• çoğunlukla anı kurtarmak için alel acele bulunmuş yöntemler. yemeklerde sıklıkla kullanırlar. bir yemek için hazırlanmış malzemenin fazla gelmesi ile fazla malzeme ile çorba yapılabilir. yahut az kalmış bir yemek yeni bir yemeğe ilave edilerek yeni bir yemek izlenimi yaratılabilir vs.
  • seneye de giyilebilsin diye alınan bir numara büyük ayakkabı.
    (bkz: seneye de giyersin)
  • annenin yenen portakalların kabuklarını ziyan etmeyip sobanın üstüne koymak suretiyle bir nevi oda parfümü tadı yakalaması da bu icatlardandır.
  • anaokulu öğretmenimin övgüsüne mazhar olmuş icatlardır.

    anaokulu piyesinde, bendeniz nasreddin hoca olacağım, tabi kıyafet lazım. pamukla falan sakalı hallettik mesele değil de, ayağa çarık lazımdı. hoca bir tane çarık bulabilmiş, bana kalmamıştı. neyse, annem oturdu siyah bir çorabın ucuna yuvarlak ponpon (böyle mi yazılıyordu bu?) dikip, bir iki düğme ile de süsleyip giydirmişti.

    ben hayatımda daha yaratıcı bir "günü kurtarma çabası" görmedim. annemin ellerinden öper, buradan kendisine.. (neyse işte.)
  • bebeklik dönemi için geçerli bir icat: bebeğiniz yemek yemek istemezse yada ilaç içirmeniz gerekirse burnunu sıkın nefes alamadığı için refleksle bebek ağzını açar sizde işte tam o sırada kaşığı ağzına tıkıp burnunu bırakın bu sefer çocuk ağzını kapatır. böylece bebeğinize istediğiniz herşeyi yedirebilirsiniz.

    (bkz: ben bunu gördüm)
  • (bkz: örgü - don)

    külotlu çorap yerine bunu giyerdim ben ilkokulda. annem örerdi örgü makinasında. normal bir külotlu çoraptan farkı ayak kısmının olmamasıydı, şemiğe kadardı yani, yündendi tabi, bir de annem desenli yapardı bunu. acayiptim be sözlük.
  • birden fazla okul hırkası olan çocuğun her hırkasına arma almak yerine,hırkalara çıtçıt dikip aynı armayı her hırkada kullanmak.
  • dizi eskiyen, hatta delinen eşofmanların dizlerine güzel yamalar yapıp moda çerçevesinde seyircilerin beğenisine sunmak.
hesabın var mı? giriş yap