preppy

• bir yasam tarzidir preppy, bir dusunce bicimidir, amerika'nin elit universitelerini isgal etmis bir tarzdir, arasina pek yabancilari almaz kolay kolay. prep school kelimesinden turemistir preppy, prep school bizim turkiye'deki yabanci dille egitim veren ozel okullarimiz gibi amerika'da cream of the crop'un cocuklarini iyi egitim gorsunler, adam olsunlar diye yolladiklari ozel okullardir.
  
  cogunlugu boarding schooldur bunlarin, cocukcagizlar evlerini terkedip yatili okula yollanirlar. orada arkadasligi ogrenirler, 200 yillik (amerika icin tarihi oluyor) binalarda bilimi sanati ogrenir, bos zamanlarinda lacrosse oynar, ve son sene gelince yale, georgetown, princeton, upenn gibi yerlere girmeye hazirlanirlar. (bkz: olu ozanlar dernegi)
  
  sonuc olarak bizim tikilere biraz benzetilse bile preppy'lik, biraz farklidir, bir hayat boyu surer bir cogu icin, patagonia giymekten ralph lauren giymeye terfi olunur buyuyunce. preppy'ler preppy'lerle evlenir ve boylece kendilerince bir sosyal sinif cikarirlar ortaya ve korurlar bunu kendi aralarinda evlenerek.son zamanlarda nedense diesel kotlari da preppy'ler arasinda bayaa tutulur hale gelmistir. (bkz: ralph lauren) (bkz: patagonia)
• bizdeki versiyonu lacoste zengini olan guzel kelime. buradan, bizdeki burjuvazi gibi kahvehane tarihsel sosyolojisine girecegimi sananlar cok yaniliyor. zira benim analizlerim sadece bagdat caddesindeki gozlemlerime dayanmaktadir.
• tikilikle uzaktan yakindan alakasi yoktur.
  
  preppy genclerin belkemigi eski paradir-- bir nevi amerikan aristokrasisine dahiliyet soz konusudur (boyle bir sınıfın varligi tartisilabilir, ancak goreceli olarak bu sifat bu genclerin ailelerine fena halde yakismaktadir). golf, lacrosse, squash oynar; lacoste degil, kendi minik toplumlari icinde cok unlu olan, ancak sosyal atmosferlerinin disindakilerinin erisimi olmayan minik butiklerden giyinip, giysilere deliler gibi para harcarlar: giydikleri ise paster renkli pololar, diz boyu kumas sortlar, cinsiyete opsiyonel olarak sac bantlari, beyaz elbiseler vsdir.
  
  iyi okullara giderler, ve iyi okullarda iyi egitimler alip,"iyi" uyusturucular kullanirlar. mankene benzeyen fiziklerini sabah aksam kusmaya, ya da sadece salata yemeye borcludurlar, bir de gyme giderler deli gibi. zeki olanlarinin muhabbeti cok sarar, cunku aldiklari egitim kim ne derse desin kalitelidir. ote yandan, yaklasilamazliklari ve surekli minik sosyal cemberlerinde takilmalari bu gencleri zaman zaman sana bana karsi zirhlar. kimse bilmez, ama cogu zaman bir iki minik estetikleri olur kizlarinin. ote yandan, mukemmel olmak icin butun bu ugrasi, dogallik cercevesindedir-- preppy kizlarin yaptigi makyaj bir rimeldir en fazla, saclarini da kahverengiye boyarlar eger boyarlarsa. oyle takiya makiya abanmazlar.
  
  "effortless perfection" bu insanlarin sloganidir, cabalarini saklamak ise ihtisaslari.
  
