mother night

• kurt vonnegut jr.'un bir romanı. "gece ana" olarak turkceye cevrilmis ama ceviri berbat.
  ii. dünya savaşında almanya'da bir amerikan casusunun hikayesini anlatır. almanların ne kadar kahraman bir ulus olduğunu muhakkak dünyayı ele geçireceklerini anlattığı bir radyo programında aslında amerikaya gizli şifreler yollayan bu adam savaştan sonra yakalanır ve amerika adına çalıştığını kanıtlayamaz. aslında kanıtlayamaması çok normaldir, yaptığı radyo programı o kadar etkileyicidir ki birçok alman sadece onun programını dinleyip gaza gelmiş ve askere gitmiştir. artik kim oldugunu, kimin adina calistigini kendisi bile bilmemektedir.
  
  "mother night" in filmi de cekilmistir. nick nolte basrolunu oynamaktadir. inanilmaz ama carpenter'in christine adli filminde basrolu oynayan cocuk, keith gordon, bu filmi yonetmistir.
  
  (bkz: kurt vonnegut)
• kitapta amerikali casus-nazi propagandacisi howard campbell jr.'in berlin emniyet mudurunun kizi helga noth'a aski onemli bir yer tutar. bu ikili kendilerini cevreleyip iclerine sizan butun deliligin ortasinda kendi dunyalarini bir sekilde kurup, korumuslar ve hatta bu dunyaya nation of two adini vermisler.
  
  bir de alinti yapalim: espionage offers each spy an opportunity to go crazy in a way he finds irresistable.
• (bkz: nut)
• ustadin guzel bir eseri daha.
  
  onsoz bolumunde vonnegut der ki "bu kitap howard campbell jr'in anilaridir, ben bunlari buldum edit'ledim, bazi yerleri de sansurlemek zorunda kaldim", ki sansurlenmis intibasi vardir o kisimlarda gercekten.
  
  film adaptasyonunda kirsten dunst, john goodman, alan arkin gibi isimler de yer almistir, hatta vonnegut'un kendisi de bir cameo'luk yapmaktadir.
• kurt vonnegut jr'un slaughterhouse-five ile birlikte sinemaya en iyi uyarlanmış eserlerinden biridir. nick nolte başroldedir.
• bu kez epey uzun süren kitap okuyamama krizimi sonlandıran. su gibi akıp giden vonnegut güzelliği. kitap okuma iştahımı öyle bir artırdı ki, okumadığım tek vonnegut kitabı olan "hacıyatmaz" (slapstick or lonesome no more!) da bu iştahla arada kaynayıverir.
  
  lâkin bu şampiyonların kahvaltısı'ndan sonra en sevdiğim kurt vonnegut romanı oldu.
  
  "new-york cennet olmalı" dedi mengel.
  
  "senin için olabilir" dedim. "benim için cehennemdi ya da cehennemden de kötüsü"
  
  "cehennemden kötü ne olabilir ki?" dedi.
  
  "araf," dedim.
• samael'in lux mundi kasedinin iyi parçalarından.
• tarihteki en basarili ajaninin hikayesi.
  
  "..we are what we pretend to be, so we must be careful about what we pretend to be.."
• okuduğum april yayıncılık baskı ve çevirisi gayet başarılı olan, 2. dünya savaşına ait son derece akıcı, klişelerden tamamen uzak ve merak uyandıran bir ajanlık hikayesi..
• kurt vonnegut ile tanıştığım roman. bölümlerin çok kısa olması beni biraz rahatsız etti, roman çok akıcı ilerlerse de bir anda bölüm kesilmeleri okuma zevkimi düşürdü. bunun dışında 10/10 romandı.