniz. benim tavsiyelerim:

    * dream house hostelde kalın. bugüne kadar kaldığım en iyi hostel. ama giderken bir türk bayrağına götürün. bizim bayrak yoktu
    *şavaş müzesini gezin
    *kiril alfabesini öğrenin
    *kreşatikte kocaman üstünde yıldız olan bir bina var. hah işte onun karşısında bira için
    *pirogova açık hava müzesine gidin. hem ukrayna kültürünü öğrenirsiniz hem de yerel yemekleri yersiniz
    *ana caddelerin dışınde ara sokaklara da girin
    *kiril alfabesini öğrenin
    *türk erkekleri oraya gidip tohum saçmayı bıraksın. ırkları bozulacak
    *metroyu kullanın
    *kvas içmeyin bög
    *kiril alfabesini öğrenin
    *finikülere binin
    *nehrin ortasındaki adaya gidin (hidropark)
    *alt geçitleri kullanın
    *kreşatikte çadırlı büfelerde satılan plastik bardaktaki biralardan alın

    unutulmayanlar:

    *minik etekli, topuklu ayakkabı giymiş kadın polisler
    *caddede yürürken kızların kolundan tutup erkeklerin şanslarını denemesi, kızların bunu normal karşılaması
    *gürültülü ve çok hızlı metrolar
    *metroda 105 metre! inilen yürüyen merdivenler
    *cırtlak, korkunç renkte ve modifiyeli arabanın sahibinin türk çıkması
    *kızların çok açık giyinmesine rağmen (açık? bazen minik bir kumaş parçası) kimsenin onları rahatsız etmemesi. ülkemizde bir kadın mini etek giydiği zaman ya sözle veya gözlerle taciz edilir, ya hemcinsi tarafından aşağlanır ya da beyin fakiri insanlar cık cık diyerek giyiminin yanlış olduğunu göstermeye çalışır. hoşgörü sıfır bir toplumuz.

    bana sürekli aynı soru soruldu gidip gezdikten sonra. evet arkadaşlar, kızlar çok çok çok çok çok çok çok güzel. ama çirkinleri,üretim hataları olanlar da var. yine de genele vurulduğunda güzel. ben aynı cinsiyette olmama rağmen bazı kızlara bakmaktan kendimi alamadım. ve şunu düşünmeden edemedim. bunlar adem ve havvadan çoğaldılarsa biz nerden çoğaldık??!
  • herkesin iş sebebiyle gittiği ukrayna şehri.
  • sancılı bir yıllık izne karar verme aşamasından sonra "eeh kiev'e gideyim de bitsin bu çile" düşüncesiyle ziyaret edip 5 gün kaldığım şehir. gitmeden önce malum sik sok olaylardan başka kiev hakkında en ufak bir bilgim yoktu. internette okuduklarım da canımı sıkmıştı. biraz da olumsuz düşünmeye meyilli bir insan olduğumdan, sanki her an ve her yerde türkler kızlara laf atıyor, ukraynalı erkeklere yanlışlıkla dahi 1 saniye baksan hemen kavga çıkarıyor ve bütün şehir türklerden ölesiye nefret ediyor gibi şeyler canlanıyordu gözümde. hatta öyle ki, bir sabah kalktım ve rezervasyonları iptal etmeye karar verdim. ama thy'nin biletin sadece çok az bir kısmını geri ödediğini görünce iptalden vazgeçtim. iyi ki de öyle yapmışım.

    sonuç olarak, canım sıkıldığında, kafamı dinlemek istediğimde veya ucuz uçak bileti bulduğumda sığınabileceğim belgrad'dan sonra ikinci noktam oldu kiev. geniş ve tertemiz sokakları, kocaman parkları, şahane ve ucuz metrosu, harika mimarisi ve işinde gücünde insanlarıyla çok tatlı bir şehir kiev. ben mi çok basit düşünüyorum bilmiyorum ama, insan zaten bir şehirden başka ne ister ki?

    neyse çok uzattım. kişisel tarihime not düşmek adına ve belki birilerine faydası dokunur diye naçizane gözlem ve notlarımı aktarayım:

    - özel sektör çalışanı da olsanız türkiye'den çıkış yapmadan önce ekstra bir kontrol noktasına gidip biletinize bir damga vurdurmanız gerekiyor (gürcistan ve kktc için de sanırım). ben yanıma her ihtimale karşın sgk dökümünü almıştım ama pasaport ve bilet hariç hiçbir şeye bakmadılar.

