• edebiyat adlı sanat dalının ortaya çıkışı bunlardan biridir.
  • onur kaybı, zaman kaybı, emek kaybı...
  • salaklaşırsın ve korkarım ki bu platonik aşk sürdüğü müddetçe devam eder, hele bir de benim gibi bokunu çıkarırsan okulu bile uzatırsın, ben yaptım oldu arkadaş!

    elemanla aynı ortamda oturmuşuz, çaprazımda,aramızda da bi arkadaş var bi süre öyle mal gibi durdum onda da ses yok. içimden naber demenin provalarını yapıyorum bu arada. tam ağzımı açtım ''naa''dedim (''ber'' i içimde patladı)
    ''naber''diye sormasın mı?
    normal aslında ben sormadım da o sordu bunda ne var dimi ama, ben naptım peki
    -tam ben diycektim dedim ve sustum, hem de iki dakika boyunca
    -iyiyim senden naber
    diyebildim o iki dakkanın sonunda
    mallıkta çığır açtım o an
    filmlerde olur saniyeler içinde bisürü şey gelir insanın aklına bir sürü görüntü ve cümleler falan ama yalan, insan kitlenince kitleniyor öyle bi saniyeyle bitmiyor ben o iki dakka boyunca ne bok yedim hala bilmem
    aklı azcık olan adam uzak durur aşktan ki platonik en tehlikesidir
    hay demez olaydım o son lafı yaa...

    aslında ne kadar zikko bi iş olduğunu üstten ders alamayıp uzatınca anlıyorsun okulu ne vardı be ne vardı diyosun da işte kime diyosun?
    ayarsız adamın elinde patlıyor aşk abicim ister platonik olsun ister olmasın beceremiyen yapmasın, aşık olmasın.
    kafam bozuk ki o biçim...

    edit: bir dönem uzatma ile ucuz yırttım bence
  • platon'un şölen'ine göre tek bir sonucu vardır. aşkın asıl nesnesine kavuşmak: güzelin ne olduğunu bilmek. bir kere platonik aşka tutulduysanız, isterseniz geri dönün, vazgeçin, pişman olun, ağlayın, haykırın, vahşileşin, dalga geçin, takla atın, inkar edin, unutun, bir sürü başka bedenlerle, akıllarla karşılaşın, sevişin, tartışın, sevin, sevilin. bir kere güzeli bildiniz, o bilginiz hiçbir zaman değişmeyecek.
  • bir arkadaşım şöyle demişti: "ulan beni sevmeyeni bu kadar sevdiysem kim bilir beni seveni ne kadar severim."
  • yani ben anlamıyorum örneğin ilgiyi karşı taraf başlatıyor ayak uyduruyorsun sende ilgi gösteriyorsun sonra bir anda karşı tarafın ilgisi pat kesiliyor ama tabii iş işten geçmiş sen çoktaan tutulmuşsun. ne saçma ne dandik olaylar (bkz: madem evlenmeyecektik neden mesaj attın)
  • edebiyat, felsefe, müzik, resim vb. alanlarda ortaya çıkmış pek çok şaheser.
    misal: (bkz: genç werther'in acıları)
  • ilk ve en temel sonucu bunalımdan durmaksızın gözyaşı akıtmaya kadar değişken bir skaladadır. platonik aşk, mallıkların kuşkusuz en güzeli ve en tadılasıdır, ve evet herkesce en az bir kez tadına bakılır. lakin adı üstünde mallıktır. işi drama, "öyle bir seviyorum ki yeryüzünde eşi benzeri yok", "imkansız bu aşk"a çevirmemek gerekir. çünkü platonik aşkın temelinde (en yakın arkadaşa aşık olmayı ve bir kaç durumu hariç tutabiliriz) ya özgüven eksikliği, ya yol yordam bilmeme ya da ilişkiler hakkında total bir soru işaretine sahip olmak vardır. kişi platonik aşk deryasında sürüklenirken bir durup kendisiyle yüzleşse ve neden diye sorabilse en azından platonik aşkın sonuclarından biri kendini tanımak olur. kim bilir o zaman platonik aşkı, karşılıklı aşka bile çevirebilir.
  • matematiği güçlendiren hadise. ayda yılda bir görüşülen bir arkadaşsa bu platonik aşkımız, gönderilen mesajlar arasındaki zaman farkının bilinen tüm ortaları bulunulur ve beklenen mesajın gelme vakti hesaplanır. saniyeler telefonun başında geçer: sanju go, sanju roku, sanju shichi, sanju hachi, sanju kyu! yonju!!! dur ya bu death note daydı.
  • kaybetmeyi sindire sindire öğrenmektir.
    her karşina çikanda onu, ondan bişeyler araman, onda kiyaslamak sonucu hep yalniz kalmaktir ama içindeki onunla.
hesabın var mı? giriş yap