• 5 yilda 270 makale yazan akademisyen'in doktora tez danışmanı, ege üniversitesi matematik bölümü'nde profesör. çalıntı olan bir doktora tezini onaylayıp, bu kadar büyük kapsamlı makale fabrikasyonuna göz yumup, böyle bir tez yazdırarak geçen seneki olayın sorumluluğun çoğunun sahibidir.

    bu onayladığı tez
    bu da tezin çevrildiği kitap
    (tez bu kitabın ilk 3 chapter'ının türkçeye çevirisi olup, yök'ten ve çeşitli kurullardan, komitelerden filan da geçmiş, iptal edilmemiş)

    yök tez veritabanında bu teze hala ulaşılabiliyorken turgut öziş kendi websayfasında ahmet yıldırım'ı mezun ettiği öğrenciler listesinden çıkarmış.

    bunlar haricinde ahmet yıldırım ile birlikte yazdığı makaleler de çok temiz değil. anlaşılan basit matematiksel problemleri birbirine çok yakın "farklı" metodlarla çözüp ayrı makale olarak yazma tekniğini de ahmet yıldırım'a kendisi öğretmiş, ki bu kullandıkları farklı metodların belli limitlerde aslında aynı matematiksel metod olduğu yolunda hem sözlükte hem de arxiv'da bir çok kritik vardı. daha sonra da yıldırım kantarın topuzunu kaçırınca öğrencisine "sen nabıyorsun" dememiş. neyse.

    örneklerden birisi aşağıda (yayınları turnitin'den geçirince daha bir çok örtüşme vs var, bu bir örnek):
    ilk makalenin screenshotları: 1, 2.

    ikinci makalenin screenshotları: 1, 2, 3.

    işin daha da ilginç tarafı, basit bir google scholar taraması ile görülebilir ki, turgut öziş öğrencisinin ingilizce'den direkt türkçe'ye çevirip tez diye verdiği kitaba toplam 20 kere filan atıfta bulunmuş. yani o kitaptan haberdar olmaması da mümkün değil.

    nihayetinde kendi teknikleri ile yetiştirdiği öğrencisi bölümden ayrılmış (bölümden/üniversiteden/yök'ten resmi bir açıklama yapılmadığı için uzaklaştırılmış mı, istifaya mı zorlanmış bilinmiyor) iken, kendisi "bilimdünyası"na yaptığı büyük katkılar yüzünden olsa gerek hala görevinin başındadır.

    türkiye'de akademinin temizlenmesi gerektiğine inanıyorsak yanlış yönlendirilmiş, baskıcı, otoriter sistem içinde bir şekilde yolunu bulmak için "mecbur kalmış" insanlardan ziyade, kendisi gibi üst kademelerde olup bu işlerin yayılmasına ses çıkarmayan, çanak tutan insanların ve zihniyetin değiştirilmesi gerekir.

    -yayınları turnitin'den geçiren john david jackson ve tezin araklandığı kitabı bulup ulaştıran dr. tansu küçüköncü'ye de teşekkürler.
  • zamanında buraya yazdığımız, danışmanı olduğu ahmet yıldırım*'ın çalıntı tezine göz yumması nedeni ile ege üniversitesi tarafından kendisine kınama cezası verilmiş.

    ecnebi memleketlerdeki timsalleri ile karşılaştırıldığında kesinlikle yeterli bir ceza değil, fakat en azından sorumluluğunun resmen kabul edilmesi anlamına geldiği için yine de yoktan iyidir belki denebilecek bir haber.

    http://plagiarism-turkish.blogspot.com.tr/…ege.html
  • ege üniversitesi'nin yönetiminin ne kadar örümcek ağları ile örülü olduğunun açık göstergesidir. bu okulda her şey olur.

    eğitim mi dedi biri?

    (bkz: yav he he)
  • bu zamana kadar binlerce öğrenci yetiştirmiş başarılı olmasınını yanında muhteşem insanlığıyla bir çok akademisyene örnek olacak bir insanı güvendiği bir öğrencisinin tahmin edemeyeceği şekilde davranmasıyla bu şekilde karalamak tam anlamıyla vicdansızlıktır....

    sayın felixis,

    öncelikle araştırmacı kişiliğinizden dolayı tebrik ediyorum sizi. ben de bir bilim insanıyım aslında bunları yazarken ne yapıyorum diye kendime sormadım değil. ama bilim insanı olmam yolunda en büyük adım atmamı sağlayan bir insanı böyle gözü kapalı karalayan bir yazıya sessiz kalamadım. şunu söylemek istiyorum turgut öziş in bu zamana kadar yetiştirdiği öğrencileri incelemiş olmalısınız. görmüşsünüzdür ki hepsi akademik anlamda gayet başarılı olmuş ve bunu kariyerlerine de yansıtmışlardır. turgut öziş doktorasını ve yüksek lisansını yurt dışında bir metoda ismini vermiş john crank danışmanlığında yapmıştır. araştırırsanız john crank ın ne kadar ünlü bir matematikçi olduğunu göreceksiniz.

    gelelim ahmet yıldırım'a. elbette ki danışmanı turgut öziş olduğundan bu ahmet yıldırım ın hikayesinin baş kahramanların olduğu düşünülebilir. ama yaşananlar düşünüldüğünden çok farklıdır. turgut öziş uyarmıştır öğrencisini çok ve bu süreçte ne kadar desteklediği söylense de asla desteklememiştir. aslında durum tamamen bir hocanın öğrencisine güveninden kaynaklanmıştır ve öğrencisi hocasının hiç beklemediği şekilde davranarak onu hayal kırıklığına uğratmıştır. bu öğrenci yıllardır bu hocanın asistanlığını yapmıştır ve belli bir aşamaya gelmiştir. çok normaldir yani bu güvenin oluşması.

    sayın felixis,
    şunu sormak istiyorum size bu öğrencinin hocasına ve jüriye sunduğu tez ile yök e göndermiş olduğu tezi aynı olmak zorunda mı? değil tabiki de pdf formatına getirirken elbette ki değiştirmiş olabilir ve farklı formatta bir tezi yök e göndermiş olabilir. bunu sebebide doktora yaptığı çalışmaları deşifre etmeyerek doçenliğe başvuruda onları kullanmak olabilir. yani burda ahmet yıldırım enteresan kişiliğini anlayabilen olmamıştır. zaten bu olaylardan sonra sergilediği davranışlarda kişiliği konusunda soru işaretleri yaratmıştır.

    sonuç olarak turgut öziş in bu olaylarla hiçbir ilgisi yoktur aslında. yazdıklarınızı haketmemektedir kesinlikle. zaten akademik çalışmalarına devam etmekte ve saygınlığını da sürdürmektedir. zamanınız olursa kendisini ziyaret etmenizi öneririm bir gün. akademik bilgilerinden her zaman yararlanma fırsatım olsaydı diyebileceğiniz bir bilim insanı ve hayatın zorlukları ile nasıl mücadele etmenizi size bir baba şefkati ile anlatan, ender rastlanan bir karakter göreceksiniz karşınızda.

    saygılar,
  • soyadı gibi öz iş yapmış akademisyendir.

    (bkz: akp döneminde yaşanmıştır)
hesabın var mı? giriş yap