• narsist erkeğin işine geldiği zaman bağımlı kadını terk etmesiyle bitecek olan ilişki.

    (bkz: stockholm sendromu)
    (bkz: narsisistik arz kaynağı)
  • kadının mazoşist olduğu, erkeğin sadist olduğu tencere kapak ilişkisidir. aralarına girmemek elzemdir zira onlar böyle mutlulardır.
  • kadın bağımlı olduğunu fark edip bu durumunu düzeltebilir fakat narsistin tedavisi çok zor. bu yüzden bağımlı kadın olmayı tercih ederim açikçası en azından çaresi olan bir durum.
  • bir müddet tam birbirimiz için yaratılmışız, şahane uyumluyuz, sen allah'ın bir lütfusun tadında ilerler ilişki. sevilmeyi, değer görmeyi hak etmediğini düşünen bir kadının karşısında o değersizlikten beslenen bir adam vardır. bu hastalıklı ilişki içten içe ikisine de tüketir aslında ta ki taraflardan biri farkındalık yaşayıp iyi olmak için çabalayana kadar. genelde bu taraf kadın olur,çünkü narsist adamların bunu kabullenmesi çok zor bir şey, problemi görse bile harekete geçmez,geçemez. ben böyleyime inandırmaya çalışır çevresindeki herkesi.
    sevgili hemcinsim annenden, babandan alamadığın sevginin suçlusu sen değilsin, kurban hiç değilsin. senin üzerinden egosunu büyütecek erkeklerin hayatında olmasına izin verme, bir kez bunu başarınca göreceksin çok güçlüsün ve kimseye ihtiyacın yok. bir zaman sonra arkana dönüp bakınca gözünde devleştirdiğin o adamın içinde yaşadığı karanlığı görüp aslında acınacak halde olduğunu fark edeceksin. sen değerlisin.
  • böyle bir ilişkide olup olmadığımı sorguladığım oluyor.
    yaptığım herşey yargılanır, eleştirilir ve beğenilmez.
    üzerine bazen aşağılamalar ve hakaretler duyarım.
    sonra güzel davranıyor ve diyorum ki bu adamın huyu bu demek ki. onu da dediğim için herhalde ayrılamıyorum. sevgim de azalmıyor. sanırım ben tam da bu ilişkinin içerisindeyim. o kadar haksızlığa uğramama rağmen bırakamıyorum. tuhaf. ama dün gece silkelendim. umursamama durumum başladı. sonumuz hayır olsun.
  • narsist erkeklerle daha çok evet borderline kadınlar beraber olur. narsist erkek kadını bütün çevresinden soyutlayıp kendisine bağladıktan sonra bir başka kadına geçiş yapar. yani ayrılır. olan borderline kadına olur.
    günün sonunda yine psikoloğa gitmenizi tavsiye ederim :)
  • iki tarafın da mutlu olacağı ideal ilişki türü.
  • her iki bireyin birbirlerini aşırı yıpratması sonucu kuvvetle muhtemel kısa süre içinde bitecek olan ilişkidir.
  • ebeveynlerimden tanıdığım lanet ilişki türü. ayrıca spesifik olarak bizim toplumumuzda varyantlarına sık rastlandigina dair son derece subjektif bir kanım var*

    yakin uzak cevremde şahit olmak kahır bela. gerçekten şahitliği bile beni müthiş tetikliyor.
    kadının erkeğe, bir bebeğin memeye olan sonsuz ihtiyacı gibi ihtiyaç duyması;
    asla kopamaması, koptum sanırken 2 adım uzaklaşmanin ardından görülebilecek ya da atfedilebilecek en ufak bir ışıkta tekrar salya sümük koşarak adama dönmesi şeklinde tezahür edebiliyor.

    çocukken sevgiyi ve guveni ebeveynlerinden alamamış kadınlar, hemen hepsi gibi zannediyorum. benim bildiklerim öyle...

    bagimli enerji kadında öyle inatçı ki; (tek eşli yaşamış analarımızı bi tarafa koyarsak) günümüzdeki rahatça partner değiştirilebilen "medeni" sosyal zeminlerde bile zart diye kendini gösteriyor.

    nasıl gösteriyor?
    kadın kişisi erkek karşısında sınırlarını peşin peşin alaşağı edip, esasen pek narsist eğilimleri olmayan adamdan bile narsistik tepkiler almaya başlıyor kısa süre içinde.
    eğer adam bu patolojik ilişkide doymazsa (gerçek narsistler dışındaki adamlar doymuyor) bi noktada ilişkiyi kurumaya terkederek künt bir tavır geliştiriyor.

    erkeğin olay çıkarmamayı, uçlara gitmemeyi de kapsayan bu genel ilgisizlik hali bi noktada kadını sıkıyor ve ilişkinin ucunu bırakmasına sebep oluyor. usulca ve sessizce kopuluyor...
    adam yapısal olarak narsistse ve arada bir kimya da varsa zaten, arabada gaz pedal yürüyor ilişki... o zaman çember tamamlanmış oluyor.

    bir kadın değişik yapidaki adamlarla peyderpey ilişkiler kurup nasıl her ilişkide "bi noktada" aynı kırıcı, rencide edici, hakaretamiz cümleleri duyabilir?
    duyuyor bu kadınlar.

    gerçekten dünyadaki en ömür törpüsü ilişki tipi bu bence. daha ötesini tanımadım. kanım çekiliyor bir kadının kendini eziyet görme ve suistimal edilme noktasinda bile isteye pasif bir yere konumlandirmasindan.

    hepsini omuzlarından tutup "kendine gel, kadınsın sen ya. seçensin sen, kıymetlisin ya" diye sarsma isteği duymama engel olamıyorum.

    ama sarssan sallasan ne olacak, değişmiyor ki hicbisey...

    allah hepimize sabır selamet versin. bağımlı kadınlara da, bağımlı kadinlarin yetiştirdiği benim gibi* bağımsızlık takıntılı kadınlara da...

    edit: şaşırtıcı derecede "sonunda narsist bir erkekle beraber olacagim" tipi kehanet mesajları gelmiş....
    arkadaşlar 12 yıllık evliyim ve eşim narsisisizmle uzaktan yakından alakalı bir adam değil. şükür, onun da yadsınamaz etkisi ve kendi çabamla bağımsızlık takıntımı uyku moduna aldım ve çocuklu bir aile olarak gayet mutlu bir evlilik yürütüyoruz.

    işbu entryi yakın uzak çevremden tanıdığım ve sevdiğim bağımlı kişilik yapısı taşıyan kadınlara dertlenmem ekseninde yazdım.
    farkındaysanız narsist adama atılmış tek bir taş yok. çünkü bu iş narsist erkeğin narsist olmaması beklentisinde değil; bağımlı kadının özdeğer, özsevgi, özgüven gibi hedelerini toparlayıp artik kendisi adına üzücü sonuçlara gebe seçimler yapmaması noktasında biter.
  • çok kötüdür. narsist adam rezildir zaten.
    ama bağımlılığa eğilimi olan kadın buna rastlarsa ölümdür.
hesabın var mı? giriş yap