• hiç kimsenin canı ve malı güvende olmayacaktır. her an evinize, arabanıza, iş yerinize el konulabilir ya da sokakta yürürken apar topar içeri alınıp işkenceden hayatınızı kaybedebilirsiniz. ve ardınızda hakkınızı arayacak bir kişi bile kalmaz.

    okuyunca şaka gibi geliyor çünkü sistematik faşizmi henüz yaşamadınız.
  • özetle iran islam devleti olunması yolunda sürecin hızlanması.

    1-) halk özel harekat, sadat ve osmanlı ocakları iran'daki besiç'in görevini yerine getirir. baskılar artar, alevilerin evleri işaretlenir, namaz kılmayan ve oruç tutmayanlar üzerindeki baskı artırılır.

    2-) kadınların giyimine daha fazla müdahale edilir. kurbağa deneyi gibi başlar süreç, önce dizüstü etek giyene baskı, sonra etek giyene, sonra pantolon ve en sonunda hicaba uymayana... en fazla üç yıllık bir süreç bu.

    3-) aracı kurumlar ve bankalara operasyon yapılır. ilk etapta sembolik değerinden dolayı iş bankası tmsf'ye geçer. sukuk çıkarmak aracı kurumlar için şart olur. kurbağa deneyiyle bankaların hepsinin katılım bankası olması süreci başlar.

    4-) yüksek vergi geliri nedeniyle alkolün yasaklanması uzun sürer. lk etapta zaten çok yüksek olan vergi daha da artırılır. zaten tüketim azalacağından yasak günü tepki gelmeyeceğini zanneder malum kesim.

    peki muhalif kesimlerden ve derin devletten nasıl tepkiler gelir?

    1-) en güçlü senaryo : evet oyunun hileyle fazla gösterildiğine yönelik algı kamuoyunda güçlü olursa gezi'den daha büyük bir direniş başlar. ilk günler polis , sadat ve osmanlı ocakları yine kan döker. direnişçiler gezi'deki gibi pasif direnmeyeceğinden kan gövdeyi götürür ve malum şahıs katar'a kaçar, bir daha geri gelmemek üzere. direnişçiler kaybederse, isyan bastırılırsa, yukarıdaki maddelerde okuduklarınız daha hızlı bir şekilde gerçekleşir, kurbağa deneyine gerek bile kalmaz.

    2-) en kötü senaryo : türkiye'nin köklerinde bizans da vardır ve askeri darbe geleneği de bizans'tan kalmadır. umarım olmaz böyle bir şey ancak ülkede iç savaşa benzer bir durumun olması halinde,kan dökülmesi durumunda orduda geniş tabanlı bir hareket meydana gelebilir. hem rusya hem de abd'nin istihbarat savaşlarının artması nedeniyle orduda bölünmeye neden olabilir. bu tarz bir bölünme yugoslavya iç savaşı'nı hatırlatan korkunç şeylere neden olabilir. bölünmemiş, ''başarı''ya ulaşmış bir darbede de olan yine vatandaşa olur. başımıza ne geldiyse 12 eylül'den dolayı geldi, her koşulda olmamasını istediğim senaryo bu.

    3-) en iyi senaryo: akp içindeki pasta bölüşüm kavgası parti içinde bölünmelere yol açar. toplumdaki huzursuzluğun artmasına merkez sağ kökenli taban daha fazla sessiz kalamaz. yeni bir merkez sağ parti kurulur, tüm baskılara rağmen bu hareket güçlenir. akp'den kurtulmak isteyen sol taban da denize düşme psikolojisi ile yılana sarılır ve bu merkez sağ oluşumu ilk seçimde kısmen destekler. 2019 yerel seçimlerinde hezimet yaşayan akp'de parçalanma süreci hızlanır. ne yazık ki pek ihtmal vermiyorum bu yumuşak inişe.

