• şu okula girdiğim güne lanetler okuyorum mütemadiyen. iki saat sonraki mezuniyet törenine katılamıyorum. çünkü okulu uzattım, eylül sınavlarına kaldım. bu yüzden tüm okulu uzatan arkadaşlarım ve ben mezuniyet törenine katılamıyoruz. hukuk fakültesi zor bir fakültedir, bilenler bilir. diğer fakültelere oranla verdiği mezun sayısı oldukça azdır. 90 kişilik sınıfımda, şu an okulu uzatmayan, hali hazırda mezun görünen kişi sayısı 1/4'den az. böyle bir hak insanın elinden nasıl alınır, niye alınır ve en önemlisi de ne hakla alınır? bahaneler komik; neymiş efendim sınırlı sayıda kep ve cübbe varmış. bak sen yahu! özel üniversitesin, aldığın paraların haddi hesabı yok. altından kaftan misali kep ve cübbe yaptırdın da bizim mi haberimiz yok. neymiş efendim, gerçek diploma verilecekmiş de o yüzden mezun olamayanlar katılamazmış kep törenine, onlara ne verilecekmiş. temsili diploma diye bir şeyi duymuş muydunuz sevgili okulum? yapılanların hangi birini yazsam ki. gömlek değiştirir gibi yönetmelik değiştiriyorlar zaten. üçüncü sınıfın ikinci dönemine geldiğimizde ön koşul getirildiğini öğrendik, birden bire sene uzatacağımız korkusuyla kalakaldık. daha sonra bunu okula giriş tarihine göre uygulamaya karar verdiler. biz kurtulduk ama alttan daha az dersi olan hazırlık atlayıp giren arkadaşlarımız o yönetmeliğe tabi tutularak ders alamadı, okulları uzadı. dördüncü sınıfa geldiğimizde onlara, bunun artık onlara da uygulanmayacağını, kaldırıldığını söylediler. ama hiç alamadıkları dersleri yine alamayacaklar, sadece alıp da başarısız oldukları dersleri alabileceklerdi. yani yine sene uzamıştı, bir fark yoktu. bir diğeri; alttan olan dersin bir sonraki sene kabul edilen vize notunu geçerli kabul eden sistemin, vizelere bir hafta kala artık geçerli olmayacağı haberi geldi. nasıl olsa girmeyeceğiz diye düşünüp çalışmadığımız derslerin vizelerine girdik. ikinci dönem bu tekrardan değişti ve vizeler geçerli oldu. sonra geldik dördüncü sınıfın ikinci dönemine; devamsızlık uygulanacak dendi, yoklamalar alındı. ama dikkate alınmadı, devamsızlığı olanlar da vizelere girebildi. bunun uygulanmamasına güvenen öğrenciler vizeler bittikten sonra devama dikkat etmedi, nasıl olsa uygulanmıyor diye. daha sonra final listeleri asıldığında sınıf mevcudunun çoğunun birçok dersin finaline giremeyeceğini gördük. daha sonra belli derslerde, belli saatler düşülerek sınıf mevcudundan bir kısım paçayı kurtardı ama bir kısım da son senesinde, dört yıldır uygulanmayan devamsızlık uygulamasından dolayı sene uzattı, mezun olamadı. bitmedi; dönüyorum kep törenine. kep törenine katılabilsinler diye güya, 19 temmuz olan tek ders sınavı 6 temmuz'a alındı. bunun duyurusu ise sadece iki gün önceden yapıldı. öyle ya, 2 gün hukuk fakültesi dersi için son derece yeterli bir çalışma süresidir. en son bomba ise saat 17.00'deki mezuniyet töreninin 16.00' ya alındığı ve tabi ki bunu da bir saat önce duyurmaları. burası bir üniversite değil, asosyal bir ticarethanedir. maltepe üniversitesi, üniversite kavramının içini dolduramamış ve hiçbir zaman dolduramayacak, öğrencilerini para kaynağı olarak gören bir ticarethanedir.
