• yukarıdaki @isoprosetenol nick’li yazara ithafen: arkadaşlar, hayırlı olsun ekonominin bitik olduğunu kabul ettiler ve “sanki kendisinden önceki ekonomi çok mu iyiydi” evresine geçtiler.

    bundan sonraki argümanları bu: “ekonomi önceden de kötüydü...”

    ulan o zaman bu adam 20 yıldır ne iş yapıyor? 20 yıldır istediği her şeyi yapma gücü varken ekonomiyi düzeltemediyse neden kenara çekilip işi bilene devretmedi? zaten kötü olan ve kendisinin de düzeltemediği ekonomide neden kendisine sağda solda saraylar yaptırıp uçan saraylar satın aldı? madem ekonomi kötüydü yetimin 3 kuruş parasını geçiş garantisi gibi isimlerle neden yandaşlarına yedirdi?
  • övgü dışında bir şey yazmamızın suç ve yasak olduğu partili cumhurbaşkanı.
  • yandaşlarının iyiden iyiye kayışı sıyırdığı görülüyor. hiç bir çözüm önerisi sunmuyormuşuz.
    ulan danışmanlar, bakanlar, vekiller, alttaki üstteki kim varsa onun ağzından çıkacak bir kelimeye bakar hale gelmiş, "sen yoksan biz de yokuz" diyecek kadar iradesinden kimliğinden varlığından vazgeçmiş; daha tuvaletten sonra götümüzü nasıl yıkayacağımız konusunda bile fikir birliğine varamayan biz ekşiciler çözüm modeli sunacakmışız.
    tayyip erdoğan'a.
    18 senedir ülkeyi yöneten adama.
    çözüm önerisi. reise. biz.
  • kanında bizans dna si olanların nasılda zoruna gidiyor
    şimdi aktrol der bu kemalist güruh ama degilim sadece adilim düşman dahi olsa aslan gibi olsun sizler gibi sığır olmasın
  • yılan oğlu
  • kafami cok kurcalayan bir durum var sevgili suserler. nereye yazsam bilemedim, gelip bu basliga yazmaya karar verdim. soyleyecegim asil konuya gelirken once bazi seylerden bahsetmek zorundayim.

    - ekonomi: cok cesitli indeks ve parametre var ama sadece cok temel olarak nominal gdp uzerinden su sayfadan ulkeleri yillara gore kiyaslayabilirsiniz.

    https://en.wikipedia.org/…d_projected_gdp_(nominal)

    nominal gdp nedir? ıcinde tuketim, yatirim, ihracat, devlet harcamalarinin falan dahil edildigi bir ekonomik parametre. 70'lerden bugune baktiginizda turkiye'nin ortalamasi herhalde dunyada 19. ekonomi olmasi. yani mesela 80 darbesinden sonra girilen girdapta turkiye 1983'de 24.'luge kadar dusmus, sonra biraz toparlayip 2000'lerin basinda yine dusuyor... dagi tasi sattigimiz, dunyada oluk oluk dolar dolasan 2000'lerin sonunda bile 17.likten yukari cikamamisiz. dolarin bugun ki durumuyla artik hollanda (17 milyon insan), ısvicre (9 milyon insan), eger petrol savaslarini bir sekilde halledebilirse suudi arabistan (20 milyon insan) tarafindan gecilmemize hic sasirmam. yani 18/19.luga dustuk zaten tekrar, simdi ilk 20 disi kalmamiz cok olasi.

    bu ulke bazinda. hane bazinda bayagi icler acisi bir durum var cunku ulkede paranin dagilimi adaletli degil. yani yuksek - orta - alt gelir gruplari arasinda muthis ucurumlar var. orta gelir grubu zaten hemen hemen yok olmak uzere... orta-ust ve alt gelir gruplarinin olusturdugu berbat bir ulke olma yolunda emin adimlarla ilerliyoruz (henuz olmadiysak tabi). bunun metodolojik hesaplamasini merak edenler, gelir esitsizlik raporu, gini indeksi gibi listeleri inceyelebilirler.

