• benim bu. yapım böyle. herhangi bir psikolojik tespit kasacak değilim. kimseyle kötü değilim. kimseyle aram da bozuk değil.

    boş muhabbete gelemiyorum.

    enteresan şekilde beni arayıp sorarlar mesela.

    sanırım nedeni görüşülen akraba sayısının minimum sayıda olması ve iş için başka bir şehirde yaşadığın için geçmişinden uzakta olmak.

    ömrümde hiç toplu mesaj da yollamadım mesela.

    aslında kalabalık ortamları severim. ama istediğim zaman girip , istediğim zaman da o kalabalıktan çıkıp yalnız kalabilmeliyim.
  • bir süre sonra " niye beni kimse arayıp sormuyor? " diye hayıflanacak olan insandır. çünkü insan sosyal zekâsının gelişimi açısından diğer insanlarla sosyalleşmeye muhtaçtır. * bu gelişimden yoksun olmanın verdiği pişmanlığı ve üzüntüyü çoğu kişinin yüzünden okurum. :)

    edit: bazı yazarlar nefret dolu, şiddetli ve hiddetli bir biçimde yeşili yakıp duruyor. yavaş basın , butonu bozacaksınız. :)
  • kimsede o sicakligi hissetmeyen insandir.aramaz,sormaz merak etmez cogu kez kurulan sahte cumleleri sevmiyordur,kaplumbaga gibi kendi kabugunda mutludur.
  • benim bu. çekirdek aile dışında hiç bir akrabamı aramam. annem sitem ettiklerini söylediğinde de 'bizi de aramıyor, soğuk biri o' dersin diye dalga geçerim. ama annem iş yoğunluğum ve başka bir şehirde yaşamamı bahane eder hep tatlı tatlı.
  • depresyondadır değilim diyorsa kesin depresyondadır. uzun uzun size psikoanaliz yaparak konuyu darlamayacağım özet geçiorum insan sosyalleşmeye odaklı bir canlıdır. evrim sürecinin en kalıtsal gelişimi bu olmuştur. primat atalarının da bile görülen topluluk olabilme çabası onun koruma korunma içgüdüsüne göre şekillenmiştir.
  • benim bu insan. hatta biri beni sorunca da panik oluyorum ne isteyecek lan acaba diye *.
  • kimseyi aramıyorum, beklentisi de yoktur. kafam rahat.
  • ben kimseyi aramam kimse de beni aramasın insanıyım ben de.
    hatta cenazeme de kimse gelmesin. zerre kadar istemem. geberip gideceğiz, gerçekten yalancı sohbetlere, yalancı gülüşlere, hasetliklere o kadar uzağım ki.
  • benim. arıyorum arkadaşları, akrabaları belli bir yerden sonra muhabbet tıkanıyor. sessizce bekliyoruz ikimizde telefonda. "olduuuğğ görüşürüz" adam bir derdini anlatıyor böyle kesip atmak ayıp olur diye düşünüyorum o ara arkada "neyse hadi allah'a emanet" deyip telefonu kapatacak evreye getiremiyorum muhabbeti. "var mı bir isteğin" var bide o da yalana giriyor samimiyetsiz sanki yapacağım da soruyorum yalandan gibi.

    o bir şeyler anlatırken lan ne sorsam diye düşünüyorum dediğine de odaklanamıyorum.
    zor durumda kaldığım için aramıyorum. arayamıyorum.
  • lan herkes benim bu demiş. tuzluğu olan koşuyor nedense. ama harbi benim bu. bu biraz yalnızlığa alismislik, yorgunluk, uğraşamama, çekememe gibi nedenlere dayanır. bu nedenleri çoğaltabiliriz tabi ama geneli itibariyle hayatında hep yalnız takılmış, tek tabanca olmuş insanlarda gelişen bir sonuç. yargılamak mantıksız. tanim: zor ama imkansız olmayan insan.
hesabın var mı? giriş yap