• günümüzde bile büyük bir sorun haline gelen metropol yaşamının, mezkur ekonomik koşullar nedeniyle, şehir nüfuslarını katlanarak büyütmesi öngörüsü ile uzun vadede kavuşacağımız ancak çalışmaları 1990 başlarında çoktan başlamış olan * olgudur.
    temel olarak şehirlerde verilen tüm hizmetlerin (su-elektrik-doğalgaz-internet-sinyalizasyon-atık yönetimi-peyzaj-nüfus planlamasına bağlı olarak yatırım yönetimi-hizmetin dağıtılması-ulaşım-sağlık-eğitim-aklınıza gelen hemen herşey) büyük bir kısmı otomasyona bağlanarak tek bir merkezden, anlık-doğru-kolay yönetilmesine dayanır.
    sistem basit gibi gözükse bile aslen büyük veri yönetimi, semantik, data mining gibi bilişimsel olgular, mimari, şehir planlama, inşaat mühendisliği gibi yapısal olgular, otomasyonu yönetebilen akıllı belediyeler gibi ülkemiz koşullarında oldukça nadir bulunan gereksinimlere ihtiyaç duymaktadır.
  • akıllı kentt projesi altında ülkemizde ilk defa karamanda hayata geçirilmeye çalışılan proje (bkz: ben bugün bunu gördüm)
  • (bkz: büyük veri)* (bkz: nesnelerin interneti)*
    ibm* cisco arup vb devlerin arge ve çalışma alanları içinde bulunan, ab ufuk 2020 programında scc çağrısıyla keza araştırılması desteklenen, izleme ve veriye* dayalı karar destek sistemleriyle kısıtlandığında tee 70lerin urban cybernetics fikrinin üzerine pek bir şey koymadığı halen tartışılan mevzu. kısıtlanmasın tabii.
  • kapitalist kast sistemimim yeni ürünü. bu kadar yatırım yapılan yerleşim yerlerinde düşük gelirlilerin yaşamasını beklemiyorsunuz herhalde?

    önce binalar, sonra mahalleler ayrıldı. şimdi sıra zengin-fakir şehirleri yaratmakta...
  • öncelikle şehir kavramına bakalım,
    şehir ya da kent; toplum, yapılı çevre, doğal çevre, ekonomi gibi parametrelerin ilişkisine dayalı yaşam dolu organizmalardır.

    akıllı kavramına bakalım,
    kendi kendine (otonom) bir şekilde belirli ilkeler ışığında kaliteli karar alma mekanizmasıdır. neden kaliteli karar alma mekanizmasını şu örnekle anlatayım.

    (not: kalite; kısaca beklentinin karşılanmasıdır.)

    olcay, burak ve ibrahim adında adında 3 öğrenci var. olcay zeki değil ve ödevlerini yapma becerisi çok düşük olduğu için derslerine çalışsa da başarılı olamıyor dolayısıyla öğretmenin beklentisini karşılayamıyor.

    burak zeki ama ders çalışmıyor ve ödevlerini yapmıyor. kabiliyetleri var. ama ilkelerinde belirli hedefler ve hocanın beklentisini karşılamak yok.

    ibrahim hem kabiliyetli(zeki) , derslerine çalışıyor hem de belirli ilkeler doğrultusunda hareket ediyor (akıllı) . neden ? ilkelerinden biri hocasının beklentisini karşılamak, ailesinin beklentisini karşılamak, gelecek yaşamını planlamak ve buna uygun kararlar almak.

    bu saydığım 3 karakterden sadece biri beklentileri karşılıyor. yani kaliteli kararlar alıp uyguluyor. yani diğerleri ister zeki olsun ister debil olsun, kaliteli karar mekanizmalarına sahip değillerse akıllı olamıyorlar.

    bunu neden mi anlattım,
    akıllı şehir, zeki şehir, dijital şehir gibi kavramların birbirine karıştırıldığı için anlattım.

    akıllı şehrin temeli new urbanism ile smart growth (akıllı büyüme) gibi kavramlara dayanıyor. tabi ki en büyük tetikçisi teknoloji.

    akıllı şehrin temelde nihai amacı kentsel yaşam kalitesini yükseltmektir. hoop kalite dedik. neydi kalite ? 'beklentinin karşılanması.'

    kentsel yaşam kalitesi ? 'kentlilerin yaşamlarındaki beklentilerinin karşılanması'

    o halde akıllı şehir'den bahsederken net bir tanımın olmayışını farklı karakterli kentlerin farklı beklentilerinin olmasına bağlamamız mantıklı bir yaklaşım mıdır ? bayburt vs new york şehirlerini karşılaştırırsak akıllı şehre ait net bir tanımın olmaması gayet de mantıklı olur.

