• müthiş nesil en sevdiğim nesil.. kapladiktan sonra kapanmayan defter kitap kapaklarına aşırı maruz kalmistir.. şimdiki bebeler gibi belese kitap gelmiyordu tabi o zamanlar parasini verip aliyordu bu nesil kiymetini bilirdi o yüzden esyasinin
  • (bkz: 90'larda cocuk olmak)

    okullarin acildigi gun ne tur defter istediklerini soylerler okul cikisi annemle gider alirdik kaplamasi da babama kalirdi.
    benden cok onun kabusu olmustur eminim
  • kaplığın iyi ayarlanmaması yüzünden kasılan defter-kitap kapağı görüntüsü karşısında derin hüzünlere gark olan nesildir. hâlâ hatırlıyorum o başarısızlığın verdiği derunî mutsuzluğu.
  • defteri kitabı kaplamam hep dönem arası tatile denk gelirdi.okul açıldığı günden beri ha bugün ha yarın diye diye sömestırda kaplardım.ben kaplayana kadarda bazı defterlerin kapağı kopmuş olurdu,kendim kapak uydururdum.lise de ise espirisine hep gazete ile kapladım bi kaç defterimi.
  • günü geçmiş gazete kağıtlarının kıymetini çok iyi bilen nesildir aynı zamanda.
  • kaplarken boyutları iyi ayarlanmadığı için kapağı kapanmayan veya şişik kalan defter ve kitaplarını halının altına koyup bir süre başında beklemiştir ayrıca bu neslin üyeleri..
  • kırtasiyeye gidip kaplama bakardım özenle. hele ki istediğim kaplama olmazsa kırtasiye kırtasiye dolaşırdık babamla.

    tabi bunun bir de akşamı vardı ki, evlere şenlik. annem çayı demler, babam servis yapardı bize. zira babam hiç beceremez bu işleri. annemin verdiği direktifleri harfiyen yerine getirmedim mi fırça yerdim bi de üstüne. ama sonuç harika. hepsinde istediğim kaplama olduğunda benden havalısı olmazdı. ta ki sınıfta aynı kap sahibi denk gelesiye kadar. o zamanda isimlerimizin yazılı olduğu o minik şeyleri kıyaslardık. benimki de hep en kıyaktı. zira babamın yazısı şaheserdi.

    bir de o hafif kapanmazlıgı ortadan kalksın diye, çay demler gibi kitapları üst üste koyup dinlendirirdik ertesi güne kadar.
  • hatta anne - baba ve abilerin uçlardaki yeteneksizliği ve isteksizliği nedeniyle hep kendisi kaplamış nesildir. ulan bi gram yardım etmediler. ettiklerinde de hep çok çirkin olurdu, söküp yeniden kaplardım. annem kendi ayaklarının üzerinde dur, kimseye müdana etme kızım söylevlerine ben daha ceninken başlamış zaar.
  • dahil olmaktan onur duyduğum nesil ancak şu da varki ; ilkokuldaki hocam kaplanmamış deftere bakkal defteri derdi , o kadar ki not dahi kırardı.
hesabın var mı? giriş yap