*

  • türkiye a milli futbol takımının bana göre tarihinde oynadığı en güzel maçlardan birisidir. özel maç olmasına rağmen skor olarak olmasa bile oynanan oyun olarak gönüllerde yer etmiş ve unutulmamıştır.
    maç gelsenkirshen park stadında oynanmıştı ve alman çocuklarını kendi tribünlerinde rezil etmiştik. yaklaşık 55 - 60 bin türk taraftar stadı full doldurmuştu. alman taraftarlar köşelerine sinmiş, stadyum etrafında ve içinde bira satılması ile bizim taraftarlar stadı düğün salonuna çevirmiş, ilk jenerasyon çiftetelli oynayarken, son jenerasyon kafasının üzerinde döne döne maçı izlemişti

    maça almanya bizi kücümseyerek başlar sanmıştık. öyle olmadı tam kadro çıktı adamlar. o dönem starlarından möller, völler, sammer, klinsmann, haessler, kohler gibi tüm yıldızlar sahadaydı. biz ise şifo mehmet, boğazın boğası hakan şükür, abanmıyorum hami, rüzgarın oğlu laz orhan gibi hucümu düşünen oyuncularla sahadaydık. kora kor oynayacaktık.
    maç gerçekten tam anlamıyla bizim üstünlüğümüzle geçmiş kaleci köpke - ki bu maçta sergilediği süper performansla adı köpeğe çıktı - inanılmaz bir oyun oynamıştı. bunun yanı sıra o sıralar gol kaçırma olayında dünyanın sayılı oyuncuları arasında gösterilen hakan şükür'de sürüyle gol kaçırmıştı. hami'nin attığı bir bazuka buchwald'ın taşaklarına gelmiş ve tribünlerden hami'ye yoğun sevgi gösterileri yapılmıştı.

    ünal karaman'ın milli maç şanssızlığı burada da devam etmişti. wembley'de gol atmaya en cok yaklaşan dolayısıyla ingiltere aglarına ilk gol atan futbolcu olmak üzre olacakken 10 metreden topa 320 kilometre hızla vurduğu için golü kaçıran ünal bu sefer de köpke'den seken topa altı pasın kenarından hafif bir plase yapmış ancak top boş kaleye giderken kendini yere atan hakan şükür'ün sırtına çarparak auta gitmişti.. bu pozisyon sonrası ünal pos bıyıklarını yolmaya başlamış ve artık suçu kendisinde aramaya başlamıştı.

    bu muhteşem maçın tek golünü 63. dakikada völler atmıştı ve bizi kahretmişti. bu macın kısa özet görüntülerini izlemek isteyenler hülya avşar ve cem özer'in başrollerini oynadığı berlin in berlin filminin masturbasyon sahnesinden öncesine bakabilirler.
  • sergen yalçın'ın lothar matthaeus'un sağından atıp solundan geçtiği ana tanık olmuş maçtır aynı zamanda bu maç. ki ingiltere'ye euro 96 finallerine gidene dek başka bir avuntu kaynağı olmuştur bu durum.

    edit : özür, almanya maçı denince "işte o an" geldi aklıma hemen ama tarihi atlamışız. (bkz: tarih affetmez) ayrıca (bkz: 9 ekim 1999 almanya türkiye maci)
  • aykut 75. dk siralarinda oyuna girmis ve oyuna hareket getirmisti. 81. dk da soldan tek basina getirdigi topla son alman defan oyuncusunu da gecip kaleciyle karsi karsiya kalmisti. fakat aci cok dardi ve topu kalecinin kapadigi koseye dogru vurmustu. top kaleciyi gecip aglari saglamisti, spikerinde gol diye bagirmasiyla ayaga firlayip kendi capimda gol sevincleri yapmaya baslamistim. ancak kisa sure sonra topun aslinda yanaglarda kaldiginin farkina biraz gec de olsa varan spikerin "aaa girmemis" demesiyle sevincten hayal alemlerine dalmis olan ben kendime gelmistim. daha sonra 87. dk da aykut bu sefer sag kanattan yaptigi atakla bu sefer daha iyi bir aciyla pozisyon bulmustu, fakat yine kalecinin kapadigi koseye vurmayi terci etmisti. top yine yan aglarda kalmisti ve ilk pozisyondan temkinli olan spiker yaklasik 30 saniyelik bir sessizlikten ve alman kaleci avut u kullandiktan sonra "aykutla yine yan aglara takildik" demistir. mactan akilda kalan bir baska olayda mactan once spikerin alman futbolcularin ozenle sakladiklari 90 dunya kupasinda giydikleri formalari giydiklerini iddia etmesidir.
  • alman milli futbol takimina hem de gelsenkirchenpark'da deplasman forması giydirmi$tik..
  • ayni zamanda show tv'nin resmi acilis gunune denk gelen musabaka. show tv nin yayinladigi ilk mac bu macti.
  • hakan şükür'ün çıktığı üçüncü a milli maçtır. gelsenkirshen'in belkide %90'ı türk taraftarlarca doldurulmuştu. hakan daha önce çıktığı milli maçlardan ilk milli maçı olan lüksemburg'da hami'ye gol pası vermiş, çalışkanlığıyla dikkat çekmişti. ikinci maçında danimarka filelerini son dakikada kornerden gelen topa yaptığı dokunuşla havalandırıp maçı 2-1 almamızı sağlamıştı.(golde sanki ali günçar'ın kafası ağlara giderken tamamladı diye hatırlıyorum. belki de hafızam yanıltıyor. kafayı hakan'da vurmuş olabilir.) bu maçta ise hakan şükür gene çok çalışıp pozisyonlara girmişti ama değerlendirememişti.