    ancak temelde kentsel yaşam kalitesi parametreleri bellidir. spesifik noktalarda bu parametreler değişkenlik de gösterebilir, eksilebilir veya artabilir.

    genelde akıllı şehirlerde şu parametreler baş gösterir;
    mobilite
    yönetişim
    yaşam,
    enerji,
    ekonomi/finans,
    çevre / ekoloji,
    erişilebilirlik,

    aslında bunlar sürdürülebilirlik ilkelerinin temel parametreleridir. sürdürülebilir şehirler modeline kendi kendine karar alma mekanizması (yani akıllı şehir modeli) eklendiğinde zaten şehirler akıllı hale gelmektedir. yani odakta sürdürülebilir şehir ler ve ona eklenmiş akıllılık modülü ile 'sürdürülebilir akıllı şehir'lerden bahsetmek daha mantıklıdır.

    -teknoloji yardımıyla enerji unsurunda %40 a varan verimlilikten söz etmek mümkündür.
    -teknoloji yardımıyla gereksiz finansal giderleri kısmak son derece mümkündür.
    -teknoloji yardımıyla mobilitede yenilenebilir enerji kullanımı ile karbon ayak izini düşürmek mümkündür.
    -teknoloji yardımıyla varış noktasına en kısa sürede erişmek mümkündür (navigasyon)

    gibi örnekleri çoğaltabiliriz.

    akıllı şehri öyle yeni bir şeymiş gibi heryerde duymamızın tek nedeni bu sektördeki firmalardır. adam bir çöp tenekesine sensör yerleştiriyor doluluğu ölçüyor. akşam çöp kamyonu dolu olmayan çöp konteynırlarını pas geçiyor ve yakıt tasarrufu sağlıyor. şirketin yaptığı tek şey bu ama kendini akıllı şehir firması diye lanse ediyor. tek bir akıllı sistemle akıllı şehir olunmaz.

    akıllı şehir kavramına bile karşıyken ki doğrusu (sürdürülebilir akıllı şehirler olmalıdır) tek başına akıllı sistem parçacığını akıllı şehir diye pazarlamak bilmemişliktir, aldatmaktır. bunun yerine tümleşik, entegre ve makro ölçekte birbiriyle iletişen, yönetişen sistemler bütününden bahsedilmelidir. burada devreye ne giriyor ?

    nesnelerin interneti, iot, coğrafi bilgi sistemleri, big data.

    yani sonuç olarak 'akıllı şehir' kavramı 'sürdürülebilir şehirler modeli'ne teknoloji entegrasyonu sağlayan bir modülden öte değildir.

    konu ile ilgili olanlar varsa yeşillendirdikleri takdirde sohbet etmek isterim.

    (bkz: şehir ve bölge planlama)
    (bkz: şbp türkiye)
    (bkz: şehir ve bölge planlama platformu)
    (bkz: şehir plancısı)
  • bullshit! tek kelimeyle...
  • 2050 yılına geldiğimizde dünya nüfusunun %70’inden fazlasının iskan edeceği lokasyonlardır. yollarımızı otonom araçlara göre planlarsak, yeşil şehirler, doğa ile iç içe yapılar inşa edersek dünyanın ömrünü uzatmış olacağız. şehirlerin hinterlandı ülkelerin gelişmişliklerini geride bıraktıracaktır. bir an önce akıllı şehirler konusunda markalaşmalıyız.
  • geleneksel şehirlerden daha az enerji tüketmek üzere tasarlanan, yapılandırılan ve yönetilen, caddelerinde yer alan sistemlerle sakinlerinin enerji verimli davranışlarını aktif olarak teşvik eden veya destekleyen şehir.
  • ya bu olay nedir? amerigan 50 tane falan akıllı şehir kuracakmış diyorlar. 3 trilyon dolar para basıp yeni şehir yapacaklarmış. kim bunlar ya iskender mi sanıyor kendisini? time dergisi diyor ki gelecekte akıllı şehir dışındaki noktalar izbe olacak. istanbul'da da böyle bir mekan oluşturmaya falan başlamışlar. çevre için falan deniliyor ama neden böyle bir şey yapılıyor? ben çevre konusunda çok emin değilim.

    valla bu meseleye meraklıysanız bir skype yapalım. tartışalım. neden şehir kuruyorlar? ne gerek var? varsa arsa kapatabilir miyiz? akıllı şehirler dışındaki evlerin değeri kalmayacak mı? time dergisinde neden akıllı şehirlerde hiç kimse mülkiyet sahibi olmayacak diyor?
  • bir şehrin akıllı şehir olabilmesi için akıllı insanlarının olması gerekir. hiçbir zaman gerçekleşemeyecek imkansız bir kavram gibi görünüyor
hesabın var mı? giriş yap