• bizim zamanımızda adı devletler hususi hukuku idi.

    geçenlerde göz attığım bir makalede, kutup noktalarında ya da uzayda işlenen haksız fiillere uygulanacak hukukun nasıl tespit edileceği anlatılıyordu.
    (bkz: her kuşu siktik bir leylek kaldı)
  • final sınavında şöyle bir soru ile karşılaşabileceğiniz sınav:

    "türk vatandaşı ahmet çolak çalışmak için almanya'ya gider, orada ingiliz vatandaşı victoria manheim ile evlenir ve evliliklerinin meyvası david çolak almanya'da dünyaya gelir. david çolak gezmek için ırak'a giter ve orada bir bar çıkışı iran vatandaşı mesut ile kavga eder ve mesut'u bıçaklar. mesut yaralı halde suriye'ye geçer ve orada hayatını kaybeder. david çolak'ı hangi ülke yargılayacaktır ve david çolak'ın buna karşı hangi hakları bulunmaktadır?"*

    edit: bu soruya benzer bir soruyu kamuran reçber hocamız sormuştu'yu eklemeyi unutmuşum.
  • italya'da evlenen bir fransız ile türk'ün, rusya'da doğan çocukları amerika'da ölürse mirası kime kalır , hukuki meselelere hangi devletin hukuku uygulanır gibi kıçımın ucu kadar beni ilgilendirmeyen meselelerle uğraşan ve yarın gireceğim finalde sınav kağıdıma , "bir italyan bir fransız ve bir türk bi gün rusya'ya gitmişler.." şeklinde uydurup yazabileceğim bir adet fıkradan başka bi bok bilmediğim , lüzumsuz,gereksiz,öğrencinin anasını bellemeye yönelik tiksinç bir hukuk fakültesi dersi..

    (bkz: çok dertliyim be sözlük)
  • her ne kadar hukuk konusunda cekirdekten hallice bir bilgi dagarcigim olsa da, kriminel olandan sonra en eglenceli gozuken hukuk dali.

    misal, bununla ilgilenenler fikralardaki gibi bir amerikali, bir ingiliz, bir de alman, fransada bulusmuslar, baslarina su gelmis bu gelmis, sonra biri mizikcilik yapmis, simdi bunu hangi hukuka gore degerlendirelim gibi seylerle ugrasmaktalar.

    en son duydugum yasanmis bir olay ise, bir ispanyol monkun ve bir amerikali kadinin fransada evlenmesi, amerikali ablanin bir sure sonra monktan sikilip, "bu monkmus, evlenemez benimle, yedi bitirdi gencligimi" seklinde mahkemeye gidisiyle baslamis. ivir zivir ve benzeri surecler sonrasinda da ispanyol kanunlarini uygulamayi secip, e belki de bir tek onlar monk dedigin bir omur boyu evlenemez diye sart koyduklarindandir, evliligi gecersiz saymis fransiz mahkemesi. boyle seyler iste
  • devletler hususi hukuku da denen, henüz isminde bile mutabık olunamamış bir hukuk dalıdır.

    bazı doktrinler "devletle ne alakası var kuzum? bu maddeler özel kişileri ilgilendiriyor." diyerek milletlerarası özel hukuk demeyi de uygun görmüş.

    ilk intiba olarak sanki bu uluslararası hukuk gibiymiş, ortak normlar kaideler varmış, ulusalüstü bir düzenmiş gibi görülüyor. hani böyle aıhs gibi ya da protokolleri gibi bir belge varmış da, biz de ona taraf olmuşuz da, böylece tüm hakimler alman a ile türk b'nin amerika'daki evliliklerini türkiye'de nasıl sonlandıracaklarını biliyormuş gibi.

    olay çok garip. uluslararası özel hukuk aslında bir iç hukuk. her bir ülkenin kendi milletlerarası özel hukuka ilişkin kanunu var. bu kanunda da alman ile türk boşanmak isterse alman hukuk kaideleri mi türk hukuk kaideleri mi uygulanacağı yazıyor. yani hakim türkiye'deki bir hakim de olsa, alman hukuk kurallarını uygulama sorumluluğu altına girebilir. tabii bu durumda bilirkişiye de başvuruyorlar falan ama, hikaye. yargıtay bile neyin nasıl uygulanacağı konusunda çok bilinçli değil. bazen hiç yabancılık unsurunu gözetmeden direkt türk hukukuna göre davayı sonlandırıyorlar, yargıtay da onama kararı veriyor. dosyayı bulduğumda edit ile o kararı da ekleyeceğim, çok ilginç hakikaten.

