aynı isimde "aldatmak (dizi)" başlığı da var
138 entry daha
  • bence aldatmak bayaa derin bir konudur.

    yani ne bileyim, bana çok insancıl ve sıradan geliyor açıkcası.

    çünkü aldatmak, o "yasak elma"ya ulaşma amacıdır daima.

    zaten insanoğlunun da her zaman peşinde olduğu bu değil midir? bugüne kadar tüm toplum topolojilerinde (gerek fiziksel, gerek mantıksal), yasak olan ne varsa insanlar üstüne üstüne gitmiştir. içki yasaktır, esrar yasaktır, hızlı şekilde ya da alkollü iken araç kullanmak yasaktır, zina yasaktır, birin öldürmek-yaralamak yasaktır vs vs vs...

    içimizde; yukarıda verdiğim örneklerden en az birini yapmış olan var mı? kesinlikle var. işte burada o yasak elmanın gizemi ve çekiciliği ön plana çıkmaktadır. insan her zaman yasak olanı ister, her zaman onu ulaşılmaz olarak görür ve bu ulaşılmaza sahip olmaktan büyük zevk duyar.

    tabi bir de, "kanunlar bozulmak içindir" gerçeği var bu içgüdüyü tetikleyen. bir balonu ne kadar çok sıkarsanız o derece şiddetli patlar. insanoğlu da, içine düştüğü kurallar ve kanunlar keşmekeşinden kendini bu tip kaçamaklarla kurtarmaya çalışır; ki bu gereklidir. yoksa insanın delirmesi işten bile değildir.

    işte bu yüzden, insan yasağı sever. yasağa sürekli yakın durur. her daim varlığını reddeder, ama sürekli içinde yaşatır. bu yüzden insan aldatır. ama ben bu konuda dediğim gibi, biraz daha değişik düşünüyorum.

    yani ne bileyim, bana göre bir insan başka bir insanı aldatamaz. sadece kendini aldatır. o yasak elmaya kısa süreli de olsa sahip olmanın verdiği muazzam zevk ve ihtiras, onu yenilmez ve güçlü kılar. ama kendi benliğinden birçok şey kaybetmiştir ki; bunu ayna karşısında kendine bile itiraf edemez. çünkü dedim ya, sadece kendini aldatır. halbuki sevgilisi, onu evde masumca beklemektedir. (çok damar oldu be =)

    birçoğumuzun başından geçmiştir : annemiz misafirler için kurabiye yapmıştır. e haliyle bizim de canımız çekmektedir. ancak annemiz bize, "bak bunları misafirler için yaptım, sakın yeme. ben sonra senin için bir daha yaparım" der ve kurabiye kavanozunu, buzdolabının üstüne koyar. biz de "tamam anneciğim" deriz, ancak içimizdeki şeytan sürekli o kurabiyelerden bir tanecik almamız için bizi dürter durur. "sadece bir tane" deriz içimizden... " ne de olsa bir tanenin farkına varmaz (bi kereden hiçbişi olmaz mantığı)" diyerek amacımıza ulaşırız. annemiz mutfağa geri gelir ve "yemedin değil mi kurabiyelerden" diye sorar. bizde büyük bir olgunlukla "hayır anneciğim. tabii ki yemedim" deriz. bunun üzerine annemiz bize uslu olma hediyesi olarak bir adet kurabiye verir ve bizi mükafatlandırır. ancak acı bir gerçek vardır ki; annemiz o kavanozdaki kurabiye sayısını zaten bilmektedir ve oradan bir adet kurabiye aldığımız gün gibi ortadadır. buna rağmen annemiz çok kurnazca bir hamle yaparak bizi ekstardan ödüllendirir ve bizi zalim vicdanımızla başbaşa bırakır. biz de, annemizi aldatmış olmanın verdiği berbat duyguyla ve yaşamdan tiksinme sancısıyla başbaşa kalırız. 5 yaşımızdan 55 yaşımıza kadar bu denklemdeki sihri ve gizemi çözemeyiz, dahi internet sitelerinde forumlara konu olarak açıp da, başkalarının fikrine başvurmaya çalışırız. bütün yaptıklarımız, vicdanımızın hala inleyen sesidir ve taa çocukluğumuzdan, masumiyetimizin kayboluşundan doğup gelmektedir.
    sonuç olarak değişen bir şey yoktur. hiçkimseyi değil; sadece ve sadece kendimizi aldatmışızdır.

    işte bu yüzden aldatmaya ve aldatılmaya biraz daha esnek bakıyorum galiba. bu; insan olmamızla ilgili bir mesele. hiçbir zaman sonlandıramayacağımız ve çözemeyeceğimiz çok katlı bir integral problemi. beni aldatırsa aldatsın, neyime yarar veya yaramaz?

    haaa unutmadan; yukarıda anlattıklarım sadece fiziksel yönden birini aldatma konusu ile alakalıdır. işin duygusal boyutu var ise, bu çok daha ağır noktalara denk gelmektedir ve birisi sizi duygusal yönden aldatıyorsa ya da siz birini duygusal yönden aldatıyorsanız, bunun bambaşka bir platformda incelenmesi gerekir ve açıkcası da o noktadan sonra da yapılacak pek bir şey yoktur. üzgünüm.

    dedim ya; aldatmak bayaa derin bir konu...
1258 entry daha
hesabın var mı? giriş yap