    - hotel kyiv'de konakladım. gayet güzeldi ama bir tık daha merkezi bir yerde konaklamam gerekirmiş. fiyatı da biraz pahalı oldu. malesef ben hiç araştırma yapmadan göz kararı bir yer belirleyerek rezervasyon yapmıştım. neyse.

    - 5 gecede ufak tefek alışverişler de dahil 300 dolardan biraz daha az harcadım. son gece hariç hiç dışarı çıkmadım, taksiye hiç binmedim. ama restoran seçimi yaparken fiyatlara pek bakmadım. dolayısıyla arada pahalı olanlar oldu.

    - gelmeden önce google maps'ten bol bol şehre baktım ve dümdüz yolları görünce sanki her yere 5 dakikada yürürmüşüm gibi gelmişti, lakin ki öyle değildir. teoride yine yürünür, ben tek başıma olduğum ve öldürecek bol vaktim olduğundan öyle yaptım ama özellikle zamanınız kısıtlıysa metroyu ve hatta becerebilirseniz diğer toplu taşıma araçlarını kullanmak isteyebilirsiniz.

    - kısıtlı zamanı olan "checklist" insanları... muhtemelen kiev'in havasını solumaya bir hafta sonu yetecektir.

    - hava demişken... aptalca bir tavsiye olacak ama gelmeden mutlaka hava durumunu kontrol edin. temmuz ayına aldanıp sürekli dal taşak gezerim diye yanıma doğru düzgün soğuktan koruyacak bir şey ve şemsiye almadım. sonuç olarak bir kere çok fena yağmura yakalanıp o günlük gezimi yarıda kesmek durumunda kaldım, ayrıca birkaç gece de resmen götüm dondu.

    - para bozdurmak biraz uzun sürüyor. bir-iki çıktı alıp imzalatıyorlar falan. o yüzden küçük küçük bozdurmak yerine bir banka bulup tek seferde biraz daha fazla para bozdurmayı düşünebilirsiniz.

    - metronun gerçekten kullanımı çok kolay, çok zevkli ve çok ucuz. durakların isimleri latin alfabesiyle de yazılmış, ayrıca her durakta aynen bizde olduğu gibi ingilizce anons var. dolayısıyla kaybolma ihtimaliniz bence yok. moskova'dan döndüğümde de aynı hisse kapılmıştım; bizim (istanbul) metro resmen oyuncak ve çok pahalı. iyisini gördükten sonra insan sinirleniyor. yalnız yürüyen merdivenler ilk başta aşırı hızlı geldi. gürül gürül, çağlayan gibi akıyor maşallah. ilk adımı atarken cidden tedirgin oldum. teyzeler, amcalar düşmüyorlarsa helal olsun.

    - şiddetle tavsiye edebileceğim bir müze: tuvalet müzesi! evet ismi iğrenç geliyor biliyorum ama çok güzel kurgulanmış ve şipşirin bir müze. tarihleri konusunda ise bilgim yok. ama bayağı kapsamlı, guinness rekoru kırmış falan bir müze. dolayısıyla uzun süre açık kalır diye tahmin ediyorum.

    - bit pazarına merakınız varsa petrivka metro istasyonunun hemen dibinde bir tane var, tavsiye ederim. bayağı uzun, sanki hiç bitmeyecekmiş gibi devam ediyor. satıcılarla el işaretleriyle falan anlaşılabilir diye düşünüyorum. tek bir şey aldım, onda da sorun çıkmadı. zaten türk lirasıyla 2 tl bile değildi.

    - lafı edilecek bir mevzu değil belki ama tek sinir olduğum şey şu "oranın istiklal'i" olan caddede sizinle selfie çekip sonrasında para isteyecek olan "ilginçlikler insanları". biri panda kostümü giymiş, öbürünün elinde maymun, diğerinde 2 tane güvercin falan... resmen böyle bir iş kolu doğmuş. ilgilenmeyince sıkılıp gidiyorlar ama bir ara mecburen kafamda maymunla 5 saniye kadar yürümek zorunda kaldım. ne yapalım, maymun da olsa ekmeğinin peşinde tabii.