    ama bazen hiç bakılmadan türk hukuku uygulanmak durumunda kalınabilir, çok istisnai olarak. örneğin zimbabwe milletlerarası özel hukukuna ilişkin kanunu bulamadık, bulduk çevirmen bulamadık, çevirmen bulduk anlayamadık. bu durumda hakim önüne gelen davayı çözmek ve tarafları tatmin etmek zorunda hmk'ya göre. davayı öyle ya da böyle bitirmeli. işte o vakit türk hukukunu uygulayabiliriz. yani tabii bu çok uç bi' örnek. globalleşen dünyada artık çok mümkün de değil, illa ki bulursun google translate şu bu. tembel olmayın hakimler, araştırın beyin gibi google'ı kullanmak da bedava. turkcell'li değilseniz. neyse.

    uluslararası özel hukukun devreye girdiği an da zaten yabancılık unsuru görüldüğü andır. yani taraflardan biri yabancı olabilir. sözleşme yeri başka ülke olabilir. ifa yeri başka ülke olabilir. ölüm yeri başka ülke olabilir. menkul mal alınan yer başka ülkedir. vesaire.

    uluslararası özel hukukun bir diğer boyutu da hani iç hukuk demiştik, her ülkenin kendi kanunu vardır buna ilişkin demiştik ya. ya bu kanunlar birbiri ile çelişirse? kanunlar ihtilafı durumu da çok önemlidir ki zaten problematik hale getiren de odur.

    neyse daha tam oturamamış ama çok önemli ve çok eğlenceli bir hukuk dalıdır.

    ergin nomer'in kitabının dili ağırdır derler ama olayın hasıdır. öğrenci değilseniz idealdir. cemal şanlı'nın kitapları da şu sırada öğrenciler arası revaçtadır.
  • bu dersi hakkını vererek geçebiliyorsanız özel hukuk konusunda iyi durumdasınız demektir. zor olmasının yanı sıra hukuk fakültesinin en zevkli derslerinden biridir, hele de o dev mevzuat avucunuzun içindeyse ve onu efektif kullanabiliyorsanız sizden hukukçusu yoktur.

    hacmi de epey fazladır bu dersin; kanunlar ihtilafı, milletlerarası usul hukuku, vatandaşlık hukuku ve yabancılar hukuku gibi dört büyük başlığa ayrılarak işlenir. aklınıza gelebilecek her türlü kanun (anayasa, tbk, hmk, tmk, möhuk, iş kanunu, iik, tebligat kanunu, posta hizmetleri kanunu, mtk, türk vatandaşlığı kanunu, nüfus hizmetleri kanunu...) ve aklınıza gelmeyecek onlarca uluslararası sözleşme derse kaynaklık eder. ikili anlaşmalar, protokoller, tüzükler ve benzeri kaynaklar da göz ardı edilmemelidir.

    not: tüm bu kaynakların (kanun, sözleşme, ikili anlaşma, protokol, tüzük, yönetmelik, genelge, tebliğ...) toplam sayısı: 94. üşenmedim saydım.
  • meslek hayatımda belki de hiç karşılaşmayacağım ancak an itibarı ile canımdan bezdiren hukuk fakültelerinde son sınıfta okutulan ders.
    önümde 5kaynak açık ve hangisini okursam okuyayım anlamamakta ısrar ediyorum.

    (bkz: bölüm sonu canavarı)

    edit; i beat you, bitch
  • hukuk fakültelerinde 4.sınıfta alınan ve en azından bizim okulda 4.sınıf öğrencilerine resmen bölüm sonu canavarı modunu hissettiren ders. mutad meskenine de... müşterek milli hukukuna da... sözleşmenin yapıldığı yer hukukuna da... en sıkı ilişkili hukuktan daha sıkı ilişkili hukukuna da... neyse daha fazla bir şey demiyorum. boş ders. önüme somut olay gelse kanun açıp yorumlayacağım ve çözeceğim. niye kanunsuz giriyoruz sınava? sınavı kanunsuz yapana da...
  • hukuk fakültesinin en zor dersi olduğu iddia edilen bu ders, icra iflas hukuku karşısında diz çöker tövbe ister.
  • hukuk seçiminin mümkün olduğu hukuk dalıdır.

    seçin uygulanacak hukuku, bitsin bu çile. mutad meskenmiş, müşterek milli hukukmuş uğraşmayalım.
hesabın var mı? giriş yap