• geçen evin ordaki bir işportacıda nike marka ayakkabı satıldığını görüp, meraktan ne kadar diye sordum: 35 tl dedi eleman. vietnam'da imal edilen imitasyon ürünlermiş... lan o kadar güzel duruyor ki, insanın aklını çeliyor ayakkabılar. birkaç tane denedim, baya da rahat. ayağımdaki skechers'larla kapışıyor nerdeyse.
    alsam mı almasam mı diye düşünürken, direkt bu başlık geldi aklıma amk. 5 bin tl kazanmıyorum ama fena değil maaşım. dedim ahmet boşver arkandan bik bik öteler, mühendis adam çakma nike giyiyor derler. arkamı döndüm tam gidiyorum, demesin mi eleman "gel abi sana 30 lira olur" dayanamadım aldım bir tane. ertesi gün de işe giderken giydim, tam 2 haftadır kullanıyorum herkes ayakkaplarımın ne kadar şık olduğunu söylüyor, soranlara da 220 liraya aldım diyorum.

    henüz anlayan-şüphelenen çıkmadı, işportacıyı görürsem bir tane daha alıcam.
  • 1000 tl maaş almasına rağmen lacoste'den giyinen erkeğe göre biraz daha vizyonlu bence. vizyon önemli bir şey. keşke herkes vizyonlu olsa.
  • parasini marka kiyafetlere degil ailesine harcayan erkektir.

    bazi ibnelere dert olmustur.
  • türkiye gibi insanların fikirlerinden çok giydikleri şeylere değer verilen az gelişmiş ülkelerde kafaya takılır.

    işte bu yüzden türkiye'de insanlar iphone 6'ya, lacoste tişörtlere, adidas ayakkabıya aldığı maaşın 300 katını verirken "yüzüm düşmesin eşe dosta" gibi saçma bir algıya sahiptirler.
  • 5bin lira alip istanbulda kirada oturup bir de ailesine bakiyorsa, lcw den giyinebildigine sukur edebilmelidir
  • aile geçindiriyordur, istanbulda yaşıyorsan, çoluğun çocuğun varsa 5.000 tl nedir ki?
  • kıyafetle özgüven, statü kasmaya çalışan sözlükçülere dert olmuştur. lcw'yi tercih etmek ya da etmemek arasında tercih etmek ve etmemekten öte hiçbir fark yoktur. maaş, sosyal çevre ve beklentiler insanın kıyafetine göre değişmez
  • lüks harcamalardan vazgeçmesini öneririm
  • simdilerde elini etegini cekmis ve gayet mutevazi bir yasam suruyor(aslinda hep oyle yasadi); ama kendi calisma doneminde sehrin en varlikli on is adamindan biriydi babam. buna ragmen bizim hic kalbur ustu bi hayatimiz olmadi. hic oyle gidip annem vakko'dan, babam armani'den kiyafet almadi. evin onune hic son model sifir mercedes cekmedi. babam bilincli olarak uzerinde marka amblemi olan kifayetler tercih etmezdi. lcw'nin amblemsiz tisortlerinden alirdi ihtiyac duydugu zaman. dolabinda 10 parcadan fazla kiyafeti olmadi hic. kendisi bile gitmezdi alisverise. anneme aldirirdi. "dikkat et yildiz, uzerinde bir sey olmasin" derdi. sagolsun hicbir seyimiz eksik olmadi tabii. ben varlikli bi aile oldugumuzu biraz buyuyup de aklim ermeye baslayinca falan fark ettim. varyemez ya da cimri mi acaba diye dusundugum icin bir gun babamla bu muhabbeti ederken, "neden her seyin en iyisini yapmiyorsun, en kalitelisini almiyorsun, en guzeline sahip olmuyorsun, annemle paris'e aksam yemeklerine gitmiyorsun, gucun var imkanin var?" demistim. uzun uzadiya yanit vermedi oyle; ama tek kelimesi aciklamisti her seyi. "utanirim oglum" demisti. bir daha da bu konularin uzerine hic konusmadik babamla. zamanla eski varlik gucunden uzaklasti. yoruldu demek adamcagiz. bizim hayatimizda degisen hic bir sey olmadi cunku hic aykiri bir hayatimiz olmamisti zaten. 26 olmak uzereyim simdi. lisenin bitmesi itibariyle annem babamdan bir kurus almadim bugune kadar. her seyimi kendim karsiladim. babam da almamis babasindan. gerci o'nun babasinin zaten parasi yokmus. kendi yaratmis tirnaklari ile. ben yurt disina yerlesince, bizimkiler bu ev artik bize buyuk diye oturduklari yerden cikip bir siteden kendilerine daha uygun bir ev aldi. boyle bir hayat gorusu vardi babamin. armani giymiyorum, bmw'ye binmiyor, paris'te aksam yemegine gitmiyorum. beni de oyle buyuttu.

    lcw'yi seviyorum.
    bana guzel seyler hatirlatiyor.

    iki yildir cok uzaklada kendi duzenimi kurmakla mesgul oldugum icin goremiyorum ailemi. sabah sabah durduk yere gonlum burkuldu.
  • 5bin tl maaş alip giyim alışverişi yapabiliyor olması bile güzel skor.
hesabın var mı? giriş yap