• paten, kaykay, bisiklet gibi tekerleği olan herşeyin fetöcü ilan edilerek yakılması.

    arabada suratına sigara üflenince ohh ohhh diyerek daha da üflemesinin istenmesi.

    son ses müzik açtığında teşekkür edilmesi.

    saçma sapan makaslar atarken hadi abi hadi daha hızlı denmesi.

    yaz sıcağında klima açmadığında camları da kapatarak; ohhh sauna gibi harika denmesi.

    istediği gibi gitmesi için ben navigasyon falan bilmem benim navigasyonum sensin denmesi.

    bebekle binildiğinde içi duman altıysa bizim çocuk da zaten başlar büyüyünce ziyanı yok denmesi.

    kısa mesafe gitmemek için daha uzak bir yere gidilip ordan otobüsle dönülmesi. hatta para varsa başka taksiye binilmesi.

    bagajla taksiye binilmemesi, bagajlara yardım beklenmemesi.

    cahil cahil muhabbetlerine her boku onlar biliyormuş gibi ses çıkarılmaması.
  • bu meslek grubu mensuplari ataturk havalimanında bomba patladiginda oradan kacmaya calisan yolculardan 100 usd gibi paralar istemis olup, vermeyenleri taksilerine almamis ve olay yerinde birakmisti. benzer bir teror saldırısı avrupada oldugunda ise taksiciler kacmaya calisan yolculari ucret almadan o bolgeden tahliye etmeye çalışmıştı.
    o nedenle gayet açık ve net söyleyeyim. böylesi bir orrospu cocugu güruhu mutlu edemezsin. zira bunlarin analari da doyumsuz ve mutsuzdu.bazı şeyler genetik.
  • taksiciler müşteriyi en hızlı şekilde gitmek istediği yere bırakıp sonra diğer müşteriyi almak ister. eğer bunu sağlayabilirseniz taksiciyi mutlu edersiniz.
  • tuzladan binip beylikdüzüne gidiyorum demeniz yeterli olacaktır

    edit: imla
  • kısa mesafe diyince verem olan taksicilere, 5 dakikalık yere varman için, önceden ineceğini bile bile, aynı güzergah üzeri alakasız uzun bir rotayı tarif edip, 5 dakika sonra aklındaki yere vardığın an "abi şurdan bir şey almam lazım" diyip parayı ver, in.
    sonra gaipten bir ses "ama burada inmeyecektiniz daha var" diyecek sense boşverip, gittikçe bu sesten uzaklaşacaksın.

    birazda halk mutlu olsun, lobiciler yeterince mutlu bence.
    kurduğum cümlelerin içinde biraz kaybolmuş olabilirim ama sen anladın onu gaffur
  • taksiye binince “çultanaamet” demek
  • kafana göre git abi ben sana sonra yolu tarif ederim. böyle dedikten sonra mutlu olurlar.
  • en uzun mesafeye, en uzun yoldan, trafiğin en boş olduğu zamanda gitmek ve para üstünü almamak.
  • özel araç sahibi herkesin aracını satıp gideceği her yere -o yer, ne kadar uzun bir mesafenin sonunda olursa o kadar iyi- taksiyle gitmesi. gözleri ancak doyar...
  • babam yıllarca taksicilik yaptı. kendisine dedim ki; baba taksiciler hakkında demedikleri şey yok, ne diyorsun buna. adam; haklılar, dedi, şerefsizi çok bu mesleğin. zaten taksicilerle ilgli olan bütün başlıklarda bu şerefsizliklerden yeterince bahsedilmiş, gelin bir de benden şerefsiz olmayan birini, haramdan ölesiye korkan, tertemiz bir tanesini, babamı dinleyin. onu ne mutlu eder size onu söyleyeyim. diyor ki;

    - binen müşteriler bir zahmet parasını veriyor diye o arabayı, arabayı geçtim beni de satın aldığını sanmasınlar, arabadan indirip marketini yapmaya, bakkalına uğramaya göndermesinler. 'hizmetçilik' beklemesinler. çok afedersiniz ama kendilerini bir bok sanmasınlar.

    - taksimetrede yirmi lira yazan bir yere on liralık pazarlık yapmak için yırtınmasınlar. paran yoksa sırf keyfi olarak taksiye binme kardeşim, ben gidip lüks bir restoranta oturup, 'yaa burda yemek iki yüz lira ama bana yüz yapsan olur mu', diyor muyum, demiyorum. bu da aynı şey işte.

    - bindiğiniz arabayı temiz tutun, size verildiği gibi temiz bırakın. hepiniz etrafta temizlik hastasıyım diye geziyorsunuz. ama çöpünüzü pisliğinizi arkanızda bırakıp gidiyorsunuz.

    - sigara içmek yasak, yazıyor orda tabelada kocaman; sigara içmek yasak diye. sigara içmek için canla başla mücadele etmeyin.

    - karşınızdakinin de bir insan olduğunu, duyguları olduğunu unutmayın. onu sinirlendirmek, zıttına gitmek için elinizden geleni yapmayın, ezip, küçümsemeyin, adam olun lan!
hesabın var mı? giriş yap