  • maltepe üniversitesi'nin yaptığı adaletsizliklerden yeterince bahsettim daha önce. bu sene de yine hukuk fakültesi çeşitli haksızlıklara devam etmekte. geçen sene 2.dönem açılan 1.dönem sınavları ücretsizken bu sene ücretlendireceğiz deyip, yine öğrenciyi mağdur etme yolunda adımlar atıyorlar. ama artık hukuk fakültesi öğrencileri akıllandı. iki sene önce de yürüyüş düzenleyerek bir takım haklar elde etmiş ve geri adım attırabilmiştik. pazartesi gününden beri de hukuk fakültesi'nde boykot vardır. hiçbir hukuk fakültesi öğrencisi pazartesi gününden beri derslere girmemektedir. bu çaba karşılığını vermiş ve şu an 1.amfide dekan ve rektör öğrencilerle görüşmek üzere bulunmaktadırlar. basının da okulun kapısında olduğuna fakat içeri alınmadığına dair duyumlar alıyoruz.

    edit: imla
  • mezuniyet toreninde 'kokteyl' adı altında -pilav döner ayran- veren, rektorun konuşmasına 'cok saygıdeger cumhurbaşkanının gonderdigi mektup' ile açan vasat, vasat, vasat üniversite.

    universite demeye dilim varmıyor gerçi.
  • burada yüksek lisans yapacağınıza gidin açıköğretim fakültesinde ikinci üniversite okuyun. öyle bir yer.
  • pek de öyle ''zübbe''lerin gittiği okul değildir aslında. birkaç züppe var gerçi doğru ama onlar -sözlük de dahil- her yerdeler görüyoruz.

    edit: benden önceki arkadaş ''bu okuldakiler çok zübbe yaa'' şeklindeki entrysini silince bunun pek bir anlamı kalmamış tabii. insanları yaftaladıkları kelimenin yazılışından bihaberler, bir de gelip millete b.k atıyorlar.
  • kampüs kelimesi yerine yerleşke kullanmaktansa "eğitim köyü"nü* kullanmayı uygun görmüş akıllarda rektörün tavuk yetiştirdiği, horozların fink attığı bir yer izlenimi bırakmış üniversite.
  • bir universitenin internet lab'inda seks kelimesini yasaklamak kadar "universite kurumunun misyonunu bilemedim edemedim" manasinda bir hareket olamaz.. psikoloji okuyan ogrenci internetten birkac freud okuyayim bakalim bizim hoca dogru mu biliyor bu i$i dese google'da arama yapamayacak.

    sansurun de bir derecesi vardir ve bu iran sansuru resmen.
  • yök'ün hazırladığı 2021 vakıf yükseköğretim kurumları raporuna göre (sayfa 61), kütüphanesine 4.3 milyon tl ve iç kaynaklı argeye 6.6 milyon tl harcarken reklam ve tanıtım faaliyetlerine 9.9 milyon tl harcayan yükseköğretim kurumu.