    - putin baskılı tuvalet kağıdı yapmışlar! almadım :)

    - restoranlar hakkındaki görüşlerim elbette sadece benim yediğim yiyeceklerle sınırlı. geneli hakkında bir şey söyleyemem. ama denediklerimi 3 kategoriye ayırıyorum: harika, normal, allahın belası dereotu ve maydanoz. ama "normal" dediğimi "güzel" olarak da düşünebilirsiniz. neyse, nasıl konumlandıracağımı tam bilemedim. onun dışında benim gittiğim yerlerde hep ingilizce menü vardı ve garsonlar -kimisi az da olsa- ingilizce biliyordu. tabii "ortadoğu'da kartlar yeniden karılırken" temalı bir sohbete girişirseniz anlarlar mı bilemem.

    - shato robert doms: burada domuz ızgara yedim ve bira içtim. fiyat makuldu. lezzet normal.

    - kiflik: macar bilmemne çorbası içtim, peynirli ve tavuklu değişik bir makarna yedim ve domates suyu içtim. aynı şekilde, fiyat makul, lezzet normal.

    - true burger: günün menüsü vardı, çok ucuzdu. domates çorbası ve tavuklu makarna. bir de bira. lezzet normal.

    - shoti: çarşamba günü gittim, dolu olduğu için almadılar.

    - napule: shoti'de yer bulamayınca hemen yakındaki bu mekana girdim. napule pizza, şam fıstıklı kek ve bira söyledim. fiyat makul, servis hızlı, lezzet normal. ama pizzanın hamuru bayağı güzeldi ya.

    - tsarskoye selo: mağaralar manastırı ziyaretinden sonra zaten başka alternatif yok sanırım. bunların da yaz menüsü vardı. oradan soğuk bir çorba ve et söyledim. et mükemmeldi. yanında dilimlenmiş çilek ve sanırım portakal püresi vardı. yalnız istediğim çorbadan yokmuş, ben de domates çorbası söyledim. fakat o da soğuk çorbaymış. ilk yudumda tuhaf gelse de sonradan çok hoşuma gitti. bayağı ferahlattı. zaten çok absürt bir şey değil. domates suyu, içine küp küp salatalık ve turp doğranmış gibi. fiyat yanlış hatırlamıyorsam makul, lezzet harika.

    - khinkali: burda garson siparişi biraz aceleye getirdi. ben daha uzun uzun menüye bakmak isterken "ne vereyim abime" moduna geçip hızla sipariş verdirtti. herhalde ekşici olduğumu da anlamış olacak ki hemen şaşlığa yönlendirdi. bir de kaşla göz arasında 1,5 porsiyon söylemişim sanırım. onun dışında gürcü salatası, patates kızartması ve 2 bira söyledim. ama french fries değil de daha böyle patates salatası gibi gözüken bir form. ama... yahu patatesin üzerine dereotu koymak kimin fikri allahaşkınıza? şeytanın aklına gelmez valla. neyse patatestekileri temizleyebildim ama salata da full maydanoz dereotuydu. bir çatal alıp bırakmak zorunda kaldım. eğer sizin de böyle bir hassasiyetiniz varsa baştan uyarmayı deneyebilirsiniz. en çok parayı burada ödedim. 740 grivna, yani 105 tl falan. lezzet, harika ve allahın belası dereotu ve maydanoz (abdvm).

    - happy grill: mısırlı peynirli hot dog'umsu bir şey ve malesef yine dereotlu patates yedim. bir de bira. fiyatlar çok iyi, lezzet normal ve abdvm. yalnız... popoyu ufaktan gösteren mini şortlu kızlar konseptini pek sevmedim. öküzlük yapmayayım, bakmayayım diye bu sefer kasıldıkça kasıldım. ne bileyim, seksi kızlar ve yemek beraber gidebilecek konseptler değilmiş bence.

    - 99lari little georgian cafe: türkçe'de hıngel olduğunu sonradan öğrendiğim khinkali'lerden ana yemek olarak 4 tane söyledim... söylemez olaydım kıymasında leş gibi maydanoz vardı. malesef 2 ısırık alıp bıraktım, ziyan oldu. zaten hep bir yoğurt konmayı unutulmuş mantı yiyor havası vardı, sevmemiştim. onun yerine şaşlık yedim, güzeldi. bir de rulo biber içine konmuş bir karışım vardı, o mükemmeldi. buna da lezzet harika ve abdvm diyorum. fiyat sanırım makuldu.

