• bırakın 8 yıldızdan birisinin galatasaray olmasını https://www.youtube.com/watch?v=0o_w3sguboc bu klipte bile 20. saniyeden itibaren 2-3 kez ünal aysal diyorlar.
  • bu ligte gruptan çıkanlar toplama takım olarak nitelendiriliyorsa, katılamayanlar da paramesyum* oluyor herhalde.
  • "sizin dandik maçlarınızı izlemeyi kimse istemiyor" diyen tiplerin ya kötü niyetli ya da aptal olduğunu düşünüyorum, kimse kusura bakmasın. sebep-sonuç ilişkisi kurmaktan acizler. ben de 10 tane aşırı zengin kulübün dönüp dönüp birbiriyle oynamasını istemiyorum ulan, koskoca kıtanın futbolunun geldiği nokta bu mu? aradaki uçurumun sebebi en başta pastadan daha büyük pay isteyen yamyamlardı zaten. en başta "ilk dört ülkenin ligindeki ilk dört takım doğrudan şampiyonlar ligi'ne katılır" dediler. böylelikle daha da açtılar arayı. epl'nin sadece şampiyonu ve belki ikincisi katılabilseydi bu kupaya adamlar bu kadar zenginleşebilir miydi? sen norveç'in, yunanistan'ın şampiyonuna o pastadan pay verseydin ve daha adil bir dağıtım sağlasaydın onlar bu kadar geride kalır mıydı?

    kimse bana "ama yauuu millet real madrid'i izlemek istiyor" ayağı yapmasın, ona göre bu kulüpler her zaman gelirden daha fazla pay alıyordu zaten. kimse tüm para havuzda toplansın, eşit dağıtılsın demiyor. medya gelirinde real'in payı yüzde 12'yken panathinaikos'unki yüzde 4 ise gelirin o kısmı öyle dağıtılsın, ona kimse itiraz etmez ama gelinen noktada her şey 10-12 tane yamyamın katılımı ve gelirinin arttırılması amacıyla dizayn edilmiş durumda. geri kalan hiçbir şey kimsenin umrunda değil ve elit kulüplere sahip 3-4 ülke dışındaki herkes bilinçli olarak dışarı itiliyor.

    siz her şeyi bir avuç kulübe sunarsanız onlar tabii ki dünyanın en iyi oyuncularıyla en kaliteli futbolunu oynar. bu kıtada 100 yılda ne futbol hikayeleri çıktı... bugün polonya ikinci liginde oynayan lks lodz 50 bin kişinin önünde liverpool'u tokatladı; ekmek kuyruğunda bekleyen demir perde ülkelerinin vatandaşları steaua bükreş'in, dinamo kiev'in, ne bileyim daha beride kızılyıldız'ın avrupa devleriyle aşık attığını ve hatta onlardan biri olduğunu gördü. bugün niye olmasın? hırvatistan'ın çıkardığı topçuları düşünün. perisic'i, mandzukic'i, modric'i vs. atıyorum dinamo zagreb veya hajduk elinde tutabilseydi "ühühü ben dinamo istemiyorum, real madrid-bayern maçını izlicem" mi derdiniz? yoksa o zaman dinamo-liverpool mu olurdu kıtanın beklediği eşleşme?

    ben sizin eşit koşullarda yaşama hakkınızı elinizden alıyorum. sahip olabileceğiniz her şeyi kendi üstüme alıyorum. sonra da üzerimde en güzel kıyafetler, altımda en güzel arabalar varken diyorum ki "sen fakirsin, ilginç değilsin, kimse seninle olmak istemez". bu durumda siz bana demez misiniz be orospu evladı önümüzü tıkadın, adaletsizlik yaptın, her şeyden en büyük payı sen aldın da biz bu hale geldik diye? lobicilikle, zenginlerin işiyle bu noktaya geldi mevzu. ne yapsın mesela rosenborg terör örgütü kurup uefa'yı mı bombalasın? sizin gibi "ben keyif alayım da gerisi önemli değil" diyen ilkesizlerden de yüz bulup siktiler futbol kültürünün anasını.

    yeni format süper lig kadar kötü değil ama kötünün iyisi. zaten önünde sonunda oraya gidecektir, çok tepki görünce alıştıra alıştıra gidiyorlar işte. bizim gibiler zaten bırakır futbol izlemeyi bir süre sonra, meydan fifacı ve mençıstır sitili tayfaya kalır. aynı sekiz takımın çeyrek final oynadığı, her sezon birbiriyle 100 kez karşı karşıya geldiği sikik liginizi doya doya izlersiniz artık.
  • 2024-2025 sezonundan itibaren isviçre modeli adıyla anılan değişikliklere gidecek organizasyon.

