• müzik tarihinin en büyük sosyolojik amaç ve içeriğini taşıyan müzik tarzlarından biri. üç yıldır yaptığım bir çok okuma ve izlemeden çıkardığım sonuç şudur ki, norveç ve isveç'ten çıkan satanizm temalı black metal gruplarının asıl olayı satanist olmak değil, hıristiyanlığa tepkili olmaktır. adamlar aslında antik zamanlardan 13. yüzyıla dek sürdürdükleri o eşsiz kültürün şiddetle ve zorla bastırılmasına ve unutturulmasına tepki gösteriyorlar.

    mesela gorgoroth'un has adamları kvitrafn ve gaahl'ın şimdilerde iskandinav mitolojisi temalı atmosferik müzik yapan wardruna'da faaliyet göstermesi esas amacın bu olduğuna örnek verilebilir. bununla birlikte kimisi malum kilise kundaklamaları'yla şiddete ve aşırılığa da başvurmuştur. ancak yine de tespitimin yerinde olduğunu düşünüyorum. sam dunn'ın belgeseli metal a headbanger's journey'de gaahl kendisine "bu müziğin amacı nedir, kaynağınız nedir?" diye sorulduğunda "şeytan, şeytan" diyip duruyordu. ama şimdi görüyoruz ki tarihin en kesif ve yoğun atmosferik grubunda, iskandinav değerlerini ve havasını olabildiğince göze sokmaya çalışan wardruna'da çok mutlu ve çok mistik ve dinsel işler çıkarıyor.

    benim anladığım bu adamın aslında satanist olmadığı. bunu öyle havaya söylemiyorum, benim çok da emin olarak edindiğim bir izlenim bu. true norwegian black metal adlı belgeseli izleyin, bu kanıya varacaksınız. belgeselde gaahl'ın hıristiyanlık, gorgoroth ve wardruna ile ilgili fikirleri çok etkileyici. gaahl belli ki, kvitrafn gibi iskandinav değerlerini yücelten bir yaşam tarzı düşlüyor. ki bu kesinlikle satanizm değildir. tam olarak paganizm, norveç, danimarka, isveç ve izlanda'daki adıyla odinizm'dir. odinizm modern literatürde genelde heathenism ismiye anılır.

    (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/heathenism)

    fikirlerimde ısrarcıyım, çünkü gorgoroth ve gaahl black metalde satanizmin tavan yaptığı duraklardı. gorgoroth hala öyle belki ama gaahl yıllar geçtikçe kendini daha iyi anlatmaya başlıyor. dolayısıyla bu satanist black metal gruplarının asıl amaçlarını ya da bu tarzın oluşmasına katkı sağlayan bilinçaltı faaliyetlerini analiz edebiliyoruz.
  • satanik konseptten tüm norveç gruplarının yavaş yavaş uzaklaşmasını carpathian forest şöyle anlatmaktadır:

    "bu işin mücadelesini 90lı yıllarda çok verdik. bütün medya özellikle kilise yakma protestolarından sonra hıristiyanlığın dayatılma hikayesine, stavanger savaşına, işkencelere ve viking kültürünün yokolmasına odaklandı. herkes bu konuda bilgi sahibi oldu. kilise çok ağır darbe aldı ve birçok üyesini kaybetti. insanlar sayemizde akıllandı. şu an norveç'te hıristiyan bulmak için baya araman lazım. biz bu savaşı kazandık, artık teokrasi ve din norveç'in kanından temizlendi. şu an başka problemlere odaklandık. müziğimizde başka konulara değiniyoruz. bu konuları da sonra açıklayacağım, şu an gizli. yeni albümde görürsünüz. fakat hala satanik black metal'e ihtiyacı olan başka ülkeler var, mesela polonya tam bir kilise hegemonyasında. bu tip ülkelerde black metal şart."
  • enslaved ve dark throne gibi grupların son albümlerinde iyice black metal'den uzaklaşıp punk, ambient gibi tarzlara yönelmeleri, durmadan deneysel çalışmalar yapmaları, gorgoroth'un ikiye bölünmesi gibi sebeplerle artık meydan isveçlilere kalmıştır. black metal dinleyicisinin (death metalciler kadar olmasa da) yeniliklere çok açık olduğu söylenemez. watain, setherial gibi isveçli gruplar artık gerçek norveç black metali yapmaktadırlar.
  • norveç'te yapilan black metal demek tanimlamaya yetmeyebilir. 1984 yilinda mayhem ile ba$ladi, ba$larda venom etkisi hissedilen grubu daha sonra digerleri izledi, 1992 yilina geldiginde mayhem lideri euronymus, o zamanlar henüz ergen olan ve sahibi oldugu helvete adli plak dükkaninin mü$terisi enslaved, emperor, immortal gibi gruplari etkileyerek black metale kazandirdi (mesela samoth ile euronymus arasinda 6 ya$ fark vardir, ivar bjornson 1978 dogumludur ve enslaved'i 12 ya$inda kurmu$tur) ve kurdugu deathlike silence productions plak sirketi ile bu gruplara produksiyon ve split albüm (emperor-enslaved) yapmi$tir. ve inner circle kurulmu$tur. o sirada zaten dark throne da ayri entry konusudur. euronymus'un eskiden dostu olan burzum lideri varg vikernesle aralarinda dsp $irketi ile ilgili i$lerden dolayi çikan bir anla$mazlik sonucu öldürülmesiyle norveç black metali yeni bir boyut kazandi, ve böylece bunun varligini dünyadaki normalde duymayacak bir çok insan duydu. bu trajik olayin ardindan dimmu borgir, ancient, gehenna, limbonic art, carpathian forest, troll, isvind, mkyrskog gibi gruplar da adlarini duyurdular, çünkü bir black metal furyasi ba$lami$ti, daha sonra bu furya ingiliz grup cradle of filth ile ba$ka müzikal boyutlara ta$inacakti. norveç'te (oradan birçok black metal müzisyenin dedigine göre) eskisi gibi bir black metal piyasasi yok, ve eski müzisyenler yeni gruplarin kötü müzik yaptiklari halde norveçli olmalarini bir avantaj gibi kullanmasindan $ikayetçiler. gene de mactatus, khold, tidfall yeni ku$ak norveç black metalinin en iyi müzik yapan gruplarindan sadece üç tanesidir.
  • http://www.collegehumor.com/…black-metal-calms-baby
  • black metal'in hası.
  • metal a headbanger’s journey filminin ikinci dvd'sinde bulunan bir bölüm.
  • (bkz: black metal müzik midir)
  • çoh brudaliz abi yea blah medalin hasıyıs ehuehue falan kafalarında dolaşan kodumun norveç çomarlarının müziğidir. odinizm, kilise yakmak falan bunlar zerre sorun değil. ellerine sağlık... lakin güdümlü anne terliği yememiş 5-10 ergenin sataniğiz ama aynı zamanda paganiğiz reyiz. bi de adam doğruyoz, kendimizi doğruyoz, çok psigopatız, şöyleyiz böyleyiz kafalarıyla kendi içlerinde satanistçilik oynadığı ve ebesinin amı yaşlarına gelip kimisinin hala bu kafalara devam ettiğini görmek... komik ama bana garip gelmiyor.