    - the burger: indiana burger ve pepsi söyledim. ben istemememe rağmen garson 2. bardak pepsi'yi de getirdi ama fişte yanlış görmediysem içeceğin karşısında sıfır yazıyordu. neyse, fiyatlar güzel, lezzet normal.

    - gece kulüplerine hiç gitmedim. sadece son gece, cumartesi akşamı canlı müzik olaylarına bir bakayım dedim. biraz da yakınlığından dolayı docker's abc diye bir bara gittim. pek kalabalık değildi. şansıma da slade, ac/dc, bee gees tribute grubu varmış. vallahi şarkıları tertemiz, taş gibi çalıp söylediler. merak eden olursa, grubun adı "ooh la la in ua". ses sistemi de benim çok hoşuma gitti. beyni zonklatmayan, güzel, berrak bir sesti (burada bir parantez açmak istiyorum. istanbul'da güzel ses sistemi/ses dengesi olan bir rock bar yok mu yahu? mekanlarımız mı kötü, gruplar mı, tonmeister'ler mi, hepsi mi??).

    - eh tabii kiev'e gidip de kadınlar hakkında iki çift laf etmezsem işim rast gitmez. genel olarak gördüğüm kadarıyla çok sade ve şıklar. giydikleri de üzerlerine yakışıyor. normal güzeller de var, rüya gibi olanlar da, kaşar tipliler de, istanbul'un herhangi bir semtinde 5 dakika yürüse iç savaşa sebep olacaklar da... dapdar elbiseler, mini şortlar... umarım bizim insanımız da bir gün özgür olur ve istediği kıyafeti sorunsuzca giyer.

    - erkekler de hiç fena değil hanımlar. kadınlar taş da erkekler vitaminsiz zannetmeyin. gayet yakışıklı, tarz, modern bir sürü adam gördüm.

    en nihayetinde, sadece kafadaki ön yargıları kırmak için bile görülmesi lazım diye düşünüyorum. bu zamana kadar kiev hakkında doğru düzgün araştırma yapmadığım için kendime kızdım. zaten şurda vizesiz gidebildiğimiz kaç ülke var? hiçbir şey yapmazsanız bile gelin 1-2 dolanın, metroya binin, wikipedia'ya girin falan. pişman olmazsınız.
  • bu sene mart ayının ortasında iş amacı ile 4-5 gün geçirmiştim. grivni-dolar kurunun 1:30 gibi bir oran olduğu, halkın fakirlikten kırıldığı, podol bölgesindeki bir italyan restaurantında pizza+birayı 5 dolara yediğim bir dönem yani. otel'den şirkete taksi çağırmam ve 50 grivni tutan ücret için yanlışlıkla 50 euro vermem ve taksicinin bu fakirlik döneminde bile buna tenezzül etmeyip yanlış para verdiniz diye uyarması ile de beni dumura uğratmıştır. sanırım aynı hatayı türkiye'de yapsam 50 euro'nun üzerine bir bardak su içerdim.
  • ulan bunca yıllık kiev'liyim hiç balayına gelen ne duydum ne gördüm şimdiye kadar dur bakalım neler olacak.

    birader yoksa şifreli mi konuşuyon balayı malayı? hani öyleyse bilelim yardımcı oluruz balet malet demişin öyle mi seviyon.

    bize bişey anlatmak istiyosan iki kere göz kırp yenge görmeden.
  • rusça biliyorsanız polisin sizi karıya götürdüğü şehir. bunca şey gördüm bugün yaşadığım şeyi hiçbir yerde yaşamadım. sevgili okurlar polis bildiğiniz geneleve götürdü tavsiye etti burayı deneyin diye. her şey doğru insanları bulmakla ve rusça bilmekle alakalı:)

    edit: tabi ki yapmadım parayla seks mi olurmuş. bir anda etrafımı 15 hatun sardı kahvelerini içtim muhabbet için teşekkür ettim çıktım *
  • 10 senedir bu sehirde yasiyorum. esim de ukraynali. su neonazi denen irkcilardan bir tek bana denk gelmedi ama hayatinda bu sehire 1 kere gitmis veya hic gitmemis ruscu sozlukculere denk gelmis nedense...
hesabın var mı? giriş yap