• israf olması devletin kasasından çıktığı içindir. vakıf veya dernekler tarafından (yöredeki insanların bağışı ile de olabilir) yapılacaksa istenilen şekilde yapılsın. hatta iyi yapılırsa görkemli yapıtlar bile olabilirler.
  • cami sanki israf değil.

    mübarek saydıkları cuma namazı ve bayram namazı haricinde diğer günler 3-5 kişinin gittiği camiler, kapladıkları alan, bakım, temizlik ve diğer yapılan harcamalarıyla komple israftır zaten.

    cami hiç olmasın demiyorum. olsun her insanın istediği şeye inanma ve bunun gerekliliklerini yerine getirme hakkı vardır. fakat her mahalleye 3-5 tane cami yapmak nedir yahu? her ilçeye yap bir tane devasa bir cami olay bitsin.

    ama yok kraldan çok kralcıyız biz. ne kadar çok cami yaparsak kıçımız göğe erecek çünkü. bir tek kendileri yaşıyorlar, bir tek kendilerinin inandığı doğru.

    not: mesaj yazıp "atayist, deyist, hain hıristiyan, yavudi dölü" ve bunun gibi saçma yakıştırmalarla gelmeyin çünkü ben patatese tapıyorum.
  • camışlar akşama kadar suyun içindeler su israfı olmuyor da ben havuza girince mi su israfı olacak diyeceğim gereksiz önerme..
  • israf değil, laf olsun diye başlık açanları üstüne oturtmak için.
  • islam mimarisi bilmeyenlerin önermesi.
    hoş, müslümanların çok yüksek bir dilimi kapsayan kısmı da bilmiyor ama konumuz bu değil.

    şindi bu minarenin ilk yapılış amacı, ezanı okuyan kişinin sesinin daha iyi ve uzaklardan da duyulabilmesini sağlamak. olay bundan ibaret. e tabi teknoloji yok, merkezi sistem yok, ne yapsın adamlar.

    sonra insanı insan yapan estetik karakter devreye girince "eh yapıyoruz, bari güzel olsun" denilerek farklı bir boyuta geçilmiş.
    daha sonra müslüman devletlerin "eh madem müslümanız, en azametlisi bizde olmalı" diyerek tuğla işlemeler, sırlı tuğla kullanımı, mukarnasın etkili işlenimi, masiflik dengesi gibi şeyler ekleniyor.

    günümüz minarelerine israf diyenler, karahanlı dönemindeki malviya tipi minare olarak isimlendirilen minarelere ne diyeceklerdi acaba. eğer "malviya tipi minare" yazıp gugıllar iseniz, piramidal bir şekle sahip, bazen camiden bile büyük olan minarelerin günümüze ulaşmış olduğunu görebilirsiniz.

    minare demişken küçük de bir bilgi ekleyelim.
    diyelim bir cami önünden geçiyorsunuz. o caminin selçuklu mu, yoksa osmanlı camisi mü olduğunu çok kolay şekilde anlayabilirsiniz.
    eğer minaresi uzun ve ince yapılı bir cami ise osmanlı, kalın ve daha kısa boylu ise selçuklu camisidir. ayrıca selçuklu minareleri tuğla malzemeli olup, üzerinde çini kitabe ve sırlı tuğla bezemeleri barındırır.
  • bana göre minare olacaksa bunun tek sebebi olmalı: estetik. ama adamlar caminin her yerini o kadar çirkin yapıyorlar ki hayret ediyorum. e o halde minarenin ne amacı var? bir defa sırf bu çirkinlikten ötürü olmaması lazım. bazıları minareyi hoparlörü dini bir gereklilik sanıyor. oysa dinde böyle bir gereklilik yok. bu durumda minareler de, 5 sene sonra dökülmeye başlayan camiler de israftan öteye gidemiyor, çünkü kısa bir süre sonra eskidiği için yıkılıyor ve yerine yeni bir dandik cami yapılıyor. bir müslüman olarak karşı çıktığım olaylar.
  • bundan asırlar önce zeki olan insanlar demişki; sesimizi duymayan, camiye uzak insanlara sesimizi duyuralım, toplanmışlar ve yukarı çıktıkça sesin yayıldığını, herkese ulaştığını görmüşler, böylelikle minare olarak kullanılan yüksek merdivenler yapmışlar, amaç seslerini iletmek ama şuan sesi duyurmanın bir zorluğu kalmadı.
    camiler ve minareler tamamen gösteriş, güzel görünmek adına yapılır oldu, bu durumda her mimar işinin ehli olmadığı için de ortaya böylesi korkunç hadiseler çıkıyor. şuan din, allah, kitap diyerek kullanılan bu üçlü ile her köşeye imece usulü cami yapıldığı için böyle oluyor. bir müslüman olarak benim istemediğim olaydır, her yere cami yapılacağına okul yapılması daha iyi, eğitim vereceksin ki hem okuyan nesiller yetişsin hem de güzel mimari eserlere bu yüzyılda yapabilelim.

    saygılar!...
  • minareler gerçekten gereksiz bir israf ama artık geleneksel bir kültür oluşturmuş hadi bunu anlayışla karşılayalım da, bir minaresi olan camiye ikinci bir minare yapmak neyin kafası anlamış değilim, sanırım, her cuma namazı sonrasında kapıda bağış toplayan cami yaptırma derneği görevlileri ile bu işleri yapan inşaatçılar arasında bazı çıkar menfaatler var.

    yılda bir ay mahya asmak için ikinci minareyi yapmak yerine bu toplanan paralarla okul, sağlık ocağı gibi yatırımlar yapmak allah'ın rızasını kazanmak için daha kolay bir yol çünki kulların ramazan ayında sosyal mesaj almasındansa, cahilliklerinden kurtulması veya hastalıklardan korunması daha hayırlıdır.

    bir de kuş uçmaz kervan geçmez dağın yamacına kurulmuş bazı köyler işi abartıp 4 minareli cami yapıyorlar, demek ki yobazlık, minare sayısı ile paralellik gösteriyor.
  • camilerin büyük çoğunluğunun halk tarafından yapılan yardımlarla inşaa edildiğini bilmeyen yazarları göstermiş başlıktır.
  • yapmayın etmeyin camiden minareyi çıkarırsanız geriye bizans kilisesi kalir. mimarisi onlardan cormadir cunku. peygamber döneminden şam in ele gecirilisine kadar ki dönemde yapılan tüm mescitler, gerektiğinde güneşten korunmak için üstü hurma dallarıyla kapatılan dört duvarla cevrelenmis dikdörtgen biçimli avludan ibarettir. sadelik esastir.
hesabın var mı? giriş yap