    milli takımımızın değişmez liberosu gökhan keskin'in sakatlığı nedeniyle oynayamadığı maçta kim libero oynayacak böyle ciddi bir maçta(hazırlık maçı da olsa) bu yükü kim kaldıracak derken süpriz bir isim savunmanın arkasında maça başladı. * tugay harika maç çıkarmıştı ve zaman zaman ihtiyaç duyulması halinde milli takım ve kulüp takımlarında libero oynamasının öncüsü bu maçtır. rangers formasıyla libero çıktığı bir kaç avrupa maçı ve galatasaray'ın kadıköy'de fenerbahçe'yi 1-4 yendiği ve 2 gol attığı maç bunlara örnektir.

    sepp piontek döneminde alışık olduğumuz kötü futboldan bu maçta eser yoktu. kaybetmemize rağmen harika oynamıştık. gelecek için ümit vermiştik. ogün ve bülent klinsmann ve voller'le adam adama oynamıştı. pek pozisyon vermesekte kurt golcü rudi völler bulduğu belki de tek pozisyonda golü bulmuştu. bu maçın ilk pozisyonunu ünal karaman'la milli takımımız yakalamıştı ama boş kaleye vurduğu top hakan'a çarpmıştı. bir de berlin in berlin filminde evden çıkarsa öldürüleceğini bilen, evde tanrı misafiri muamelesi gördüğü için dokunulmayan alman şahısla birlikte cem özer ve kardeşi bu maçı izleyip bak sizinkilere koyacağız şimdi diye tacizde bulunup, el hareketi çektiği bir sahne vardır.
  • maçın yıldızı tribünlerde mangal yapan bir vatandaşımızdı. kırmızı beyaz kurdelasını boynuna asan taraftarımız kameranın kendisini çektiğini fark ettiği an ateşi yellemeyi bırakıp iki eliyle kameramanı selamlamıştı. mangal, ateş, et, sucuk. futbol sahalarında görülen en enteresan olaylardan biriydi.

    berlin in berlin filminde de evde kalan alman thomas maç devam ederken bozulan televizyonu tamir etmiş, evin babası '' almanlar teknikte çok iyi '' diyerek klişelere bir selam çakmıştı. mürtüz'ün küçük kardeşi ünal'ın pozisyonundan sonra koyacaz şimdi size diyerek thomas'ı tahrik etmiş ancak voller'in golü ile göt olup filmin geri kalanında az rol oynamıştı.
  • türkiye'nin kalesinde hayrettin demirbaş oynuyordu ve daha maçın başında klinsmann'ın acayip bir şutunu çıkarıp güven tazelemişti. gene maçın ilk yarısında andreas möller'in garip şutunu aynı gariplikle kurtarınca ( bir benzerini devler liginde yusuf tokaç'ın şutunu kurtararak hatırlattı ) '' tamam bu maç tarih yazılıyor '' diyerek herkes gaza gelmişti. hayrettin dönem dönem sergilediği enteresan performanslarından birisini sergilediği için yediği golde hatası olmasına rağmen defans oyuncuları, orta saha, forvet, piontek ve saha komiseri gibi alakalı alakasız herkesi fırçalamıştı. allah kulu da '' hayırdır hayro '' diyememişti.. hayrettin'in taşaklar bu 90 dakikada 3.5 kilo kadar çekmişti.
    ulan şu maçı alsak uzaya istasyon açmayacaktık elbet ama bitişi ve yenilmemiz çok koymuştu. berlin in berlin'de bile görüntülerini görünce kahrolmuştuk, filmin tadı kaçmıştı.
  • beklenmedik derecede güzel oynadığımız maç.

    yaptığımız tek amatörce hata ( defansın adam kaçırması) gole maal olmuştur.
  • maçın görüntüleri seyredildiğinde burada iddia edildiği gibi tribünlerinin yüzde doksanını gurbetçilerimizin doldurmadığı maç.

    çok sayıda seyircimiz maçı seyretmiş ama bizimkiler alman forması giyerek maça girmedilerse yüzde doksan veya 60 bin seyircimiz vardı gibi abartıdan uzak durmak lazım.

    dönemin şartları içinde düşünüldüğünde gayet başarılı bir şekilde mücadele etmişiz. hatta şansımız olsa gol atıp berabere bile kalabilirmişiz. ancak olmamış. ama başarılı olacak futbolcu grubunun ilk zamanlarını bu maçta görülmekte.

    neyse maçın ölü olmayan linkini buraya koyalım.
hesabın var mı? giriş yap