• enstitünün kürtçe haricinde başka dilleri pek kapsamayacağı aşikârdır. yapılacak herhangi bir eleştiriye karşı kalkan olarak "başka dilleri de şeyetçez ya, valla bak" savını kullanmaları ilginç olacak.

    hadi bir işi yapıyorsunuz, tam yapın bari. abdullah öcalan'ın adını telaffuz edemeyip onun yerine "imralı" 'yı kullanan tırt politikacılara dönmeyin sonra...
  • algıyı zorlayınca şu çıktı ortaya çağrışım kabilinden;

    (bkz: yaşayan ölülerin gecesi)

    (bkz: dillerde nâme adın)

    (bkz: saatleri ayarlama enstitüsü)
  • mardin artuklu university, institute of living languages olarak düşünüldüğünde isminin komikliği daha fazla ortaya çıkan enstitüdür. avrupa birliği'ne aday olan, eğitim sistemini avrupa birliği ve dünya standartlarına çıkarması gereken bir ülkede böyle isim mi olur allah aşkına. bundan sonra yaşamayan diller enstitüsü bekliyorum yökten. hititçe, sümerce, inkaca eğitim verirler.
  • zihniyetin tezahürünü defaetle görmemiş olsak ülke de yaşayan dillere ne kadar önem verildiğini anlayacağız bu projeyle. ülke de yok olmaya yüz tutmuş onca dilin yaşaması için üniversitelerde enstitü açılıyor ve bu diller yaşatılmak isteniyor sanırsınız. heyhat ki, daha 3 yıl önce kürtçe ile birlikte ermenice, zazaca, süryanice çok dilli belediyecilik düsturu ile hizmet verme kararı alan sur belediye başkanı abdullah demirbaş koltuğundan edildi. ama ne oluyor bu ülke de bir şeyler olacak diye umut ettikçe ülke çamura saplanmış uzun kulaklı gibi yerinde debeleniyor. kürtçe de vegevizîn denir. eşek sırt üstü yatıp yerinde onca debelenip, durduğu yerden bir gıdım ilerlemez. bu sefer akp ve tayyip erdoğan beklenenden daha uzun süreli, söylem bazında da olsa, bir kararlılık gösterdi. lakin görünen o ki açılım diye sunulacak pek bir şey kalmadı gibi. ha bu açılım ile kürt sorunun çzöülmesini elbette beklemiyordum. yani bu açılım muhabbeti ile en azından sorununu konuşulmasının yolu açıldı. yani bu muhabbet ile ilerde ciddi anlamda bir açılım yapılmak istendiğinde toplum buna hazır değil noktasında olunmayacak. lakin açılım derken dairesel bir hareketin ardından başlanan noktaya doğru çekilmek de absürt ama alışageldik bir durum. şimdi üniversiteler de kürtçe lisans bölümü açılmayacak, kürtçe eğitim zaten kırmızı çizgilerdi, 1930 larda kalmış üniter devlet mekanizması kırmızı çizgiler, pkk yı silah dışında dağdan indirecek bir öneri zaten hiç gündeme gelemiyor, e dostum açılım demişsin ama bu düpedüz kayserilinin annesinin boyayıp babasına satmaktan farksız değil.

    neyse konu yaşayan diller enstitüsü. keşke kürtçe sayesinde bu toprakalrda yok olmaya yüz tutan diğer dillere de ehemmiyet verilse. ama burdaki kaygı diğer dillere önem vermekten ziyade dilde eşek arısı sokmuş hissi veren dört harfli ve ondan türemiş sözcükleri ağza almamak. gerekirse bilinmeyen bir dil de, azınlık dilleri de, türkçe dışındaki dil, bir kısım vatandaşların konuştuğu farsçadan bozulma doğu anadolu osmanlıcası, yaşayan dil de ama kürtçe, kürt deme. kıvranılan ağza almamak için takla atılan da bu. yoksa kürtçe nin ne türkçe den bir eksiği, ne de ermenice süryaniceden bir fazlası ve öğretilmeye araştırılmaya daha fazla hakkı var. ama işte kafada bir türlü bitmek bilmeyen şark kurnazlığı, midede oluşan sonu gelmez hazımsızlık can sıkan bu. yoksa murat hasıl olduktan sonra yaşayan diller enstitüsü olmuş, "yok edilmeye çalışılıp yok edilemeyen yaşayan diller enstitüsü" olmuş çok da mühim değil.
  • ben eger bu ulkede yasiyorsam cecencede egitim vermek zorunda olan enstitudur.sen adam degilsin,oyle bir dil de yasamiyor derlerse ;

    buyrun burdan yakin #14659383 .

    haydi anam gosterin samimiyetinizi.yoksa benim icin kurulmadan bitmistir bu enstitu.
  • dört sene önce bünyesindeki - bir kısmı batılı - yabancı akademisyenleri sözleşmeleri bitmeden atmış mardin artuklu üniversitesi'nin aldığı senato kararınca kapatılmış enstitü.

    kürtçe ve süryanice'ye ek olarak arapça da eğitim veren enstitü, bir yanıyla hükûmetin kürt sorununa karşı attığı olumlu bir adımken bir yandan da bölgenin kadim halklarının kendi dillerini ve kültürlerini araştırmada, başka bir deyişle linguistik anlamda "bir arada yaşama" ülküsünün bir tezahürüyken, bugünden itibariyle hükûmetin "makbul olmayan" kürt ve kürtlere yönelik her şeye karşı - en hafif tabiriyle - baskısının somut bir sonucu kapatılmış ve bağlı bulunduğu üniversiteyi de iyiden iyiye bir medreseye çevirmiş enstitü.
  • hak ve özgürlüklerin lütuf, siyasi koz, politik çıkar olarak görüldüğü bu memlekette kapatılmaması şaşırtmamıştır.
    yaşayan dillerin öldürülmeye çalışıldığı bu topraklarda diller her baskıya rağmen yaşamını sürdürmeye devam edecektir.
  • mardin artuklu üniversitesi senatosu, türkiye'de yaşayan diller enstitüsü'nü kapatma kararı alıp (17 kabul-7 ret) yök'e gönderdi.

    17 kabul oyunu veren akademisyenin ismini, cismini ve arsızlığını bilmek gerek.
  • mardin artuklu üniversitesi senatosunca hakkında kapatma kararı alınan enstitü. çözüm süreci döneminde açılmış önemli bir demokratik girişimdi; ancak kürt realitesinin ırak'tan sonra suriye'de de devletleşme yönünde atak yaptığı bir dönemde bu kararın gelmesi, türk devletinin klasik güvenlik refleksleri de düşünüldüğünde, anlaşılabilir bir durum. maalesef şartlar barışı değil, çatışmayı ve otoiterliği getiriyor...

    https://www.gazeteduvar.com.tr/…atma-karari-alindi/
hesabın var mı? giriş yap