    "social mobility index" sizin ailenizin yasadigindan daha iyi bir hayat yasama potansiyelinizi inceler, sosyal katmanlar arasinda yukari cikabilir misiniz? gelir ve reputasyonunuzu arttirabilir misiniz? ne yazik ki turkiye bu listede 64. sirada. bu en amiyane tabirle ailenizin sahip oldugu b.ktan hayati siz de yasayacaksiniz demek ki, ailenizden kotu sartlarda yasamaniz da olasi, cunku bu indeksin belli bir sirasindan sonra, yukari degil asagi dogru yonelim gosteren ulkeler kapsaniyor.

    sonuc olarak, ekonomi acisindan degerlendirdiginde, seninle benzer bir isi benzer saatler icinde yapan avrupa'li bir akranin, her yil birkac ulke gezip, istedigi et ve sut urununu alip, araba, e-kitap okuyucu vesaire kultur sanat gibi seylere guzelce ulasabilirken sen ulasamiyorsun. yine avrupali bu kisinin anne ve babasindan daha iyi bir egitim alip, daha iyi sartlarda yasamasi da olasi... 2010'larda 17. ekonomi durumundayken bugun ilk 20'nin disina dusmek uzereyiz; dolayisiyla zaten ulasmakta zorlandigin seylere artik hemen hemen hic ulasamayacaksin. ulkeden kacan kacana olmasi zaten bu durumun bir sonucudur.

    yani ekonomide kesinlikle yaratilan bir mucize yok, aksine yine 2000'lerdeki trende ve herseyin ozellestirilmesine ragmen bir turlu buyuyemeyen bir ekonomi var ve buna mucizeden ote ancak bir basarisizlik oykusu denebilir.

    ıs yapma kulturumuz ne durumda? mesela "ease of doing business" (is kurma/yapma kolayligi) indeksine gore 2020'de 33. siradayiz. 2000'lerin ortalarinda 90. siralardayken, 40'lara kadar gelmisiz gecen senelerde. bir anda 10 sira atlayip, 33'e bile cikmisiz. ben bunun artik hicbir sekilde yatirim alamayan ve carklarin artik donmedigi bir ekonomiye ivme kazandirmak icin yarim yamalak yapilmis bazi degisikliklere bagli olduguna inaniyorum. yani 33. olmak zaten bir sorun, ama bir yilda 43.lukten 33.'luge sicramamizin da ileride yan etkileri olacagina inaniyorum (ben yaptim oldu anlayisi). yine start up sayimiz ve kulturumuz, ticaret hukuku ve vergi sistemlerinin modernselligi gibi konularda da ne yazik ki sinifta kaliyoruz.

    yine mesela yabanci yatirim indekslerine bakin, turkiye'nin esamesi okunmuyor. zaten ilk 20'deki ulkelerin cin haric hemen hepsi gelismis bir demokrasi ve adil calisan bir hukuk sistemine sahip. cin'in bile ticaret hukuku gibi konularda aslinda bizden kat kat onde oldugunu dusunebilirsiniz. turkiye bu demokrasi ve hukuk ortaminda ne is yapabiliyor, nede is cekebiliyor ulkeye.

    - ınsan haklari: (cinsiyet ayrimi) ekonomiyi bir kenara birakip baska seylere bakalim. mesela dunya cinsiyet ayrimi (world gender gap) indeksinde 147 ulke icerisinde 126.yiz bugun itibariyle. 2010 yilinda da enteresan bir sekilde yine 126. cikmisiz dunyada. bu su demek; suudi arabistan'in belki bir tik ustundeyiz. ılginenler bu raporlama sisteminde hangi kriterlerin degerlendirildigini arastirabilirler.

    pasaport indeksi: turkiye 2020 listesine gore 89. sirada. buna mesela "ic dinamikler" dahil degil. basit bir hesaplamaya gidiliyor, kac ulke sizden vize istiyor vesaire... ama bu isin bir de soyle bir yani var; teoride mesela cin'den turist vizesi almaniz mumkun, ama pratikte neredeyse imkansiza yakin. yine bircok ulke turkiye'den gelen vize basvurularini ekstra guvenlik arastirmalariyla degerlendiriyor. bu belki daha cok reddedilme, daha pahali vize ucretleri, daha uzun bekleme sureleri demek. yine sadece turist vizesi uzerinden degil de, is yapma, farkli turlu gocmenlik vizeleri uzerinden degerlendirildiginde de turkiye pasaportu ne yazik ki bayagi gerilere dusuyor listede.

    hadi netameli bir konu diye basin ozgurlugunu hizlica gecelim, ama 2020 raporunda 154.luk ile kuzey kore'nin bir tik ustunde oldugumuzu soyleyebilirim.

    ınternete ulasimda hane bazinda halen %80'ler civarindayiz, ki hiz ve kota muhabbetlerine girmiyorum. danimarka, estonya, norvec gibi ulkeler neredeyse %100'e ulasmis vaziyetteler.

    pisa oecd uluslararasi ogrenci degerlendirme indeksine gore 70 kusur ulke icerisinde 40 ile 43 arasinda degisiyor siramiz (matematik, bilim, okuma). 2009 yilinin sonuclarina baktiginizda turkiye'nin yine ayni ciktigini gorebilirsiniz. bu arada pisa'da kiz ogrencilerimiz ve erkek ogrencilerimiz arasinda da farklar var. yine qs veya the uzerinden baktiginizda universitelerimizin hali icler acisi. ilk 500'de universitemiz yok gibi. bir ara odtu, sabanci yukselir gibi oldular birkac yil once ancak gerisin geriye yine asagi dustuler. yine turkiye, ogrenci ithal eden degil aksine ihrac eden bir ulke; turist ve ogrenci, ithal edip para kazandiginiz tek kalemler... makale ve bilimsel yayin sayisi ve kalitemizde de ciddi bir dusus oldugunu soyleyebilirim. tarihimizde ilk defa iran'in gerisine dustuk bazi konularda. klinisyen kalitemizi cok tartismam, ama bilim ve arastirmada geri oldugumuz gibi, imkanlar dahilinde, mesela hastanelerde 1000 kisiye dusen yatak sayisi gibi sagligi ilgilendiren konularda da sanildiginin aksine oecd ortalamalarinin gerisindeyiz.

    2 indekten daha soz ederek bu kismi bitirecegim;

    benim kisisel olarak cok sevdigim bir indeks var, digerlerine nazaran daha az biliniyor ama 17 kriteriyle aslinda efsane kapsamli, cok metodolojik bir indeks. birlesmis milletlerin yayinladigi "tembel insanin dunyayi kurtarma klavuzu", yani surdurulebilir kalkinma indeksi. link birakayim buraya (excel olarak indirebilirsiniz);

    https://www.sdgindex.org/…ndex-and-dashboards-2018/
    https://www.un.org/…tainabledevelopment/takeaction/

    turkiye 2018 yilindaki raporda 79. sirada. artik kimin onundeyiz, kimin arkadasindayiz tartismayacagim, okurken sizin de yoruldugunuza eminim.

    sdg denen yukaridaki indeksin disinda bir de yine benim cok sevdigim oecd better life (daha iyi hayat) indeksi var. "hayatiniz nasil?" gibi basit bir sorudan yola cikip, iyi hayatin kriterleri nelerdir uzerine muthis bir indeks ortaya cikmis. kalacak yer durumu, gelir, is, demokrasiye katilim, egitim, saglik bir suru kriteri var... turkiye ne yazik ki incelenen 40 ulke arasinda 37. sirada. 2016'da 36. siradaymisiz.

    simdi soyleyecegim sey cok onemli:

    "lan avrupa'nin abd'nin urettigi indekslere mi guvenecegiz!!! onlarin ne mal oldugu belli... hepsi turkiye'den nefret eden, igrenc insanlarin yasadigi ulkeler. ben hayatimdan cok memnunun kardesim, hic de katilmiyorum..." gibi sacma sapan seyleri halen ve israrla dusunen insanlar varsa aranizda, sunu soyleyebilirim. bu listelerin hicbiri senin icin hazirlanmiyor canim kardesim. adamlar kendi aralarinda ne durumdayiz diye gorebilmek icin olusturmuslar bu listeleri. yani seni degil asil kendilerini degerlendirmek icin olusturulmus. sen, bu insanlarin kendilerini karsilastirdiklari bir ulkesin sadece. yani bize karsi bir komplo var, hain bunlarrrrr gibi sacma sapan seyler dusunuyorsan o senin bilecegin is. senin kendi muadilinin, annenin babaninin muadillerinin, kardesinin muadillerinin diger ulkelerde nasil yasadiklarini merak ediyorsan iste bu listelerden karsilastirabilirsin.

    et yiyemiyorum, hobim yok, tatil ve seyahat yapamiyorum, kaliteli teknolojik urun alamiyorum, boyle bir ton sikayetin varsa ve halen umusamiyorsan da yine bu konuda ne yazik ki birsey soyleyemem. diger baslikta da tartisildi. takim tutmaktan, dine inanmaktan beter bir duruma geldi partizanlik turkiye'de. adamin cocugu ölüyor, ve bunu halen hakli cikarmaya calisiyor kendi kendine parti/kisi sevgisinden/takintisindan...

    parti ve kisi karsilastirmasina gelmisken, neden turkiye hakkinda bu kadar bilgiyi bu basliga yazdim?

    turkiye'de artik adi bile konulmus bir tek adam rejimi var. gezi'ye giden surecte "vapurlarda yan yana oturuyorlar", "kirmizi ruj suruyorlar" falan diye makrodan mikroya butun hayat tarzimiza karisan bir hukumet vardi. bugun itibariyle ekonomiden hukuka kadar butun konularda tek soz sahibi bir kisiye donustu sistem.

    bakin, yukarida yazdigim butun kriterlere gore artik "gelisemeyen bir ulke" soz konusu. yani gelismis ve gelismekte olan ulke ayrimi ne yazik ki bizim icin gecerli degil. geriye gidiyoruz kosar adim. 20 yildir ama ozellikle de son 10 yildir surekli alt liglere dusuyoruz. nominal gdp buyumesi verilerine bakin; bitik yunanistan bile son 5 senedir gelisme gosterirken turkiye bildigin bas asagi gidiyor listede. bu trendlerle 10 sene sonra ciddiye almadiginiz, 3. 4. lig ulkeleri tarafindan bile gecilmemiz surpriz olmayacak. yani gerek yasam sartlarimizla gerek reputasyonumuzla turkiye son 20 yildir dunyanin en buyuk kaybedenlerinden. bunu bana "partizanlik yapiyorsun" falan denmemesi icin metodolojik ve bilimsel verilerle acikladim.

    simdi asil soyleyecegim konuya geleyim; firsat ustune firsat kacirip, surekli kotuye giden bir ulkeyiz, bu cok bariz. nedir bu firsatlar? bakin 2 turlu firsat vardir. ya muthis bir teknolojik gelisme ve devrim yasanir, ya da muthis bir kirilma.

    2000'lerin basinda "iphone" devrimi yasandiginda tayvan, cin, hindistan gibi ulkeler muthis bir cikis yakaladilar. guney kore, finlandiya, estonya seklinde acilabilir bu liste... her ulkenin belki farkli yaklasimi olsa da, yasanan teknoloji devriminden muthis kazancli cikti bu ulkeler. bu, yasanan bir devrimi avantajina ceviren ulkelere bir ornektir...

    kirilmanin ise tarihte ornegi coktur. mesela dunyadaki ipek bocegi uretimini neredeyse yok edecek kadar buyuk bir enfeksiyon bas gosterdiginde, izole bir ada olmasinin avantajiyla japonya, bu kirilmadan muthis avantajli cikmistir. ipek uretimi etkilenmeyen japonya, dunyanin o donem en buyuk ipek ureticisi durumuna gelmistir ve gelen bu ticari kazanci da akillica harcamislardir.

    turkiye ne iphone devrimini firsata cevirebildi, ne de 2008'lere dogru dunyayi getiren kirilmayi...

    bugunlerde virus pandemisinde ne durumdayiz, dunyada neler oluyor, okuyup arastiran insanlarin gordukleri cok onemli bir durum var: bati, son 30-40 yildir suregelen islami dusmanlastirma politikalarindan yavas yavas cin'i dusmanlastirma politikalarina gececek gibi gozukuyor. bati'nin her zaman bir dusmana ihtiyaci vardir, bu ayri bir tartisma konusu, ama paradigma cin'e dogru kayiyor. cin'den hem uretici, hem yatirimcilar, hem de para kacarken, bu kirilmadan kimler yararlanacak onumuzdeki senelerde? dusunsenize turkiye acisindan bu sureci yonetecek kisi recep tayyip erdogan! dolayisiyla boyle onemli ve firsatlar barindiran bir sureci de kaciracagimizi, ve yukarida bahsettigim butun indekslerde olan istikrarli dususumuzu surdurecegimizi dusunmek kacinilmaz.

    acikcasi uzuluyorum bu duruma. keske soyle olsaydi, boyle olsaydi gibi romantik muhabbetlere girmeyecegim. bu durumu cok ironik buluyorum bir yandan da; iphone devrimi, 2008 krizine giden surecteki dolar bollugu, ilimli islam politikalari cercevesinde ortaya cikan kirilmalar... bir politik liderin, liderligi suresince kac tane boyle tarihi firsat ortaya cikabilir ki? cok hizli bir dunyada yasiyoruz artik ve ne yazik ki en olmayacak kisinin liderligi suresince ortaya cikan bu devrim ve kirilmalarin hepsini cope atmak zorunda kaldik.

    belki 2030'lara geldigimizde ve son 10 yilin verilerine baktigimizda vietnam/tayland, litvanya/estonya, ruanda /nijerya gibi ulkelerin bu sureci cok iyi degerlendirip, tum indekslerde yukari tirmanirken, turkiye'nin yine birak yerinde saymayi geriye dogru gittigini gorecegiz. bu da bizim buyuk talihsizligimiz!
  • turkiye su an uc kitada at oynatamiyorsa sebebi yonetenlerdir fakat her halk kendisine layik yoneticilerle yonetilir,onun icin kurdugu partiye mustehakparti der kendisinin bana herhangi bir hayri olmadigi gibi kendisi doneminde yasadigim zarar ziyanin da haddi hesabi olmadigini belirtim,sadece iki lafina katiliyorum boyle muhalefetle biz daha cok iktidar kaliriz ve kamu kurumlari cetelerin ellerinde laflarina
  • türkiye cumhuriyetinin 12. cumhurbaşkanı.

    kendisini bitirecek olan ne ekonomi ne dış politika. arkasında böyle bir kitle varken kaybetmesinin imkanı yoktu. ama devran geçen sene belediye seçimlerinden sonra çok hızlı dönmeye başladı. çünkü halk belediyelerin çalışmalarının farkında. tabanda işler farklılaşmaya başladı. kendisi bunun farkında. saldırmaları bundan.

    ayrıca cehape hangi güçle hangi kurumla sana darbe yapabilir sayın cumhurbaşkanım?onuda açıklayabilirseniz çok sevineceğim.
  • “dolar 100 lira olsa da yine akp kazanacak”, “bugün seçim olsa yine kendisi iktidar” deyip algı kasanlara bakmayın. akp seçmeni cebindeki paraya bakar. cebindeki paradan olunca da “elim kırılsaydı da oy vermeseydim”e döner, makarna kömüre oy veren halktan istikrar beklemeyin. tanzim kuyrukları yapıp soğanı, patatesi 14 liraya sattığı dönemde sonuçların ne olduğunu herkes gördü. demirel’in bir lafı vardı “boş tencerenin yıkamayacağı hükümet yoktur.” diye. bunu yakın zamanda kanlı canlı olarak göreceğiz. gönlünüz ferah olsun.
  • kendisi ülkenin yarisina agiz dolusu küfür edip, asilsiz agir ithamlarda bulunurken bir sey yok. ama sansina yapilan en ufak bir elestiride auw. tv iseniz kapatiliyor, sahis iseniz pat diye tutuklaniyorsunuz.

    seyh ucmaz, müritleri ucurur. ülkeyi jurnalciler cennetine cevirmis partili cumhurbaskani.
hesabın var mı? giriş yap