• (bkz: grande size)
    (bkz: grande boy)
    (bkz: orta boy)
    (bkz: türkçe)
    (bkz: hassiktir)
  • türkiye'de türkçe kelime kullanıyoruz, gayet normal bir durumdur, bu kadar da asimile olmaya gerek yok gençler.
  • önceden starbucks sadece iki tane büyüklük kullanırdı, short ve tall. fakat amerika pazarında(obezite nüfüsünün yoğunluğu ile beraber), bu büyüklükler yetmeyince grande ve venti adlı iki tane daha seçenek sundular. fakat tüketiciyi daha fazla karıştırmamak için "short" seçeneğini menulerden kaldırdılar(ama hala mevcut, yani pek kimse bilmez ama istersens tall'den daha küçük boyda diye verirler). peki bunların anlamı ne? aşağıdaki liste'de oz şeklinde mevcut:

    small : short (8 fl oz)
    medium : tall (12 fl oz)
    large : grande (16 fl oz)
    x-large : venti (20 fl oz)

    marka bir iletişim dilinde mütakıp kılabilir. fakat bu dili mantıklı ve genel anlamda topluma uygun olduğunda kabul görür. şimdi yukarıdaki kelimeler yarı ingilizce, yarı italyanca olunca ister istemez insanlarda "bu ne demek ya.." olayına geldi.

    ben de hala küçük ve orta kelimelerini kullanıyorum. çünkü dilimiz batı dilerinden çok farklı bir familya'ya sahip. kahve kültürü ile birlikte kendimi bu kelimelerle bağdaşlaştıramıyorum. starbucks da bunu biliyor ki, ben küçük veya orta dediğimde bana "tall" ve "grande" verebiliyor. ama bana "beyfendi, biz onlara tall ve grande diyoruz, o şekilde seslendirebilirseniz arkadaşlara da yadımcı olursunuz" deseydi ve bu konuda daha tutarlı ve disiplinli davransaydı belki herkes kullanırdı.
  • eline aldıktan sonra "grazie" der.

    ortam starbucks, fakat her şey italyanca. memlekete bak.
  • olay türkiye'de geçiyorsa gayet doğal bir durum.
  • bunun bir küçük boyu oluyorum. starbucks'a gittiğimde "bir küçük sade filtre kahve alabilir miyim" derim. eleman düzeltir hemen. sonra ben "evet, bir küçük sade filtre kahve, ondan" diye elemanı düzeltirim. anlık bir bakışma yaşanır aramızda. sonra ismimi alır, niyeyse artık, pek vahim araştırmalar için mi kullanacaksa. ya da afişe mi edecek, bunlar bunlar starbucks'a giremez artık diye. şimdi artık resmen feyk isimle starbucks'ta dolaşıyorum. gözlük şapka filan.
  • doğrusunu yapan insandır. isimler yabancı dilde kullanılabilir çünkü ürünün ismi o, değişmez. ama sıfatları ne sikime yabancı dilde kullanıyorsunuz. siz normal hayatınızda birini anlatırken kısa yerine short mu diyorsunuz, ya da ne bileyim kel yerine bald dediğiniz oldu mu ibneler? you are so gay.
  • tabi ki bir starbucks'ta orta boya grande boy diyen insan değildir. konuşması gerektiği gibi konuşan insandır. ayrıca grande derse daha havalı bir içecek içeceğini zanneden insandan daha bir yurdum insanıdır.
  • 'grande boy' un özel isim olmamasından dolayı, -ki aslında onun da doğrusu bence 'grande dimensione' (ing. large) dir.- kendisini en doğru biçimde ifade etmeye çalışan insandır.

    bardak büyüklükleri listesinden en küçük boyu çıkartarak adı büyük boy olan bardağı ortada bırakan zihniyet utansın.

    türkçesi varken tüm dil ailelerinden bir buket şeklinde cümle kuran zihniyet, işaret ettiğim yere* bakar mısın?
  • (bkz: american boy)
hesabın var mı? giriş yap