şlops

• "yapış yapış" şey. yapışkanlığı sonraları gidiyor.
• lolipopu ağızdan çıkarma efekti.
• bir dönem bibo isimli meyvesuyundan bilmem kaç tane içince kulakçıkları biriktirip aldığımız sümük gibi yapışkan oyuncak. portakallısı, limonlusu, ananaslısı, elmalısı falan vardı. sonra bir de bunların floş isminde su tabancaları çıkmıştı yine çeşitli meyveler şeklinde ancak floşlar, şlopslar kadar tutulmamıştı.
• orjinallerini satan bir yer bulsam kutu kutu alacağım bir zamanların efsane oyuncağı.
• annelerin azarlama sebeplerinden biri olan oyuncak. öyle enteresan ve güçlü bir yapışkanı vardı ki duvara atıp yapıştırdığım zaman duvarda leke olarak kalırdı yapışkanı ve annem görünce azar işitirdim. ayrıca çok da güzel uzayabiliyordu. orjinal satan bir yer bulursanız beni de yeşillendirin.
• toza toprağa değdiğinde ruhuna el fatiha okunan cıvık oyuncaktı. duvarları rengarenk yapması hasebiyle ebeveynler tarafından sizin de kafanız çeşitli renklere -şamar kırmızısı, değişik darbelerin morlukları veya mavimsi renkleri gibi- boyanabilirdi.
• sırf şundan almak için kaç tane bibo adlı meyve suyundan içmişimdir hatırlamıyorum.
  
  rüyalarıma girmesi hasebinde, sabahın 8'inde en yakın markete koşup o yapışkanlı şeyi almak için ne çileler çekmiştim.
  
  çok zaman geçti.
• kardeşimle biz bunlardan almak için sürekli meyve suyu içerdik. bir sürü vardı evde. çok tozlandığı ve kirlendiği için annem pek istemezdi.
  
  aklıma geldi de sözlüğe bakayım dedim. başlık görünce hem şaşırdım hem sevindim :) demek ki yalnız değilmişim. birkaç kişiye sordum hatırlamıyorum dediler.
  
  ah anılar anılar...
• bunları sınıfa sokmak yasaktı,yakalanınca şlopsunuz artık öğretmenin çocuğunun oyuncağı oluyordu.
• yere düştüğünde bütün pisliği üzerine toplayan bu cismin parçaları okul bahçelerinde rahatlıkla bulunurdu. bir gün arkadaşlarla dersten çıkmış bahçede yürürken bu şeyin uzantısından bir parçayı yerde gördüm ve bir futbolcu edasıyla gerilerek mükemmel bir vuruş yaptım. bu gerizekalı şeyin yapıştığı yerde kalması gerekirken üzerinde çok fazla toz vs olduğundan yapışma özelliği gitmiş ve önde yürüyen kızın rüzgarda savrulan eteğinin g*t kısmında patlayıvermişti. tabi kız birisinin kendisine -o ne iğrenç bir terimse- p*ndik attığını düşünerek önce eliyle yokladı ardından öfkeyle arkasını döndü. allahtan p*ndik atamayacak kadar uzakta olduğumuzu görünce bir şey demedi.
  biz de öyle serseriydik işte.
  
  tanım: meyve suyunun yanında verilen yapışkan cisim.