    aşağıdaki videoda güzel güzel anlatılmış, ben de türkçe'ye çevireyim dedim;

    https://youtu.be/gy5rcsf0scu

    2024-2025 sezonu dedik neden? çünkü şampiyonlar liginin yayın kontratı sona eriyor. yeni kontratla daha çok maçın oynanacağı bir sistem getirilmek isteniyor. buna mehmet demirkol gibi yorumcular "futbolun amerikanizasyonu" diyorlar.

    peki yeni durumda farklılıklar neler?

    daha önce 32 takım katılan lige yeni durumda 36 takım katılacak. şu anki gibi 8 ayrı grup yerine de 36 takımın hep beraber tek bir grubun içinde olduğu bir lig oynanacak.

    36 takım kendi aralarında 70 maç oynayamayacakları için her takım beşi evde beşi deplasmanda toplam 10 maç oynayacak. kimin kiminle oynayacağı uefa sıralamasına göre belirlenecek. yani maalesef o kura heyecanı, fanusta döndürülen toplar, kolay takım çekmiş yönetici gerinmesi gibi şeyler tarihte kalacak.

    10 maç sonrasında ortaya çıkan puan tablosuna göre, her takım 36 takımlı tek grupta bir sıralamaya kavuşacak. bu sıralamadaki ilk 8 takım otomatik olarak bir sonraki tura yükselecek.

    sonraki 16 takım (dokuzuncudan itibaren yirmidördüncüye kadar) kendi aralarında play-off oynayacaklar. bu play-off'larda kazanan 8 takım yukarıdaki 8 takımla karşılaşmak üzere bir üst tura geçecekler.

    sonrası malum final stage.

    peki bu değişikliğin temelinde ne yatıyor?

    daha fazla maç, daha fazla bilet satışı ve daha fazla reklam geliri.

    bu değişiklikler sonucunda şampiyonlar ligine katılan her takım standart oynayacağı maç sayısını 6'dan 10'a çıkarmış olacak. bu da katılımcıları oyunda daha fazla tutmak demek.

    bunun yanında şu anki sistem 6 maç sonrası 32 takımın 16'sını evine gönderiyor. yeni durumda 10 maç sonrası 36 takımın sadece 12'si evine dönmüş olacak. geri kalan 24 takımın grup aşamalarından sonra hala şansı mevcut olacak.

    bu iki durum muhtemelen avrupa takımlarının birbirleri arasında habire maç yapmasına, haliyle ulusal liglerin yavaş yavaş yerini büyük avrupa ligine bırakmasına ön ayak olacak. ama bu benim kişisel spekülasyonum.

    peki gelelim bizim için daha önemli olan "katılım" mevzusuna.

    aslında yeni durum bizim gibi ülkeler için çok da iyi değil. çünkü şu an ulusal liglerden gelen 32 takımın seçiminde bir değişiklik ön görülmüyor. bu yeni sistemle fazladan katılan 4 takım içinse ilginç bir sistem geliştirmişler.

    4 takımdan birini hiç uefa sıralamasına bakmadan direkt fransa, ingiltere, almanya, italya ve ispanya liglerinden seçmeye karar vermişler. yani orada bize ekmek yok.

    ikinci slotu da bir önceki şampiyonlar liginde iyi performans gösterip kendi liginin dandikliği yüzünden ön eleme oynamak zorunda olan takımlara ayırmışlar. türk takımlarına buradan belki bir şeyler düşebilir. ama elbette önce şampiyonlar liginde finallere kalmak gerekiyor bunun için.

    kalan 2 slot daha da fena. bu iki slot "eski gücünden uzak" olan takımlara tahsis edilmiş ve böylece yılların geyiği de bir anlam kazanmış. yeni durumda bu iki takım uefa sıralaması yüksek ama kendi liginde kötü performans (beşinci, altıncı ya da yedincilik) gösteren takımlardan seçilecek. haliyle buranın gediklileri de premier lig'den gelecek olan manchester united, tottenham ve benzeri takımlar olacak gibi duruyor.