  • içinde bulunduğumuz hafta içerisinde öğrencilerin kafalarını kumdan çıkartıp at gözlüklerini atıp yönetime " durr heytt noluyor " demeye başlandığı üniversitedir. okulda öğrencilere karşı yapılan haksızlıklar sonucu öğrenci milletine artık tak etmiştir ve hukuk fakültesi öğrencileri öncülüğünde derslere girmeme protestosu ve rektörlüğe yürüyüş düzenlenmiştir. tabiki bu olay aynı gün içerisinde bütün okula yayılıp akşamında sanal ortamdan okula gelmeyenlere duyurulmuş facebook üzerinden grup açılıp eylemler herkese duyurulmuştur. ertesi gün ise olaylar okul çapında tekrar etmiştir. bütün bu kargaşa durumunun okul çapına yayılmasından sonra rektör bey artık olan bitene kulak vermesi gerektiğini anlamış ve dün öğrencilerle birlikte yanına rektör yardımcılarınıda alaraktan bir soru-cevap şeklinde konuşma gerçekleştirmiştir. tabi bu konuşma öle sakin bir şekilde geçmemiştir. ilk başta sorunlarını dile getirmek isteyen öğrencilere söz hakkı verilip herkesin söyledikleri madde madde kaydelip daha sonra bunların üzerinden tek tek geçilip konuşulması planlanmıştı. ancak cevaplama kısmına gelindiğinde rektör ve yardımcılarnın asarız keseriz biçeriz susun oturun karşınıza çıktık diye bu dedikleriniz olucak sanmayın tavırlarından sonra öğrenciler dayanamayıp önce alkış protestosu yapıp daha sonrada salonu terketmişlerdir. hemde orada yazan maddelerdeki isteklerin çoğu makul , yapılması gereken şeyler iken ... böyle geçen bir haftanın sonrasında hatta son olaylı rektör gününün sonunda okulumuza abbas güçlünün gelmesi ile eline mikrofonu alan öğrenciler de doğal olarak dertlerini kimseye anlatmadıklarından fırsatı burada bulmuş ve programın konusunu biraz okulun problemleri merkezi haline getirmiştir. tabi bir de gündüz okula basının gelmesi ancak güvenlik tarafından alınmamasından sonra vazgeçilmez bir fırsattır bu öğrenciler için. gerçi orada konuşan bir çocuk vardı özgürlük le alakalı işte imza atıyoruz sanat yapamıyoruz gibi bir şeyler geveledi mal mal konuştu onun yüzünden bütün okulun öğrenci profili onun gibi sanıldı. abbas güçlü başlığınında altında yazanları okudum o arkadaş sayasinde alayımız "mal" ilan edildik. bundan sonra okulda durumlar ne olacak bilemiyorum eylemler protestolar devam eder mi , rektör ve yönetim öğrecilerin gözü açıldı diyip istekleri yerine getirirmi bilemiyorum. tahminimce bir sus payı gibi istediklerimiz arasından onların en rahat yapabilecekleri 1-2 şeyi yapıp aaaa bunları yaptık bu işler zaman alır diyip dönem sonunu getireceklerdir.
    bu arada az önce size maddeler yazıldı demiştim bunlarda; bu sene devam hakkının %70 den %80'e çıkması , raporların
    devamsızlık hakkı %20 den düşülmemesi, okulun güvenlik önlemlerinin attırılması ( okula elini kolunu sallayan giren durumda şuanda ne bir kimlik kontorolü nede dur sen kimsin diyen bir güvenlik görevlisi mevcut ) , kredi yetersizliğinden mağdur olunması, kimsenin doğru düzgün ders seçememesi, ders programındaki inanılmaz çakışmalardan dolayı kimsenin mubis adındaki lanet sistemin uyarılarından ders alamaması, ders konularındaki bu sıkıntıların yeniden düzenlenerek düzeltilmesinin istenmesi , sınav şubeleri için 500 tl para istenmesi , okulda bahar şenliklerinin ve ya benzeri bir olayın olmaması , ders programlarının 1 saat ders 1 saat ara şeklinde gitmesi ( 5 saat ders için 10 saat okulda kalmak gibi bir durum söz konusu ) , okulda ik farklı yönetmeliğin olması ve bunların her haftabaşında değişmesi sonucu milletin başının yanmasına son denmesi, evlere veli adına transkriptler gönderilmesi, okula ulaşımın çok zor olması sadece bir otobüsün okula çıkması ve asla uygun saatlerinin olmaması bunun düzeltilmesinin istenmesi ( asla zamanında gelmeyen ve çok az seferi olan otobüse binebilmek için resmen herkes birbirinin üstüne atlıyor) gibi konulardır. şuanda aklıma gelenler bunlardır.
  • evet yanlış duymadınız. 4 senedir bahar şenliği yapılmayan okuldur. sebep mi? mali problemlermiş. okulumun parası yokmuş. öğrenciyi sömürmek sonuna kadar ama öğrenciye yarayacak hiçbir şey yapmak yok.
hesabın var mı? giriş yap