    çok daha karamsar düşüncelerim var aslında. ama bu bedevi takımı gerçeklerin söylenmesinden hiç hazetmez. daha fazla yazıp, bir hayır oyunun eksilmesine neden olmak istemiyorum, anladınız siz.

    hayırlı pazarlar...
  • halkın, dizlerini çok döveceği ama asla geri dönüşün olmayacağı tek adam yönetimi olacaktır. çünkü bu dönüşüm onların da menfaatine olmayacaktır. başkan olacak şahıs, "idam yasası önüme gelirse onaylarım" diyor. gaz alma operasyonu gibi dursa da yönetim şeklinden memnun olmadıkları açık. ab uyum yasaları gereği 2006'da kaldırılan idamın geri getirilmesi söz konusu değil. şu an getirilse bile yasa geriye yürümeyeceğinden, idamla yargılanması gereken kimseyi asamazsınız. adım adım islam devletine doğru bir dönüşüm var. her yere imamhatip açarak, mevcut liseleri de talep olmaksızın imamhatibe dönüştürerek, bilim ve teknik dahil her konu içine gereksiz bir biçimde dini hayatın her alanına müdahale edecek şekilde konumlandırarak yapılanlar bize bunu gösteriyor. tamamen cahil ve baştakine itaat eden bir toplum yaratılıyor. camilerden hocaların evet dedirtilmesine kadar geldi olay. islam inancı, allahtan başkasına kulluğu kabul etmezken, şirazeleri şaşmış makam ve para hırsı bürümüş din istismarcıları, ülkeyi cehenneme çevirmeye pek meraklılar.

    geçen sosyal medyada bir haber okumuştum. öğretmenin öğrencilere cinsel istismarından bahsediyordu. haberin alttaki yorumu ise aynen şöyle:

    -karışık yapılan eğitimin sonuçları böyle olur.

    bu yorumu yapan bir kadın ve profilinde de kapalı olduğu görülüyor. zavallı bayan, kadınlı erkekli eğitimin, mevcut tecavüzlerin sebebi olduğuna inandırmış kendisini. avrupa'da bütün okullarda karma eğitimin olduğunu ama böyle bir durumun nadiren yaşandığından bihaber olmalı. hatta ülkemizde kapalı olduğu halde kıza tecavüz edildiğini, markette kapalı ve belirli bir yaşın üzerindeki kadının taciz edildiğini bilmiyor.

    bakın bu çok basit bir konu gibi görünse de baştakiler bu tip bir mağduriyet yaratarak karma eğitimi bile yavaş yavaş kaldıracaklardır. düşündükleri bu sistemle refaha ulaşan ülke dünyada yoktur. zaten onlar da ülkeyi yıkma peşindeler. büyük ortadoğu projesinin eşbaşkanları aldıkları görevi yerine getirmeden bu ülkeden gitmeyeceklerdir. sen "evet" diyen arkadaşım, keşke bunları önceden görebilsen ve keşke türkiye'yi bu hale getirmelerine müsaade etmesen. ama biz genel olarak araştırmadan, okumadan her şeye imza attığımız için başımız dertten kurtulmuyor. evet çıktıktan sonra "tekrar kandırıldık" diyecek avanaklar umarım seslerini keserler. en basit mantıkla, bilmediğiniz bir şeye evet demektense, hayır da hayır vardır demek en doğrusudur.
    edit: yazım
  • 2 yıl içinde ''bu kadar yetki bana çok geliyor, bir sürü ufak detayla uğraşmaktan büyük resmi çizemiyorum (büyük resim burada sihirli kelime), gelin şu sorunları halletmek için bölgesel yönetimler seçeneğini değerlendirelim'' tartışması başlar.
  • türkiye cumhuriyeti'nin ismi türkiye büyükşehir belediyesi olabilir.

    zira uzun zamandır ülke belediye gibi yönetiliyor. meclisin ismi de tbbm olur (türkiye büyükşehir belediye meclisi) belediye başkanı isterse feshedebiliyor falan.

    siyasi duruma göre washington d.c. belediyesi ya da moskova belediyesi kardeş belediye seçilebilir, hani berlin belediyesi ya da londra belediyesi de olur. ama en kötü nairobi belediyesi elimizde.

    sonra eyalet dediklerimiz de yerel belediyeler olur, herkes istediği gibi yol yapar ama köprüleri falan büyükşehir belediyesi yapar.