    bu yüzden 5 büyük lig olan ingiltere, almanya, fransa, italya ve ispanya'nın yedincisinin bile gidebildiği turnuvaya geri kalan liglerin ikincileri ve üçüncüleri gidemeyecek. daha da acısı, avrupa liglerine (şampiyonlar ligi, avrupa ligi ve konferans ligi) gönderilecek takımlar toplam 7 tane ile sınırlandırıldığı için şampiyonlar ligi dediğimiz şey muhtemelen yıllar içinde bu beş ligin mütemadiyen 5-6 (hatta yer yer 7) takım gönderdiği eternal bir ölüm grubu halini alacak olması.

    bütün bu kötü durum içinde bir de takvim sorunu var. uefa sanki biraz da bilerek bu beş ligin takımlarına kendi aralarında daha fazla maç yaptırarak domestik ligleri öldürmeye çalışıyor gibi geliyor bana. bunu okuyunca heyecanlanmayın, yukarıdaki duruma göre zaten türkiye ligini kimsenin umursadığı yok. yani anamızın ligi olduğu gibi devam edecek. kimse bizi öldüremez! *

    kişisel görüşüm, premier lig'in 1992'de yine bir yayın kontratıyla kurulup futbolu bambaşka bir şey haline getirmesi gibi, şampiyonlar ligi de muhtemelen bildiğimiz futbolu oldukça değiştirecek. bizim gibi futbolun derin ve beyaz taraflarını daha çok izleyen ülkelere hiç şans tanımayarak para ve teknik şov odaklı bir şey olacak. bir tür nba gibi diyebiliriz.

    bekleyip görelim.
  • 2020-2021 sezonunda son 16'ya,

    4 ispanya
    4 almanya
    3 ingiltere
    3 italya
    1 fransa
    1 portekiz

    takimi kalmistir. sorarlarsa sampiyonlar ligi dersiniz. taraftarin ve kulturun tamamen devre disi kaldigi, milyar dolarlik firmalarin birbiriyle sidik yaristirmak icin kullandigi, sporun guzelliklerinin birer birer yok olup gittigi tek sesli ve renksiz bir organizasyona donusmus durumda.

    eskiden bir suru farkli ulkeden tas gibi takim olurdu. hele kasim-aralik ayinda isvec'e, norvec'e giden takim cok sansli degilse oradan saglam cikamazdi. yukarida yazilmis panathinaikos, feyenoord, ne bileyim sparta prag, celtic, rosenborg gibi takimlar belki sampiyonluga oynamiyordu ama asla oyle her mac 3-4 gol yiyip gidecek takimlar degildi, futbol heyecani tum kitada farkli milletlerden milyonlarca insana hitap edebiliyor ve onlari heyecanlandirabiliyordu.

    artik ekonomik olarak makas inanilmaz acildigi gibi uefa'nin yaptigi duzenlemelerle kucuk takimlarin da buyumesi engellenmis oldu zaten.

    dort buyuk ulkenin takimlari done done kendi aralarinda oynuyor.

    burada o kadar fazla para var ki avrupa ligi'ni de tamamen degersiz ve kimsenin onemsemedigi bir turnuvaya cevirdiler.

    alternatifi yok, mecbur bunu izliyoruz ama hic eski tadi yok artik. hep ayni elit takimlar birbiriyle oynayip duruyor. madem boyle bok yiyeceksiniz takim sayisini 16'ya dusurun, ilk dort disinda kimseyi almayin da hepimiz rahatlayalim. kucuk takimlar bu turnuvadan aldigi parayla gelisemiyor nasilsa, zahmet ediyorsunuz onu da vermeyin, sakin ha ilk dort disina futbol bile oynatmayin.
  • galatasaray'ın 14 kez katıldığı turnuva. diğer tüm türk takımlarının toplam katılım sayısı ise 13.
  • şu lige bok atanların tuttugu takımlar hayatında bir kere gruptan cıkabilmiş mi acaba.neden bu çekememezlik arkadaş.her sene final oynuyoruz sanacakmış.lan her sene final oynayabilen takım var mı dürrük? iki sene arka arkaya gruptan cıktık.bunu manu,juve gibi takımlar yapamadı son iki senede.ayıptır yahu.daha gidemedigin kupa icin bok atıyorsun.anca kendini rezil ediyorsun.
  • dünyanın en büyük kulüp organizasyonu.

    katılım sayıları

    galatasaray: 12(+1)
    fenerbahçe: 6
    beşiktaş: 5

    şimdi siktir olup gidebilirsiniz
  • avrupa kupaları tarihindeki tek rekoru, bir maçta en çok gol yemek olan takımın taraftarının değersiz olduğunu iddia ettiği organizasyon.

    kedi uzanamadığı ciğere mundar dermiş.
hesabın var mı? giriş yap