mültefit
-
iltifat etmeyi seven, iltifatlariyla karşısındakini mutlu kılan kişi.
-
<mull> ing. bira yada sarabi (guzel mkn. iyi sarap) baharatla karistirip icmek.
bunu yapan tefit'e arkadaslari arasinda takilmis nick
ya ne mull herifsin tefit diye baslayan satasmalarin
ulastigi son nokta.......mulltefit
zamanla iki "l"den biri ulamaya maruz kalmistir -
-
iltifatkar
-
güler yüz gösteren
şikâyetnâmesinde fuzuli şöyle der:
"selam verdim rüşvet değildir diye almadılar,
hüküm gösterdim faydasızdır diye mültefit olmadılar." -
"a$k ariyorum" diye dolanan pek cok insanin asil aradigi.
-
spor salonlarında, parklarda, güzellik merkezlerinde, unisex kuaförlerde, saunalarda, spa'larda, detoks kamplarında mükemmelleştirmeye çalışılan selülitsiz, kılsız, tüysüz, göbeksiz, fit ötesi vücut arayışları yüzünden sanal çıtaları yükselte yükselte gerçekliklerini kaybeden ve birbirinden feci şekilde korkmaya başlayan kadın ve erkeklerin, aşksız ve steril sevişmelerden vakit bulup da birbirlerine gerçekten güzel sözler söyleyebilenlerine verilen sıfattır.
-
güler yüz gösteren, iltifatlar eden anlamındadır.
"psikopatlar iyi hatiptir, sadistler tatlı dilli, caniler mültefit." ruhi mücerret -
"maşallah sevgilim, çok mültefitsin. korkunç vuruyorsun. hem de eldivensiz. vur canım" ahmet arif.
-
abd nato ve ab türkiye’ye karşı birdenbire pek mültefit oldu. hayra alamet değil! stoltenberg, ‘ölçülü olmak kaydıyla türkiye güvenlik endişelerini çözebilir’ buyurdu!
‘türkiye, bu güvenlik endişelerini çözme hakkına sahiptir ancak bunu orantılı ve ölçülü biçimde yapmalı’
banu avar @avarbanu www.twitter.com
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap