matthew arnold
-
-
(bkz: dover beach)
-
(bkz: culture and anarchy)
-
(bkz: bitter knowledge)
-
(bkz: mr projectile)
-
-
"dudaklarina, ah,kimlerin
o dudak öyle değdi,
benden önce kimbilir kim
o sinede dinlendi..."
demis ve yine bu tarzda umutsuz asklari anlatan siirleri olan liverpool'lu aydin. -
"nefret edilesi bir fazilet züppesi" der "voyage out"un bilgin ridley'i -ya da woolf'un kendisi mi?- onun için..
-
culture and anarchy adlı eserinin ilk bölümünü jonathan swift'in "battle of the books" kitabina gonderme yaparak “sweetness and light” olarak adlandırmış yazar.
kultur ona gore “sweetness” yani ahlaki ve etik mukemmelliyet ile “light” yani bilimsel mukemmeliyetin birlesimi ve bu birlesimin hayatın her alaninda, herkesce takip edilmesidir.
kulturu,ozellikle ingiliz kulturunu high culture dedigimiz aristokratik kultur olarak gormustur.
eserlerinde elitist yaklasimlar mevcuttur. ayrica son derece pejoratif bir kelime olan philistines terimini yani cahil cuhela takimi ve bu kulturu eserine tasimakta ve uzun uzun uzerinde durmakta, bolca giydirmektedir. hipotezini savunmak icin secmis oldugu kelimelerdir onu elitist yapan bir bakima. fakat raymond williams ve stuart hall amcamiz arnold a iyi giydirmektedirler.
edit: imla. -
bıktım kendimden, sormaktan usandım
neyim ben, ne olmalıyım
geminin puruvasında, ayaktayım
yıldızlı denizde çok uzaklara taşınmaktayım
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap