• su anda bayanlar tenisinin 1 numarasıdır.
  • https://www.youtube.com/watch?v=cyormfi0luc&t=0s

    bebeği ile ilgili video paylaşmış. ama gösteriş meraklısı gibi değil böyle, ilginç bile geldi bana.
  • sadece gücüyle oynamayan, iyi bir tekniğe de sahip olan ünlü tenis oyuncusu.venus williams'in kardesi.
  • evlendi zaar. valla haterlar çatlayın kıskançlıktan. butun kilolarıyla, size gore olan cirkinligiyle, kaslarıyla hem 23 slamı kazandı hem gül gibi bi adamla evlendi. cocuk da yaptı kariyer de. kıskanın hahahah.
  • reddit’in kurucusu alexis ohanian ile evlenmis efsane tennisci. kapti cicek gibi cocugu agzinin tadini biliyormus.

    ayrica ustteki yoruma katilmamak elde degil, tum haterlara inat, dinci irkcilara inat beyaz bir ermeni ile evlenip cocuk da yapti. idolumuz.
  • 185 cm boy ve 86 kiloluk bir erkek olarak kavgaya girmeye çekineceğim kadın. ama sonuç olarak bu fiziği sayesinde hemcinslerine üstünlük sağlıyor. takdir ediyoruz, biraz da korkuyoruz kendisinden.
  • ve döndü! 2017 avustralya açık'ı hamileyken kazanan, ardından tenise ara verip doğum yapan ve bir kız çocuk dünyaya getiren serena williams 14 aralık ayrılıktan sonra resmen tura döndü.

    5. grand slam olarak nitelenen indian wells'le profesyonel tenise dönen serena ilk turda kazak zarina diyas'ı 7-5,6-3 ile; 2. turda ise 29 no'lu seri başı kiki bertens'i 7-6(5),7-5 ile geçti.

    ilk iki turda zorlanan ancak set kaybetmeyen serena 3. turda ablası venus williams ile eşleşti. ilginç bir maç olacağı muhakak. serena için ilk ciddi sınav olabilir. ablasına karşı karnesi iyi olsa da venus bu kez elbette ki favori.

    serena, dönüşü hakkında yaptığı açıklamalarda bu sezon için hedefinin kalan üç slami de kazanmak olduğunu söyledi. gerçekçi bir hayal mi? bana kalırsa değil. ancak, serena iddialı olmayı seven, ona yapamazsın dendiğinde yapmak için elinden geleni yapan, mücadeleci, rekabet etmeyi seven bir karaktere sahip olduğu için kulağa her ne kadar imkansız gelse de sanıyorum hiç kimse serena bu sezon üç slam kazanamaz diyemez.

    her ne kadar üç slami de kazanmak istediğini söylese de indian wells ilk tur maçından sonra yaptığı açıklamalarda ayaklarının yere bastığını da gösterdi. "henüz olmak istediğim yerden uzağım. oraya hemen bugün ya da yarın varamayacağımı biliyorum fakat önünde sonunda varacağım" minvalinde şeyler söyledi. bahsettiği noktanın 1 numara olduğunu belirtmeme gerek yok sanıyorum. serena'nın oraya varacağına neredeyse eminim. onun bu sezon gerçekleşmesi gerçekten mucize olur. ilk 10 ya da ilk 5 hedefinin daha gerçekçi olduğunu, slamlerde ise wimbledon için şansı olduğunu düşünüyorum.

    indian wells ve miami'den sonra toprak sezonu başlıyor. toprak serena'nın favorisi olmasa da şu an turda halep dışıda toprakta iyi oynayan isim neredeyse yok. ostapenko filan evet rg'yi kazandı ancak form durumu yerlerde sürünüyor ve ondan toprak sezonunda sıksık bahsedecek miyiz pek emin değilim. svitolina, pliskova, wozniacki, muguruza gibi isimler de yine bu zemini domine edecek durumda değiller.

