so fucking what

• stephen dorf un oynadığı böyle bir film var. bir grup insanı supermarkette rehin alan teröristler onların görüntülerini çekip tv kanallarına yollarlar.
  
  --- spoiler ---
  kimisi ağlayıp sızlarken-ki bu insanlar kural gereği önce ölürler-stephen super cool davranıp kameraya küfreder sürekli, ve ne söylerse söylesin, konuşmasını 'so fuckin what?' die bitirir.bi şekilde kötü adamların elinden kurtulduğunda ise çoktan salak amerikan gençliğinin idolü olmuştur artık.okullara konferans vermeye çağrılır, s.f.w. t-shirtleri piyasaya çıkar, hatta stephen muhafazakar bir gençkız tarafından vurulur ve onu vuran kız stephen ı tahtından indirerek salak gençliğin yeni idolü olur.(bkz: olaylar gelisir)
  --- spoiler ---
• rhcp- pea'yi hatırlatan kalıp.
• turkce. ne var mina koyim
• metallica so what giris lyrici
• (bkz: so fucking crazy)
• ing. argo: ne olmus yani
• 13 haziran 1999 metallica istanbul konseri'nde ilk duyulan.
• öle bişi:)
• kendilerine dickhead dense gocunmaması gereken bir kısım insanın sürekli alakasız başlıklar altına bkz içinde yazarak tepki verdiklerini sanmalarına neden olan kalıp
• daha çok dizilerinden hatırladığımız jefery levy'nin çekildiği dönem için über diyebileceğimiz filmi. aslında ben geçen gün izledim, bugün için bile çok iyi.
  
  bir kere her şeyden önce film, o kadar sağlam bir popüler kültür eleştirisi yapıyor ki, öyle böyle değil. bunu yaparken mesela ortaya çıkabilecek potansiyel "cool"luğu bile içinde eritecek bir eleştirel mesafesi var filmin. hatta finaliyle birlikte, filmden geriye sabun köpüğü gibi bir şey kalıyor (hani postmodern ya, o açıdan).
  
  üstelik oyunculuklar baya iyi sayılır. 68 hippileriyle dalga geçilmiş, soğuk savaştan galip ayrılmış ve her açıdan bir refah devleti olan abd ile dalga geçilmiş. dediğim gibi sonra karakter dönüp kendisiyle de dalga geçmiş. bir nevi tarihin sonu, orgy'nin bitiminden hemen sonraki an, vs.
  
  eğer popüler kültürle ilgili bir derse girseydim, muhakkak izletirdim öğrencilerime. süpermarket ve rehine olayı, medyanın rolü ve "gözlem" meseleleri birkaç hafta götürürdü dersi, o derece.