• iş bankası kültür yayınlarının bastığı, özgün adı el schahin olan, 1. dünya savaşı sırasında pilot olan ve çanakkale savaşında da pilot olarak savaşmış hans joachim buddecke 'nin anılarının yer aldığı kitap. yayına bülent erdemoğlu hazırlamış.
    hem almanya hem de osmanlı da yüksek askeri nişanı almış hans joachim buddecke'nin anı kitabında ayrıca enver paşayla karşılaşmalarını ve genelde bilmediğimiz 1.dünya savaşında hava savaşı anıları mevcut. kitap çevirmenin araştırmalarıyla o dönemi ve o dönemdeki hava savaşlarını anlatan bir bölüm ve yazarının amerika'da uçak uçurmayı öğrenmesini, almanyanın batı cephesinde hava savaşını , çanakkale üzerinde ki hava savaşını ve tekrar avrupa'da ki hava savaşını anılarıyla 5 bölümde incelenebilir.
    kitabın ismi ise çanakkale ve izmir üzerinde düşürdüğü uçaklardan dolayı yerel halkın kendisinie taktığı şahin lakabından geliyor. hans joachim buddecke, 1918 yılında bir hava savaşı sırasında bir ingiliz uçağı tarafından açılan ateş sonucu kalbinden vurularak ölüyor. anılarını yazdığı defterleri ise babası toparlayarak kitap haline getiriyor.
    tarihseverler için ilginç bulunulabilecek bir kitap.
  • önsözünde çevirmeninin " ....kıbrıs'ta amerikan ambargosu sonucu alçaktan uçmak zorunda kalarak şehit düşürülen pilot yüzbaşı cengiz topel başta olmak üzere görevi sırasında can vermiş havacılarımızı burada saygıyla anmak istiyorum." yazdığı kitap.

    bir dakika, hadi alçak uçuşu anladık, limandaki rum hücumbotuna taarruz ederken uçaksavar ateşiyle vurulduğu tahmin ediliyor, ondan bile emin değiliz. 1964 yılında amerikan ambargosu mu ? ambargo değil de (bkz: johnson mektubu) olmasın ?

    kitap, buddecke'nin tuttuğu günlüklerden oluşan defterin, ölümünden sonra babası tarafından derlenerek yayınlanmasıyla ortaya çıkmış.

    genç bir teğmenken ordudaki görevinden ayrılıp amerika'da yaşayan amcasının yanına gidişi, orada bir fabrikada çalışmaya başlaması, bu sırada uçaklara ve uçmaya ilgi duyması, ilk uçağının satın alıp kendi kendine uçmayı öğrenmeye çalışması kitabın ilk kısmını oluşturuyor.

    birinci dünya savaşı'nın çıkmasıyla savaşta hizmet etmek üzere ülkesine döner. new york city'den bir yunan gemisine bilet alır ama kimliğini gizlemeyi ihmal etmez. çünkü gemi cebelitarık boğazı'ndan geçecektir ve cebelitarık ingiliz donanması'nın kontrolündedir. yaklaşık üç hafta süren okyanus aşırı yolculuktan sonra cebelitarık'a ulaşırlar. burada gemiyi ingiliz askerleri kontrol eder. esmer tenli olduğu, klasik alman fenotipine uymadığı için şanslı olduğunu söyler buddecke.

    italya'dan demiryoluyla ülkesine geçer, abd'deki uçuş tecrübesi nedeniyle luftwaffe'ye başvurur, birkaç aylık bir eğitimin ardından pilot olarak batı cephesi'nde uçmaya başlar.

    birlikte görev yaptığı arkadaşları arasında oswald boelcke, manfred von richtoffen, max immelman gibi adlarını havacılık tarihine yazdıracak pilotlar vardır.

    batı cephesi'ndeki görevi devam ederken 1915 yılının sonlarında, çanakkale boğazı'ndaki osmanlı tayyare bölüğü'nde görev yapmak üzere tayin emri çıkar. önce istanbul'a oradan karayoluyla bugünkü şehitler anıtı'nın bulunduğu yerdeki osmanlı havacılarının kullandığı hava meydanına gelir. yolda gelirken geçtiği köyleri, kasabaları, hatta yolları anlatır.

