• ted'in düzenledigi özet olarak "öss'ye hayir" kampanyasi diyebiliriz.sloganlarinin "hayat=180dk?" olmasi gerçekten insani düsündürüyor.bütün veriler ve istatisliklerle ayrica össye karsi ne gibi çözümler ve öneriler getirebilecegini söylemesi çok önemli, bunun yaninda üzerinde gerçekten büyük bir emekle olusturulmus bir kampanya olmasida ayri bir öneme sahip, gerçekligi çok yüksek ve mantikli olan bu kampanyada is sadece devletimize kaliyor.sitesi içinde;

    http://www.180dk.org.tr/
  • 2011'de olgunluk sınavı (bakalorya) sisteminin geçerli olacağı bir üniversiteye giriş sistemi önermesiyle, türkiye'ye 200 üniversite hedefi belirtmesiyle ve hatta belli bir süre sonunda 140binlerle ifade edilen bir akademisyen rakamı dikkatimi çeken kampanya.
    türkiye'nin başka ülkelerin bilim politikalarına hizmet etme "şaşkınlığından" vazgeçip, kendi ihtiyaçlarına uygun bir bilim ve teknoloji politikasını edinmesinin gerekliliğine değinmişler web sayfasında.

    doğru ve çok yerinde bir tespit; ancak 200 üniversite gerçekten türkiye için uygun bir rakam mı emin olamıyorum; bir zamanlar cem uzan'ın dediği her ile bir üniversite "arzu"sundan daha faklı bir şey olduğuna inanmak istiyorum; ancak 180 dk'nın göbeğinde yatan sorun yağları değil mi? öncelikle temelden gelen eğitimin sisteminin iyice bir silkelenmesi gerekmez mi? bugün sağlık ocağında iki öğrenci gördüm, kaç gün rapor alma hakları kaldığını söylüyorlardı birbirlerine; ben de en verimli dönemimi yılanın boruya sokularak düzeltilmeye çalışıldığı gibi kendimi test çözmeye adapte ettiğim ve bu uğurda tüm hayatımı elimin tersiyle bir kenara ittiğim oldukça anlamsız bir gençlik dönemi yaşayan kuşaktan geliyorum ve bunun öfkesiyle dolu olduğum için bu sistemin kesinlikle değişmesini istiyorum; ancak eğitimin lüks bir hak (!) haline geldiği güzel ülkemde ekonomik altyapının işleri kolaylaştırması sağlanmadan bitirilecek bir 180 dk devrinin ve 200 küsur üniversitenin ne işe yarayacağından pek umutlu olamıyorum.sonuçta üniversite isteyen iller araştırma yapma aşkıyla yanıp tutuştukları için istemiyorlar; üniversite sınavına karşı duruş alanların hepsi de bilimsel bir kaygı duymuyorlar hayatlarında; ah bir kebap işim olsa da paraya para demesem, yazar mıyım o zaman bunları? umurumda olmas.
hesabın var mı? giriş yap