• bundan yaklaşık 10-11 sene önce yaptığım eylemdir. ilk aşk, ilk sevgili heyecanıyla 6. ay dönümümüz de hazır kışa gelince dedim hediye almak beni kesmez kendi ellerimle bişey yapmalıyım. liseli halim mutfak işlerinden anlamadığından kalpli kurabiyeler yapıp götüremedim ama örgü işlerinden anladığım için bi koşu gidip yün iplikler almıştım. o gazla gece gündüz başında oturup 1 haftada bitirmiştim atkı ve bere takımını. hatta atkı olması gerekenden fazla uzun olmuş farketmemişim de boynuna 2 tur dolayıp atkının ucu hala bacaklarına değince gördüm hızımı alamadığımı.

    şimdi eşim oldu kendisi, hala o aynı upuzun atkıyı boynuna sarar yollarım dışarı bu soğuklarda. başlığı görünce nostalji yaşayıp yine heveslendim. hazır kış vaktiyken bi takım daha öreyim de sıcacık gezsin sevdiceğim...
  • (bkz: sevgilinin başına çorap örmek)

    benim favori örgüm bu. hem de haroşa!
  • bu eylemi gerçekleştiren hatun çok pis terk edilir. burada ''canımcığıma yaptığım güzellik'' yazan tüm kızlara 4 ay sonra mesaj atacağım ve terk edildiklerini öğreneceğim bak o kadar eminim.
  • şüpesiz ki sıcacık romantik bir aktivitedir, ancak ben şu an itibariyle bu hikayedeki bazı standartların değişmesi konusunda provokatif eylemime başlamış bulunmaktayım. neden bu kadar saçmalıyorum peki ben he, sorarım size neden? çünkü o atkı hiç bir zaman benim elime ulaşamıyor. bu durumda ya atkı çok uzun bir tekstil ürünüdür, ya birlikte olduğum insanlar örgü konusunda yeteneksizdirler, yahut benim ilişkilerim kısa sürmektedir.

    son iki şık imkansız olduğu için, doğru seçenek atkının çok uzun oluşudur. sizin de fark etmiş olacağınız üzere, atkı denen dalga boyuna sırılmak ve yüzü kaplamak işlevlerini yerine getirdiği anda bile, halen fazladan iki üç tur atabilecek kadar uzundur. bu da yetmezmiş gibi, çoğunun sonunda "al şunlar da götüne girsin" dercesine püsküller bulunmaktadır. ne gerek var ey cemaat onca şatafata. bak sonuçta elimize ulaşmadan heder oluyor onca aldığımız örenbayan yün. benim moda tasarımcılarından dileğim odur ki gelecek yıl atkılar ortalama bir kol boyu üretilsin, trend dediğiniz süper saçmalık da bir halta yarasın böylece. zira sizin uzadıkça uzayan, kabusum olan atkı manyaklığınız yüzünden, kim bilir kaç tanımadığım adamın boynunu ısıtıyor bana diye başlanan atkılar.

    gün geliyor, yolda benim aldığım yünden yapılmışa benzeyen bir atkı takmış birini görüyorum, gidip söküp alasım, o gencin boynunu tahriş edesim geliyor ey sözlük. ne hakkı var bu atkı üreticilerinin bana bunu yapmaya. ki benim aldığım yün tahriş de etmez, örenbayan'dan alırım yünü. üç numara yumuşacık.
  • her kadinin * bir kere bile olsa hediye etmek amacli yaptigi eylemdir.
    sevgili askere gitmeden , okuldayken , isteyken ozenle sevgili icin secilen renklerle orulen bir atkidir . dahasi kadin atkiyi orerken derin bir huzur ve dinginlik kazanir.
    sevgiliye alinan klasiklesmis hediyeler tukenmis sirada " en ozel ne hediyesi verebilirim "dusuncesiyle ortaya cikmis populer ve klasik bir hediyedir . amac ozel bir hediye sifatindan ziyade :

    askerdeyse taksin hep beni hatirlasin ,
    atkiyi taksin beni hatirlasin bisi yapmasin,
    taksin gorsunler ellemesinler ,
    taksin ne kadar sevdigimi gorsun gibi yan ogelerle beslenir.

