aynı isimde "state of the union" başlığı da var
  • chris o'dowd ile rosamund pike'ın oynadıkları sundance tv nin yeni dizisi. 10 dk'lık 10 bölümden oluşan dizinin her bölümünde evliliklerindeki sorunlar yüzünden evlilik terapistine gitmeye karar veren bir çiftin, evliliklerindeki sorunlardan güncel konulara kadar olan diyalogları yer alıyor. her bölümün aynı yerde geçmesi sanki 100 dk'lık bir filmin 10 parçaya bölünüp size aktarılması hissini yaratıyor. sadece diyalog üzerine kurulu film ya dizi sevenlerin beğenebileceği bir yapım olmuş.
  • son zamanlarda izlediğim en güzel dizi. diyaloglar vb muazzam. ama sürekli içilen o london pride yok mu.. köpüğü bardağın sonuna kadar bitmeyen, bir bardağına 4 pounddan az ödenen. resmen tadını hissettim maltın, bisküvi aromalarının. (bkz: london pride)
  • başlayınca bir anda bitirdiğim 10’ar dakikalık 10 bölümden oluşan mini dizi. umarım devam eder.

    tek ihtiyacımız rosemund pike gibi, orta yaşında böyle güzel olabilen bir hayat arkadaşı. büyük sorunlar olmasa da, ara sıra haftada bir kaç gün iş çıkışı böyle oturabileceğimiz bir hayat arkadaşı. bazen saçmalamak ve gülmek, bazen de ciddi meseleleri tartışmak. sonu da gayet güzeldi. netflix’teki saçma sapan yerli dizilerdense, sadece iki kişi bir masada, olağanüstü bir iş çıkarmışlar.

    --- spoiler ---

    let’s have another drink
    --- spoiler ---
  • muhteşem diyalogları, muhteşem atmosferi ve rosamund pike ve chris o'dowd'un sade ve muhteşem uyumuyla 10/10 'u hak etmiş nick hornby senaryolu dizi.

    diyaloglar o kadar doğal ve bir o kadar derinden akıyor ki ikinciye izleyeceğinize ilk bölümden emin oluyorsunuz. o mütevazı ingiliz barının dokusu tom ve louise çiftinin yan masasında oturuyormuşsunuzçasına içine alıyor sizi.

    before serisini, marriage story'yi, 303'ü ve bilimum diyalog başrollü filmleri sevenler bayılacaktır.
  • karşılıklı konuşma becerisine sahip olduktan sonra 10 dakikaya ne kadar da çok konunun sıkıştırılabileceğini gördüğüm dizi.

    bir önceki haftadaki terapi, ilişkilerini bitiren sorunlar, dedikodu.. ben bu kadar şeyi konuşsam bir ömür gibi gelir oysa her şey 10 dakika. ilişki terapistine gidiyorlar gerçi ama insana boşanmada bi medeniyet olmalı, ilişki bitecekse de böyle bitsin dedirtiyor. adeta "hayat arkadaşı seçerken düzgün bir biçimde boşanabilecek şekilde seç" öğüdü içeriyor.
  • hiç bir ton laf edilemeyecek kadar çok ama çok tatlı bir dizi.
    evlilik terapisine gitmeden önce her hafta bir barda oturup erkeğin london pride kadının beyaz şarap içerek yaptıkları 10 dakikalık sohbeti bize izletmeyi başaran yapım.
    aşırı tatlı bitti bu arada 2.sezonu olacakmış bekliyoruz.
  • güzel giyinmiş karakterleri, soğuk bardakların üstündeki buğuları, rosamund pike'un sadeliği, bıyıkaltı gülüşleri ve kimsenin önemsemediği konular hakkında uzun uzun konuşulmasıyla beni tavlamış mini dizi.
  • güzel başlayan evlilikleri, çocuklar, seksin zamanla azalarak bitmesi, taraflardan birinin aldatması ile marriage story filmindeki gibi boşanmanın eşiğine gelmiş bir çift var, evlilik terapisine başlıyorlar. klasik bir hikaye gibi gözükse de ikilinin her bölüm terapi öncesi buluşmalarında geçen evlilik, seks ve insan ilişkilerine dair son derece enteresan diyaloglarına şahit oluyoruz.
    her bölümün 10 dakika sürmesiyle uzun süre dizi izlemeye odaklanamayan bünyeme ilaç gibi gelmiştir. umarım 2. sezonu da aynı tatta devam eder.
  • the it crowd dizisindeki roy burada baş rolde. bu adamın oyunculuğunu çok seviyorum. garip bir şekilde doğal biri.

    oturdukları barın sadeliği ve çekim açıları insana kendini orada gibi hissettiriyor. izlerken bana en çok iç çektiren şey herşeye rağmen iletişim kurabilmeleri. ne kadar güzel sohbet edebiliyorlar. gerçek hayatta böyle iletişim kurabilen bir çift asla boşanmaz. bence bir çok ilişkinin sorunu iletişim kazaları.

    tanım: boşanma aşamasındaki bir çiftin evlilik terapistine gitme sürecini anlatan dizi
  • bu dizi 10 bölümden oluşuyor ama her bölümü sadece 10 dk. o yüzden 100 dakikalık bir filmin 10 parçaya ayrılmış hali gibi de denebilir. dizi tamamen diyaloglardan oluşuyor ve iki kişi arasında geçen bir tiyatro gibi hep aynı mekanda geçiyor. ana konumuz evlilik terapisine gitmeden önce her hafta bir pub'da buluşup terapi vakti gelene kadar oturup bir şeyler içip o haftaki terapinin konusunu belirleyen 40 yaşlarında bir çift. böyle diyince sanki çok ciddi ya da sıkıcı gibi geliyor ama ingiliz aksanının güzelliğiyle de olsa diyaloglar akıyor ve oyunculuklar kendini konuşturuyor. evde oturulan bir pazar günü bir çırpıda izlenebilecek, yetişkinlikteki sancılar ve genel olarak evlilik üzerine izlenebilecek keyifli bir dizi olmuş. oyunculardan chris o'dowd'u ıt crowd'dan roy olarak tanıyordum. bazen "ı am not a window cleaner" diye bağıracak diye beklemedim değil aksjaksj. bu arada söylemeden geçemeyeceğim rosamund pike ne kadar güzel bir kadın!
hesabın var mı? giriş yap