    garip olan ise bu adamların anadolu çomarlarıyla ne kadar ortak öğeler taşıdıkları!
    adamların açıklamalarını okuyun, bir çok belgeselde dinleyin. her yerlerinden sahtelik, her yerlerinden bir poz akıyor!
    muziği seversin eyvallah ama poserin allahı olan bu tipleri yüceltenleri görüyorum. götümle gülüyorum.
    şu adamların sıradan bir anadolu çomarından tek farkı norveç, danimarka, isveç vs.. ülkelerinde refah ve şımarıklık içinde yaşamış olmalarıdır.
    bak sayıyorum bu sikiklerin cool gelen hallerini, siz anadolu çomarıyla karşılaştırın
    -kendini kesmek
    -hayvanlara işkence ederek öldürmek
    -keyif için amaçsızca hayvan öldürmek
    -karşı koyabilecek güç olmadığı takdirde şiddet gösterme eğilimi, karşı koyacak güç gördüğü taktirde sinik kalmak
    -kendini olduğundan daha güçlü göstermek için düzenli bir sertlik vurgusu ve korkulacak kişi olduğu algısını yaratma çabası

    bu adamların geçmişlerini, ergen çağlarını araştırın alayında bunları göreceksiniz. çok yücelttikleri varg denen naziliği dahi götünden anlamış ahmak dahil alayı sahte bu adamların. bir şeyin etrafında gereken pozu verip, pozun gerekliliğini yerine getirmek için her türlü saçmalığı yapan bebeler.

    hayır işin komiği, norveçte refah içinde yaşayan, şımartılmaktan ötürü seviyeyi sosyopatlığa kadar taşımış bu ergenlerin metal müzikle ne işi olabilir ki? ne gördün ki hayatında metal müzik ile bunu ifade etmeye çalışıyorsun.
    nebraska'lı bir çiftçi çocuğunun zenci aksanı ve argosunu kullanması, rap yapmaya kalkması ne kadar "doğal" ise bu dangalakların metal müziği o kadar doğal. kimse "nalaka" diyerek tek yumrukta komalık etme isteği getirtmesin arkadaş. koduğumun farmboyu ne diyecek allah aşkına! kargaların mısırlarına dadanmalarını mı anlatacak? bu yüzden eminem harici beyaz rapçi yok ki onun da nasıl bir yaşamdan geldiğini biliyoruz.
    şunu artık bir çok müzik dalında gerçekten çok efsanevi sayılabilecek yerlere gelmiş bir çok müzisyen ile biliyoruz ki bu kişilerin hepsi yaptıkları müzikleri kendi yaşamlarının altyapısıyla körükleyerek motive ediyor. eminem'in metal müzik yaptığını, tom araya'nın rap söylediğini hayal edin. ne demek istediğim anlaşılır.
    bir de bunların öyle sertiz adamın amına koruz halleri ise dünya görmemişliklerinden. türkiye'ye getirmenize gerek yok. liverpool'dan , paris gettosundan falan çıkamaz bu amına koduklarım. bütün sert halleri konfor alanları içerisinde... örneğin varg denen dangalak mayhem'in kurucusu ibişi evinde öldürdü. sen şimdi o hikayeye al tony iommi'yi ya da lemmy'yi ulan bunları siktir et... sen o hikayeye freddy mercury'i koy kim kimi koparıyor bir daha bak bakalım... adamın anasını sikerler başka bir yerde olsan.
    bu adamların şımarmasına olanak sağlayan ortamda yaşadıklarının en büyük kanıtı ise tüm suçlarının yanı sıra canavarca hislerle adam öldüren varg isimli akıl hastasının dışarıda olması, 7 tane çocuğunun olması ve kendisi gibi 7 tane daha akıl hastasını yetiştiriyor olması.

    alice cooper (zerrece sevmem) ama harika bir tanımlama ile şu videoda meseleyi çok net özetlemiştir.
  • (bkz: nattens madrigal)
hesabın var mı? giriş yap