    hele ki atkinin ustune abuk bir renkten isimlerin bas harfi islenmisse o sevgilinin takmaktan baska caresi de yoktur . kis aylarinda nisan yuzugu* modunda takmak zorunda oldugu mecburi bir aksesuardir . [eger erkek takmiyorum sanane demezse ki cok azi demistir. ]#10061314.

    hatta bazi kadinlarin sirf bu yuzden orgu ogrenmeye baslamasi annelerin kardeslerin . "oo atki ormelere baslamisiz dugun ne zaman " gibi cumlelerine maruz kalmasi da muhtemeldir.burda kiz ya hircin bir tavirla "size ne der" ya da mahcup yere bakar " yaa dalga gecmeyin " gibi salak biz yuz ifadesi kazanir .

    isin diger boyutu ise erkegin dolabidir. iliskinin ilk baslangcinda eger kis aylarina denk gelmisse kiz bunu evdeki elde orulmus atkilari sayarak kontrol edebilir ama dikkatli olmak gerebilir bu anne atkisi da olabilir ama onu anlamak icguduseldir annelerin sectigi renk bellidir .erkeklerin duygusal iliskide ne kadar sayi yaptigina dair muhtemel bir ipucu olabilir

    kiz tarafinda ise " kac kisiye atki ordun su ana kadar ?" sorusu gecerlidir. kadin ayrildiktan sonra bir muddet kac nr sisse artik alir kaldirir ama cok fazla atkida ormez artik. kadin maksimum 2-3 kere atki orer! budur.
    ilginc olani su ana kadar atki ormeyen kadin duymadigima gore bu bir ask bagintisidir tezimi arkama yaslanarak rahatca yapabilirim."atki ormeyen kadin kalmis midir?" sorusu ise bosluktadir . * *
  • uzun boylu sevgiliye örerken abartmamak gerekir. "iki sıra daha öreyim de düdük gibi durmasın" diye diye atkıyı evdeki yolluk ile aynı uzunluğa getirmişliğim vardır.
  • nickinizi adamın boynuna dolamak.
    http://www.boredpanda.com/hipster-panda-scarf/
  • üniversite'de sınıf arkadaşım ile aynı evde kalıyorduk.
    bu dingil arkadaş kız ile öyle bir aşk yaşıyordu ki ne ders ne okul umurunda değildi, neredeyse silah zoruyla sınavlara götürüyorduk. bir gün benim iyi olduğum bir dersin finalinde bu arkadaş arkama oturdu ve benden kopya çekmeye niyetlendi. sevgilisinin bu elemana ördüğü fıstık yeşili bir atkı ise boynunda. sınav öncesi arkadaşa "oğlum çıkart şu atkıyı boynundan" dediğimde "bana sarılmış gibi hissediyorum hayatta çıkartmam" dedi.

    az sonra asistanlar ve hoca sınıfa geldiler.
    adam amfiye baktı ve ilk sözü "yeşil atkılı arkadaşım sen şöyle gel" oldu.
    bu salak sevgilisinin boynuna sarılmış gibi hissedecek diye kopya çekemedi ve o dersi üç sene daha aldı.
    gerçi sonra evlendiler kızla, şimdi de altı yaşında bir oğlu var.
    kim daha salak bilemedim.
  • ayrildiktan sonra kullanir mi acaba diye dusundurur. kullansa beni hatirlar mi acaba der insan, sonra baska kizlarla sarmas dolas gezdigi dusunulur o atkiyla, ya da yeni kiz arkadasi usudugunde verir mi ona acaba? bu sorular sogutur insani atkidan da... tecrubesizlikten kaynakli bir kenarindaki yamukluk hatirlanir, o defo beceriksizliginizin kaniti olsa da baska bir sirinlik vermistir atkiya. sonra bir daha orgu ormeme karari alinir, en iyisi bu kadar deger vermemektir belki de ve cekilen her kol agrisinda hatirlanan atki kim bilir hangi otobuste ya da hangi bankin uzerinde unutulur merak edilir.
  • ben de yaptim bunu ama basta nerden söz verdiysem geri de dönemedim iki sene sürdü yav. ama simdi cok seviyor, baska atkilar da aldik ama onlari kullanmiyor.
    yalniz bi daha hayatta bi sey örmeye kalkismam.

    not: terk edilmedim, evlendik. sorry for your theory
hesabın var mı? giriş yap