• ikinci sezonu adına yakışır şekilde başlamış dizi.
    ---spoiler---
    aryandır nazidir hangi tür götoştur bilmem ama fitili ateşledikleri kesin. biraz ütopik yorumlara girersek, dizinin ilk sezonunda jax aşırı baskıcı devlet ile kapışmıştı (sistemin içindeki -big brother- sempatizanları ile), bu sezon karşı takıma bir de ırkçılar ekleniyor e güzel oldu çeşit arttı diyoruz. işin merak uyandıram kısmı şiddet ve kandan kurtulmak isteyen jax in bu yeni düşmana karşı neler yapacağı olacak. ilgiyle bekliyoruz
    ---spoiler---
  • jax karakterinin (bkz: charlie hunnam) babası john teller'in notlarını okuduğu bir sahnede şunları dinlersiniz:

    the first time i read emma goldman wasn't in a book. i was 16, hiking near the nevada border. the quote was painted on a wall in red. when i saw those words, it was like someone ripped them from the inside of my head.

    "anarchism
    stands for liberation of the human mind and the dominion of religion.
    liberation of the human body from the dominion of property.
    liberation from shackles and the restraint of government.

    it stands for social order
    based on the free grouping of individuals."

    the concept was pure, simple, true.

    it inspired me. lit a rebellious fire.
    but ultimately, i learned the lesson that goldman, proudhon and the others learned: that true freedom requires sacrifice and pain. most human beings only think they want freedom. in truth, they yearn for the bondage of social order, rigid laws, materialism.

    the only freedom man really wants is the freedom to be comfortable.

    başka bi sahnede ise;

    "a true outlaw finds the balance between the passion in his heart and the reason in his mind. the outcome is the balance of might and right." der john teller.
  • ikinci sezonu stresle izlenen dizi.

    şamar oğlanına dönmüş bir samcro görmek üzüyor.
  • eleştirilecek bazı kısımları var,
    jax'i behlül mantığıyla yakışıklı yapalım demişler anlayabiliyorum bunu, fakat o eylemlere kötü kötü bakarak giderken komik oluyor. parıl parıl çocuk liam gallagher gibi yürüyünce kötü görünemiyor.
    mekanlar çok kısıtlı, hikaye bir kasabada geçiyor tamam, ama sürekli aynı mekanları görünce de sitcom hissi verior bir süre sonra.

    bunların haricinde harley kullanan bir çete'nin hikayesi, belgesel de olsa fantastik te ya da realistic de olsa seyrederim problem değil, kurgu da çok çetrefilli değil amabir sonraki bölümü merak ettirecek kadar iyi.
  • hakettiği ilgiyi görmeyen dizi. ulan ikinci sezon bilmem kaçıncı bölümü çektiler hala çevremde bu diziden bihaber insanlar var. ne zaman konusunu yapmaya çalışsam da "abi o değil de" diyip lafı kate'e sawyer'a getiriyorlar.
  • flashback denen illeti hiç kullanmayan dizi. ne güzelmiş flashback veya daha kötüsü flashforward olmayan bir dizi seyretmek. bu vesileyle katey sagal'ın da çok sağlam bir oyuncu olduğuna tanık olduk. yalnız bu dizi yüzünden discovery'deki motorsikletçi tiplerin olduğu tuneup easlı belgeselleri bundan böyle tek gözümü kısarak ve arkadaki church'te neler dönüyor acep diye merak ederek izleyeceğim.
  • 2. sezonunu da bomba bir finalle noktalamış dizi.
  • su serefsiz atf hatununu birisi oldurmezse 3 sezonda cildirmami sagliyacak dizidir.
  • ikinci sezon finalini paul brady & the forest rangers 'ın gimme shelter cover ı ile noktalamış dizidir.
  • rock müzik, deri ceketli ve dövmeli erkekler, harley davidsonlarla bezeli güzel dizi.
hesabın var mı? giriş yap