    oyunun yavaş oynanadığı toprakta serena kupa kazanabilir mi şu formuyla o biraz şüpheli. öncesinde indian wells ve miami'de nasıl sonuçlar alacağı mühim. bu iki turnuvada birkaç önemli ismi yenerse, toprak sezonunda özgüvenini biraz cilalayabilir ve o zaman işler değişir.

    fakat, ben serena'nın asıl parlamasını wimbledon'da yapma olasılığının yüksek olduğunu düşünüyorum. servisleri şu an alıştığımız seviyede değil ve çok fazla bast hata yapıyor ancak birkaç turnuva sonra bunların düzeleceği kanısındayım.

    wimbledon'da olası bir zafer, yazın da sezonun da kaderini değiştirebilir.

    ben gerçek bir fangirl olarak, serena'yı yeniden izleyebildiğim için aşırı mutluyum. şimdi istediği seviyede olmasa da oraya erişeceğinden de eminim. tenis tarihinin en sıra dışı ve belki de özgüveni en yüksek ismi olması nedeniyle, kendisine koyduğu hedeflere ulaşmak için varını yokunu ortaya koyacağına da şüphem yok.

    ölümden dönüp tenisi domine etmiş, graf'ın geçilemez denilen grand slam rekorunu kırmış bir oyuncudan bahsediyoruz en nihayetinde.

    court'un 24 slamini geçmeden tenisi bırakmayacaktır serena. bu nedenle en az 2 slam kazanmak için çalışacaktır. "benim hikayem henüz bitmedi" demesinin nedeni de bu elbette.

    vesselam gençler, the queen is back! fanlara kutlu, haterlara ızdırap olsun :)
  • meldonyum kullanmadığı için naomi osaka'ya key biscayne tenis turnuvası ilk turunda 6-2 ve 6-3'lük setlerle elenmiştir.
  • dün miami'de katerina siniakova'ya, monica niculescu'ya, anastasija sevastova'ya, lesia tsurenko'ya, mirjana lucic-baroni'ye, eugenie bouchard'a, kristina mladenovic'e değil, şu anda kadınlar tenisinin en formda isimlerinden birine, hatta en formda oyuncusuna yenildi.

    profesyonel tura dönüşünün ikinci turnuvası henüz ve meldonyum kullandığı için aldığı cezadan değil, hamilelik nedeniyle tenise ara vermişti malum. hamilelik, zorlu bir doğum ve sonrasında hem anneliğe alışma hem dinlenme hem yeniden form tutmaya çalışma derken, öyle döner dönmez kuparalara ambargo koyacağını kendi de dahil kimse beklemiyor. daha bu yeni yolun başında ilk aksadığında kurt gibi üstüne atlamak nasıl bir vizyona (kibarlığımdan vizyon dedim ama aslında öyle bir şey yok tabii ortada. dümdüz kindarlık ve nefret var) sahip olunduğunu gösteriyor.

    vesselam, kuranın azizliğiyle ilk turda osaka ile eşleşti ve yenildi. kötü bir oyunla, çok fazla basit hata yaparak ve henüz katedecek çok yolu olduğunu göstererek... kendi de bunun altını çiziyor: "henüz olmak istediğim yerde değilim. ama oraya er ya da geç varacağım/döneceğim."

    ortada çok büyük bir kayıp ya da kriz yok serena cephesinde. başarısızlığını bekleyen kalabalıklar olduğunu biliyor. her birini ters köşeye yatırmak onun en iyi bildiği işlerden biri. bir kadının hamilelik gibi zorlu ve değiştirici bir süreçten sonra yeniden sevdiği işi yapmaya çalışması takdir edilebilir. yapamayanlar için hayatın çok zor olduğu da aşikar. akıl fikir dilemekten başka bir şey de gelmiyor elimden. yazık.
hesabın var mı? giriş yap