  (bkz: insecurity)
• the official preppy handbook'un yazarına göre preppy olmak utanma duygusuyla ve gizlilikle alakalıdır.
  
  yani iphone'unuz bozulduğu zaman ve bunu sözel olarak dile getirdiğinizde telefonum bozuldu demektir ya da mesela preppy iseniz yeni bir prada daha istemeniz garip değildir ama "yeni bir prada'ya ihtiyacım var" diyorsanız o zaman preppy değilsiniz illa diycekseniz "yeni bir ayakkabıya/topukluya ihtiyacım var" demelisiniz.
  
  mesela bi seks skandalınızın ortaya çıkması yanlış bir şey değildir ama böyle bir durum olduğunda twitterda göğüslerinizi gösterip kendinizi daha fazla ifşa etmezsiniz bilmem ne dağındaki kışlık evinize gidip orada bir ay iki ay inzivaya çekilip döndüğünüzde herkesin unutmuş olmasını umut etmeniz gerekir çünkü yaptığınızdan değil ama bu kadar public olmaktan utanırsınız.
  
  kısacası zengin de olsa, elit de olsa preppy'ler insandır hem de bunların hepsini yapıyorlarsa oldukça kibar insanlardır.
• bilstore'un kendi tarzlarına yakıştırdığı sıfatlardan bir tanesi
• iyi eğitim alan, pahalı giyinen, sosyal statüsü olan ailelerden çıkma, biraz tiki biraz kibirli ''hazırlık sınıfı' öğrencileri.
• en sevdiğim giyim tarzı. türkiyede hiç yaygın değil. umarım yaygınlaşır da gözümüz gönlümüz açılır.
• bunun yaşam tarzı olarak ülkemizde örneği pek görülmese de -türkiye'de bu kadar elit takılan bir kaymak tabaka yoktur çünkü, gerçek asilzadelerden bahsediyorum- giyim tarzını 5-6 senedir benimsediğim sıfat. zannedildiği gibi spor değildir, klasikle girly çizginin arasında bir yerdedir. iyi dinleyin dümbükler stil konuşacağım ^* bir preppy'nin olmazsa olmazı şık bir blazerıdır, onun kolları kesinlikle kıvırılır. sonra pileli sade mini etekler ve opak çoraplar da bu şık ceketleri tamamlar. muhakkak kaliteli bir gömlek elbise olmalı, sade bir kemerle fıstık olur. saç bandı, kemer, yaka iğneleri -gömleklerin önünde bağlanan kurdeleler de çok tatlı oluyor- gibi aksesuarlar dışında fazla aksesuar görülmez. makyajı unut zaten, hem sadelik güzeldir aslında çok belli olmasa da büyük bir mükemmellik ve özgüven belirtisidir. -bunu anca anca idrak ediyorum- şortlar ise normalin biraz daha uzunu olur, tam tatil stilidir. kışın önü fiyonklu pastel renkli şeker kabanlarıyla ve yandan fiyonklu şapkalarla arz-ı endam ederler. 40 yaşına gelince de blue jasmine filmindeki cate blanchett'e dönerler.
  
  blair waldorf, spencer hastings gibi tv karakterleri bu stilin en büyük örnekleridir. allison williams ve kate middleton'ın tarzları da aynen böyledir. banana republic,stefanel, max & co, brooks brothers gibi markalar bu tarzı iyi kotarırlar. bilstore gözümde bu gruba ait değildir; onlar metalik, parlak kolları olan kolej montlarıyla olsa olsa ''daft pank abi yeaaa''dırlar. böyle olmak güzeldir, en azından şık ve asil gözükürsünüz en yakın arkadaşınıza dahi ''we'll never be royals'' çektirirsiniz. tikilikle alakası yoktur çünkü yurdumuzun tikileri fred perry ayakkabı alıp stil sahibi olduğunu zannederken onlar tod's loaferlarıyla besin zincirinin en tepesinden insanlara bakarlar.
• son yillardaki giyim tarzim. sacma sapan, orantisiz hipster kiyafetler her yerdeyken, bu tarz niyeyse pek de popüler degil. pileli eteklerim, cape´im, gömleklerim, elbiselerim nerede, dikdörtgen kesilmis elbiseler, üc beden büyük kazaklar ve elbette kocaman gözlükler nerede? ay bi gidin, görünce fenalik geciriyorum.
• love story'de jennifer cavilerri'nin oliver barrett iv'e yaptigi yakistirma.
  (bkz: prep school)