    oldu bence, kendi mesajımı aldım ve evet diyorum. güçlü belediye için.
  • hatırlanacak olursa mhp lideri devlet bahçeli'nin meclis gündemine getirdiği türk tipi başkanlık sistemi, kendi deyimiyle fiili durum olarak belirtilen ama anayasaya aykırı olan mevcut durumun anayasal zemine oturtulması için yapılan bir girişimdi. peki fiili olarak içinde bulunduğumuz durumda fiili başkanlık yönetimi terörü çözebildi mi? çözemedi, aksine terör artarak artmaktadır. ekonomik durgunluğu, işsizliği çözebildi mi? hayır, aksine ekonomik durgunluk ve işsizlik arttı. böyle bir ortamda 16 nisan'da evet çıkması demek ülke olarak içinde bulunduğumuz berbat durumun meşru hale gelmesi demektir. diktatörlük, tek adam rejimi, yolsuzluklar, ülkenin kötü yönetilmesi vb. durumlara karşı hiçbir söz hakkının kalmaması demektir. legal zeminden dıştalanan yoksul, işsiz gençlerin, terör örgütlerinin çok sevdiği ve nemalandığı illegal siyaset zeminine itilmesi demektir.

    (bkz: başkanlığa evet diyenlerin güçlü türkiye yalanı)
  • iyi olacaktır iyi... ülke şöyle iyice bir dibi boylasın, yerle yeksan olsun... sonra insanlar artık birilerinin eline büyük güç vermenin ne kadar tehlikeli olduğunu anlasınlar ve gerçek demokrasinin ne kadar elzem olduğunu görsünler. inşallah almanya gibi küllerimizden yeni bir ülke yaratırız. şu anda kendini dev aynasında görenler ve onların yandaşları da aynı hitler ve yandaşları gibi lanetle anılırlar. soylarının sahip olacakları tek miras bu olacak.
  • bence hiç öyle felaket senaryosu gibi bir durum olmayacak. adamın tek derdi makamını gücünü kaybedip yargılanmamak. yok şeriatmış federasyonmuş öyle bir derdi yok. tek derdi son 15 yıldır yaptıklarından dolayı yargılanmamak. kağıt üstünde gözükmeyen ama pratikte sahip olduğu yasama, yürütme ve yargı yetkisini meşrulaştırmak.

    en güncel örnek, bu adamın şu anda bulunduğu konum, tarafsızlık adına yemin ettiği konum. ama şu an ne yapıyor, hükümet yani bir partinin çıkarmak istediği bir değişiklik hakkında yorum düşünce belirtip bununla ilgili canlı yayında propaganda yapıyor. bunun normalde suç kapsamında olup, soruşturma açılması lazım çünkü şu an fiilen daha önce yemin ettiği konumda ama şu an hiçbir şey olmuyor.

    demem o ki, bu adam zaten şu an ne isterse onu zaten yapıyor. hangi yasayı çıkartmak istedi de çıkaramadı? şu an konumu itibariyle kağıt üstünde yetkisi az gözüktüğü için bunu meşrulaştırmak istiyor ki rahat rahat çıkıp konuşabilsin ve gücünü koruyabilsin.
  • ülkede eşit haklara sahip birey olmayı yaşamsal bir hak olarak kabul edenlerle, bir şahsın kulu olmayı tercih edenler arasında bitmek bilmeyecek bir mücadele başlayacaktır...
  • 15 sene daha akp hukmedecek aynı bu şekilde devam eder sanıyorum peki bir ülkeyi 30 sene aynı parti tek başına yonetirse ne olur bkz suriye bkz kuzey kore bkz parti devletleri hitler stalin eski ırak. suriye savaşı neden çıktı. neden özgür suriye ordusu ayaklandi. çünkü devlete bağları koptu. uzun süre bir zümrenin yönettiği ülkelerin sonunda ya diğer zumreler yok edilir örneğin kuzey kore sscb çin hitler almanyasi ya da muhalefet ayaklarnir örneğin osmanli örneğin suriye örneğin ırak. bunu akıllı ülkeler engellemek için demokrasiyi icat ederken bir zumreye sınır koymuşlar 10yil denmiş mesela ya da koalisyon denmiş adina öcü gibi gosterilen. eğer evet çıkar ve tayyip ben 15 senedir baskanim aday olmuyorum demokrasi gereği benim cekilmem lazım demezse ülkedeki muhalifler ne yazık ki radikallesir. bunun aksinin olmadığı ne yazık ki bir matematik yok.
hesabın var mı? giriş yap