• ito'nun yeni saçmalığı...

    borcu yaparken 'nasıl olsa dolar yükselmiyor' diye milyonlarca dolar borçlan, kur artışı olunca 'ühühü dolar artıyor, merkez bize ucuzdan dolar satsın'... ne güzel dünya be arkadaş, sen özel sektör olarak armut gibi borçlan, cezasını millet çeksin! neymiş efendim bu dolar satışının, yaklaşık 3.5 milyar dolarlık! maliyeti merkez bankasının bir yıllık karıymış... sanki babalarının çiftliği... sen 2.70'ten dolar istiyorsan, ben de istiyorum o zaman!

    bu adamların milyonlarca doları yönettiğine inananmıyorum abi ben... şaka gibi...

    ek: (bkz: seviyorum merkez)*
  • 2.70'den 100bin usd merkez bankasından ucuz döviz alınır.
    aynı gün içerisinde de 3 seviyelerinden bozdurulur ve tl bazında para 270bin tl'den 300bin tl'ye çıkartılır.
    bunu bir de milyonlarca dolar yapıldığını hayal edin. sonrada ortada dönecek sahte evrakları hayal edin.
    bu işte 5 milyar dolar para dönse ortaya çıkan kâr akıl almaz bir seviyeye çıkıyor. peki kim kazanacak bu parayı?

    sahte faturalardan ve evraklardan devlet başını kaldıramaz. bu arada o sahte evrakların esas patronlar dışında paravan şirketlerin üzerine kalacağını söylemeye sanırım gerek yok.

    bugüne kadar duyduğum en saçma önermedir. istismara son derece açıktır, bu sistem ülkeye zarar dışında bir şey kazandırmadığı gibi tek karlı çıkacak olan yine belli bir kesimdir. böyle bir şeyin dile getirilmesi bile çok tehlikeli.
  • daha önce de "erken değil en erken seçim istiyoruz" diyen ito başkanının talebidir.

    http://www.haberler.com/…rken-secim-7596112-haberi/

    devletten ihale almadan, destek görmeden iki adım gidemeyen akp sermayesinin talebidir.

    türk sermayesinin tamamını kötülemeye gerek yok. tüsiad'dan, böyle salakça talep duymazsınız mesela. ama akp sermayesinden duyarsınız.
  • kamu'dan ihale almadan, devletten destek görmeden iki adım gidemeyen türk sermayesinin talebidir.
  • devletçilik ilkesini itin mabadına sokmayı görev edinmişlerin yakarışı. merkez bankası neden sizi sübvanse edecekmiş sayın ticaret yapamayan adam? sizler değil miydiniz ab'den özelleştirmeye, yüce başbakan erdoğan'dan istikrara kadar ahkam kesip liberal demokrat türkiye nasıl olur diye bizlere ders veren?

    al sana ab.

    al sana özelleştirme.

    al sana erdoğan.

    al sana istikrar.

    çatır çatır o borçları ödeyeceksiniz koçum!
  • merkez size 2.70'de satsın sizde piyasaya 3 liradan sürün yüzde 11 zahmetsiz kar, tüm millet aptal bir siz akıllısınız.
  • 2.71 veririm diyerek merkez bankasına çağrıda bulunduğum olay.ayağımız alışsın devamlı müşteriyiz.
  • geliri döviz cinsinden olmayan ama kredi bolluğunda döviz cinsinden kredi kullanan iş bilmez tacirlerin isteğidir.

    şirketler kar amacıyla kurulur, karlılıkları devlet desteği ve ihale alarak değil, çalışmalarıyla sağlanmalıdır.

    türk ticaret kanunu'nda sıkça geçen bir ifade vardır; basiretli tüccar. yani işi kuralına göre götüren, piyasanın ve hukukun kurallarına hakim olan tüccar.

    türkiye'de geçmişte de dövizin fırlamasına bağlı çok kriz oldu. 2001 krizinde döviz borcu olan yüzlerce şirket battı ama böyle bir istek olmadı. zaten iyi idare edilmeyen şirketin batması ekonomi adına daha karlıdır. daha iyi şirketlerin önü açılır, yeni girişimcilere yer açılır, kaynaklar daha etkin kullanılır.

    bugün tüsiad bünyesindeki gibi profesyonellikle yönetilen şirketlerde döviz geliri yoksa, dövizle borçlanmama gibi bir adet vardır. bu geçmişteki tecrübelerin ve profesyonelliğin bir gereğidir.

    2001 krizinde arçelik/beko'nun döviz girdisi, döviz borcundan daha azdı. bu sebeple neredeyse batıyorlardı. ama toparladılar. ve ondan sonra ihracata iyice ağırlık verip, döviz girdilerini artırdılar. şimdi beko'nun 1 milyon dolar borcu varsa, ihracat yaptığı için 1 milyon dolar da alacağı var. kurun inip çıkması daha az etkiliyor.

    ama akp sermayesi böyle yönetilmiyor. ahbap çavuş ilişkisiyle, devletteki torpil ve kayırma zihniyetini kendi şirketlerinde de uyguluyorlar. hal böyle olunca da kriz ortamında zorlanıyorlar. ama bu kötü bir şey değil. kriz fırsattır. çürük elmalar elenir, sağlam elmalarla yolumuza daha iyi devam ederiz.

    bugün kurdan ötürü batması muhtemel olan şirketler yarın kriz sonrası da yine bize sorun çıkarır, ayak bağı olur. bunlar kurtarılması gereken şirketler değildir.

    15 sene önce bankacılık krizi yaşadık, saçma sapan bir sürü banka battı. battı da ne oldu? o an için kötü oldu ama çürük elmalar elendi ve bugün kalan özel bankalarımız çok sağlam biçimde yoluna devam ediyor. o dönem bir şekilde o kötü yönetilen bankalar kurtarılsaydı, bugün yine sorun çıkarırlardı. o gün biz çürük elmaları ayıkladık, sağlamlarla yolumuza devam ettik. ve bugün o sağlam elmalar sayesinde bankacılık alanında yeni bir kriz yaşamıyoruz.

    bunun her sektörde yaşanması kısa vadede kötüdür ama uzun vadede iyidir.

    iki tane salak müteahhitin, tüccarın bmw kredisini ödemek için şirket kurtarmaya değmez. o şirketler ileride bize yine ayak bağı olur.
  • merkez bankasının ölücüler aramasın şeklinde ilan vermesine neden olacak açıklama.
    ayrıca (bkz: ito ölücüleri)
  • insanlara "iş bilmez ergenler" diye hakaret eden angutların haklı çıkarmaya çalıştığı saçmalık. o dediğin ito, sanayi odaları, tusiad gibi birliklere üye olan şirketlerin olayı ne güzel kardeşim? kar amacı güden tacir olmaları değil mi?

    bak emek sömürüsü, kayıtsız gelirleri, usulsüz ihaleleri filan geçiyorum. milli ve milletlerarası çeşitli kanunlarda yer aldığı üzere tacirden en başta basiretli olması beklenir. öyle iki adım atıp düşen bebeği şefkatli kollarına alan anne gibi elinden tutamazsın.

    oldu o zaman mesela iflas kurumunu kaldıralım, sonuçta iflas eden şirket de kaç kişiye ekmek sağlıyor.

    devlet kurumlarını yarı fiyatından alırken sonuna kadar liberal ekonomi aşığı, sıçtıkça devletçi kesilen atıl, hiçbir marka çıkaramayan, asalak bir özel sektör.

    kapitalizmin çelişkilerine gelene kadar önce feodalizmin çelişkilerini geçebilsek keşke.
hesabın var mı? giriş yap