• (bkz: satranç) ...tahammül edemezdi hiçliğe. sabahtan akşama kadar bir şeyleri beklersiniz ama hiç bir şey olmaz. daima beklemeye devam edersiniz. hiç bir şey olmaz. bekler, bekler, bekler, düşünür, düşünür, şakaklarınız zonklayana kadar düşünürsünüz. hiç bir şey olmaz. yalnız kalırsınız. yalnız. yapayalnız.
  • en sevdiğim yazarlardan biridir. eserlerindeki duyguyu anlatım biçimi harika kesinlikle onun eserlerini okuyun. (pişman olmazsınız)
  • erkek gözüyle kadınların ruhlarını kitaplarında en güzel ve özenli haliyle işleyen yazar. psikolojik tahlilleri muhteşem bu bağlamda.
  • yazarken keyif aldığı yerlerde döktürürken, sıkıldığında ise hikayeyi kesip dökülen yazar.

    tabii ki saygı duyuyoruz ama bu eleştirmeyecegimiz anlamına gelmiyor. bu kadar hortlamasinin sebebi de telif süresinin geçmesi ve kitaplarının her yerde olması.

    aynı hikâyede bazı yerleri gereksiz uzun tutarken konunun aktığı noktalarda kısa kesiyor. üstüne film yapılabilecek hikayelerin çok anlamsız sonları var.
    ters köşe yapıp '' vay bee.'' dedirtmiyor. bu ne lan şimdi dedirtiyor.

    ay ışığı sokağı hikayesinde o kadar sokağı arayıp, bulunca "eyvah tren kaçacak" moduna girip bitirmek.
    ya da
    yakıcı sır'daki olayları başlangıçta uzun tutup sonrasında acelesi var gibi 10 sayfada oldu bittiye getirmek.
    satranç gibi harika bir eseri'nin varlığını bildiğimden bunlar sönük kalıyor.

    bugün yaptığımız muhabbetten keyif almadım, üzgünüm zweig.
  • yazar mükemmel kitapları daha da mükemmel yazarın eşi ile birlikte bir yatakta ilaç içerek intihar etmesi ilgimi çekip araştırmıştım iyiki de araştırmıştım en çok sevdiğim kitabı kızıl okumanızı tavsiye ederim
  • bu adamı okurken garip bir huzur çöküyor insanın içine. sait faik bir, stefan zweig iki... sanki bu dünyanın sevinçlerine, hazlarına, acılarına, hüzünlerine dahil değilmişsiniz de kimsenin fark etmediği dışarıdan bir gözlemciymişsiniz gibi...

    öyle hoş bir sükunet tadı ...
  • toptan kitap satışıyla ünlü yazar.
  • çelişkilerle dolu bir yazar.
    yazdıklarına bakıyorsunuz, bir umut var; insanoğluna karşı bir iyi niyet, güven var.
    gelin görün ki gerçek hayatta kendisi dünyanın içinde bulunduğu kaostan ve yaşanılan zulümden ötürü tamamen inancını kaybederek intihar ediyor. hem de karısı ile birlikte. üzücü ama belki de haklı. belki de her şeyden vazgeçip çekip
    gitmek gerekir bu dünyadan.

    bu arada biyografileri harikadır kendisinin. zannediyorum psikoloji eğitimi almasının da bunda etkisi var. zira adeta kitaplarında konu ettiği insanları anlatmıyor, onların içinde yaşıyor.

    öykülerine gelirsek, sevmedim. belki çok fazla popüler olmasından ötürü iğreti duyduğumdandır. belki de bana hitap etmiyordur.
  • popüler kültür nedeniyle okumayı sevmeyen insanların bile story'lerinde yer verdiği yazar.nedense kitabını okuduğumda alakasız bir hüzün çöküyor içime
  • yarasını okura kaşıttırmaktan zevk alan bir yazar. bu haliyle utanmaz. sanırım özellikle satranç kitabında deliliğin mahremiyetini bozmuş, kanaya kanaya anlatmıştır.
hesabın var mı? giriş yap