    çanakkale'ye gelme nedeni, boğazın hemen karşındaki imroz adası'nda konuşlu ingiliz hava birliklerinin boğazdaki osmanlı askeri hedeflerine düzenlediği saldırıları önlemektir.

    buradaki hava birlikleri binbaşı erich serno'nun komutasındadır. erich serno birinci dünya savaşı'ndan sonra ülkesinde bir atölyede faaliyetine başlayacak olan arado flugzeugwerke 'nin kurucularından olacak, kurtuluş savaşı'ndan sonra avrupa'ya gönderilen heyette yer alan vecihi hürkuş ile savaş anılarını tazeleyeceklerdir. arado firması daha sonra ikinci dünya savaşı'nda luftwaffe'ye dünyanın ilk jet motorlu bombardıman tayyaresi ar 234 'ü üretecekti.

    buddecke sıkı bir pilottur, ingilizler'e göz açtırmaz. bir hava zaferinden sonra enver paşa ile tanıştırılır. enver paşa'nın kusursuz bir almanca konuştuğunu ve kendisini o günkü zaferi için övdüğünü ve bir liyakat madalyası hediye ettiğini anlatır.

    yaptığı hava savaşları'nı askerler ve yerli halk heyecanla izler. hatta bir köylünün kendisine bir kap yoğurt hediye ettiğini, hayatında yediği en güzel yoğurt olduğunu anlatır.

    altını çizdiğim bir yer: "giydikleri üniformalar, birçok yamaya karşın temiz görünüyordu. müslümanlıktaki beş kez yıkanmanın yararlı etkisi vardı. türk'ün ibadeti, kendine özgü. burada pişirilir, orada şarkı söylenir, konuşulur, sigara içilir ve hemen bunun yanında hatta ortasında çömelip, mekke'ye dönerek dua eder. manevi içe dönüklüğü, onun çevresinde olup bitenlere karşı kayıtsız kalmasına yardımcı olur."

    çanakkale'den sonra 1916 eylülünde tekrar batı cephesi'nde görevlendirilir. ingilizler cephe hattı boyunca genel bir taarruza başlamıştır. başarılı hizmetlerine burada da devam eder. yaptığı hava muharebelerini ayrıntılı bir şekilde anlatır.

    1917 ocak ayında türkiye' ye geri döner, bu sefer hem çanakkale boğazı hem de izmir'in hava savunmasından sorumludur. bir yıl daha türkiye'de kaldıktan sonra 1918 başlarında batı cephesi'ne döner.

    osmanlı imparatorluğu'nda görevli iken kazandığı hava zaferleri:

    tarih düşürdüğü tayyare

    6 aralık 1915 farman
    6 ocak 1916 2x farman
    9 ocak 1916 farman
    11 ocak 1916 farman
    12 ocak 1916 farman
    25 ocak 1916 farman
    26 ocak 1916 farman
    27 ocak 1916 farman
    30 mart 1916 farman
    4 nisan 1916 farman
    30 mart 1917 farman (izmir)
    30 mart 1917 nieuport 12 (izmir)

    sarı kuşum dediği tayyaresi, osmanlı tayyarecilerinin taktığı kalpakla.

    bu gözüpek pilot, 10 mart 1918'de yedi uçaklık av tayyaresi koluyla, 18 uçaklık ingiliz kolunu önlemek üzere son kez havalanır. kalbine isabet eden tek bir kurşunla hayatını kaybeder.

    mezar taşı bir şahin şeklindedir.

    birinci dünya savaşı ve osmanlı imparatorluğu'nun en zorlu zamanlarında yolu ülkemizden geçen ve vatan savunmasında ter döken bu kahraman tayyarecinin aziz hatırası önünde minnet ve saygıyla...

    edit: hava zaferleri.
  • alman ordusunda görev almış birinci dünya savaşı pilotunun kısa ve öz yaşamını konu alan hatırat. avrupa'da ingiliz ve fransızlarla mücadele eden hans joachim buddecke, çanakkale savaşı'nın son günlerinde gelibolu'da görevlendirilir. hiçbir direnişle karşılaşmaksızın türk mevzilerini bombalamaya alışmış ingiliz havacılarına sağlam bir ders vermeyi başarır. böylece enver paşa'dan tutun yörede yaşayan sıradan köylülere kadar herkesin takdirini kazanır. büyük bir özveri ile yurt müdafaamıza katkıda bulunan buddecke, türkler hakkında ilginç tespitlerde bulunur. yer yer isabetli teşhisler yapsa da - günümüzde halen devam eden - "türklere tepeden bakan alman" profiline sahiptir birazcık. anadolu'ya has kalenderliği, kayıtsızlık olarak yorumlar. motorlu bir aracı (ister hava ister deniz taşıtı olsun) ustalıkla kullanamayacağımızı düşünür. bunu söylerken sadece türkleri değil, doğuluların tamamını (bütün asya milletlerini) kast etmektedir. tabii bunun yanında avrupa'ya döndüğünde bile başında taşıdığı osmanlı kalpağı ile türk kültürüne duyduğu sempati açıkça görülebilir.

    ve son olarak şunu eklemek gerek. çanakkale'de kazandığı hava zaferinden sonra eline ayağına sarılanlardan işittiği o cümle...

    "allah her şeye kadirdir. bir de almanlar..."
  • türk semalarında, türk üniformasıyla düşman avlamış bir alman havacının hatıra defteri..

    (bkz: el schahin)
hesabın var mı? giriş yap