• istanbul büyükşehir belediye başkanı ekrem imamoğlu'nun, "bu şehirde, 'param yok, sağlıklı beslenemiyorum' diyen, başta öğrencilerimize, asgari ücretli çalışıp evine ekmek götürmeye çalışan düşük ücretli vatandaşlarımıza, 'halk lokantaları'mızı hizmete geçireceğiz. bu şehrin yoksulluğuyla, dayanıklı bir şekilde mücadele edeceğiz" diyerek verdiği müjdedir.

    kaynak
  • evet takside de değişim olacak, bugün taksi plakası sermaye için bir spekulasyon aracına dönüşmüş durumda. bir plaka başına bugün 3 milyon tl sermaye bağlanıyorsa ve bunun karşılığında sadcece bir adet (2, gece mesaisi) şoför istihdam eidiliyor ise bu sermaye istihdam artışı ve cari açığı azaltan üretim ve hizmet için kullanılamıyor demektir.

    en kısa zamanda 90'lardan beri gerçekleşmeyen taksi plaka ihalesi açılmalı ve plaka sayısı en az ikiye katlanmalı. aplikasyon çıkartılmalı ve isteyen yolcu eğer taksi boş ise aynı gzergahtan bekleyenleri taksiye alıp ücreti paylaşabilmeli, yollarda boş gezip boşa mazot yakan taksilerin birim zamandaki geliri arttırlmalı, maliyeti daha çok yolcuya paylaştırılmalı.

    bunun adı komunizm değil "gelecek" , uyanın.
  • garibanlara demokrasi masalları anlatmak yerine, ekonomik krizin ortasında çare olabilecek projedir.
  • “bazı işler başlangıçta küçük görünür, bazıları meydanlarda bizi ‘ti’ye alır, dalga geçer” dedi ve ekledi; “ama aslında onların tahmin edemeyeceği seviyede; kalbi büyük, hacmi büyük ve duygusu çok büyük işlerdir bunlar. bu iş, konuşulan büyük projelerin çok üstündedir.”

    - ekrem imamoğlu
  • kıraathaneden iyidir.
  • tanzim çadırına yahut makarna/kömür yardımına getirilen eleştirilerle ilgisi olmayan proje.

    tanzim çadırı ve makarna/kömür yardımı konusu, bizzat ekonomiyi o hala getiren hükümet tarafından çözüm olarak ortaya konduğu için eleştirilmişti.

    imamoğlu ise kendi sorumlusu olmadığı ekonomik krizden halkın etkilenmemesi için çözüm üreten lider konumunda bu proje ile.

    yani hükümete dönüp "kardeşim, insanları tanzim kuyruğunda bekletmeyecek bir refaha ulaştırın şu ülkeyi artık" diyebilirsiniz ama, imamoğlu'na dönüp "halkın satın alma gücünü arttır ki, insanların bu lokantalara ihtiyacı kalmasın" diyemezsiniz.
  • geçen sene 80 değilmiydi öğrenci abonmanı? şimdi ne kadar 50 tl. geçen sene 24 saat çalışan otobüs sayısı kaçtı? vapurları eklemedim daha. ulan şerefsizler neyin ahkamını kesiyorsunuz fahiş zam bilmem ne diye. affettirmezmiş yaptıkları. unutmamışlar daha. size lüks ulan bunlar. binmeyin aq.

    askıda ekmek e 1 ekmek faydası olmamış adamlar burada yazıyorlar. neymiş, belediyenin işi mi lokanta açmak. ba ba ba ba. aç gezen insan yok di mi ülkede? çocuklarına yemek götüremediği için kendini yakan, asan insanlar da ucuz kahramanlar zaten di mi?
    nesiniz lan siz. paraları vakıflara cemaatlere gömdünüz senelerce. hangisi bir garibana deva oldu. hakkım zehir zıkkım olsun onlara ve onları alkışlayan sizlere.
  • aman dikkat!
    secim donemi yapilanlari gordukten sonra insanin aklina bin turlu sey geliyor. ornegin biri yemeklere zararli bir madde karistirip milleti zehirler ardindan akit gibi gazeteler a haber gibi tv ler propaganda yapar. olmaz demeyin, olmuslari var aman dikkat!
  • belediye imkanlarıyla çok alâ kaliteyle hizmet verebilir. ama işletmeci olarak taşeron şirket değil belediye şirketi olması kaydıyla.
    iş isteyen binlerce insan arasından kolaylıkla kadrolar üretilir, bağışlar alınır bu iş yürür gider. temennim tüm ülkeye yayılmasıdır
  • "asgari ücretle her gün şu kadar simit, şu kadar da çay içiliyor" diyen iktidarın sözcülerine lafı olmayanlar, yeni dönem ibb icraatlarını "şov ve komunizm" olarak yaftalıyor. 20 senedir aklınız nerede?

    (#102985789) acil eylem planı olarak güzel fikir.

    ama unutma ki belediyenin kar amacı gütmeden kotardığı bir lokanta operasyonu çoklu ve profesyonel üretim ile "evde üretilen" yemekten de daha düşük fiyata tüketiciye sunulacak. standardı sağlanan yüksek kalitede ve stabil fiyat ile.

    bu orta uzun vadede türkiye iş gücünün istemediği günlerde evde yemek yapmamasına, vaktini yemek yapmaya harcamamasına ve aylık toplam gıda harcamasına pozitif katkı olarak dönecek.

    gelecekte geçmişte olduğu gibi evde yapılan yemek ucuz maliyet ilk etken olduğu için değil zevk ve damak tadı için tercih edilecek, merkezi yemek üretiminin özellikle toplum olarak fakirleştiğimiz bu dönemde aile bütçesine katkısı çok önemli.

    hala anlamadığınız şey şu, ikea 'ya ağzınız sulana sulana gidip her sferinde aynı menuyu tüketirken mutlusunuz; ama yerel veya değil bir erkin toplum adına bu veya buna yakın bir beslenmeyi sürekli ve ulaşılabilir fiyatla sunması ihtimali sizi rahatsız ediyor?

    neden?
hesabın var mı? giriş yap