• ilk dikkati çeken şey ilk oyundaki gibi süper grafikleri. bunun dışında ilk oyunu pek takmamış ve hikayeye yabancı biri olarak ne kadar bağlar kendine oynadıkça anlaşılacak oyun.
  • ilk oyunun damaklarda bıraktığı tat ile bir hışımla girişilen ve aynı hışımla bitirilen, ücretini son kuruşuna kadar hak eden oyun.

    efendim, grafikler konusunda denecek hiçbir şey yok zaten ilk oyundan belli, ayı gibi. hikaye yine bir oyun için fazla iyi, oyundaki cut scene leri koysanız, bir de araya bir iki gunfight gameplay yerleştirseniz, en birinci animasyon film olur, vizyona girer, öyle bir alıp götüren konusu var.

    ilk oyunun süresini hatırlamıyorum ama bu oyunu 6 saat 15 dakikada 1081 adam öldürerek bitirdim. yine ilk oyundaki gibi iki karakter yönetiliyor, thomas mccall ve ray mccall kardeşler. bir de üçüncü kardeşleri var, william mccall, bir rahip.

    oyun ilkindeki gibi juarez kentinde bulunan bir kayıp aztek hazinesini konu alıyor. açılışta amerikan iç savaşı ile başladığı için ilk dakikalarda kendinizi bir ikinci dünya savaşı oyununda sanıyorsunuz, sonradan toparlıyor. giriş bölümü biraz ürkek olmasına rağmen, sonradan deli gibi coşuyorsunuz. karakterler ve özellikleri çok epik olmuş, bu sefer çoğunlukla iki kişi savaştığınız için keyfi de ayrı oluyor. tabii genellikle istediğiniz karakteri seçebiliyorsunuz o bölümü oynamak için, ve iki karakter ara sıra değişik yollardan gittiği için aslında o bölüm açılıp tekrar bile oynanabiliyor, diğer karakterle.

    efendim thomas atletik yapılı, genç bi abimiz, tek silahı, kementi, oku, bıçağı var. tüfekle daha iyi, hızlı, atik. ray ise daha ayı, kaslı, thomas'ın da abisi, iki altı patlarla dolaşır, tüfek pek sevmez ama dinamit sever bi abimiz, saygıda kusur etmeyiz. mitralyöz de taşıyabiliyor bulduğunda, etrafa cehennem yağdırıyor.

    bu oyunda ilkindeki kadar at üstünde değilsiniz, hatta biraz da üzdü bu beni, ama yine de heyecan oyun boyunca dorukta oluyor.

    --- spoiler ---

    tabii, ray mccall deyince, "ilk oyunda da ray diye bi adam yok muydu ya, başka isim mi bulamamışlar?" diyorsunuz. sonra gördüğünüz o ki tipi de benziyor zaten. neyse deniyor, devam ediliyor, işte en sonunda juarez denilen haydutla tanışılıyor, "allah allah bu da ilk oyunda vardı ya benziyo da" deniyor. oyunun sonu ilkine benzer, önce juarez'in kalesinde savaşılıyor, sonra altınların peşine düşülüyor. buraları da görüyorsunuz. oyunun kapanış cutscene'inde ray, 3. kardeş william'ı öldürdükten sonra imana geldiğini falan anlatıyor. ve fark ediyorsunuz ki, ilk oyundaki yaşlı reverend ray, bu ray. ilk oyundaki billie denen çocuk, ray'in kardeşinin üvey oğlu, yani thomas'ın. taşlar tam böyle yerine otururken hatırlanıyor ki ilk oyunda billie'ye yardım eden yaşlı kızılderili calm water idi, işte o da bu oyunda anlatılıyor ki calm water aslında running river, oğlunu bu juarez hazinesi yolunda kaybeden bir apache kabile reisi, falan. güzel yani, hatta çok güzel. baya güzel bağlanıyor senaryo, çünkü işte, thomas'ın evlendiği kadın, marisa aslında juarez denen haydutun karısı (bu arada ray de marisa'ya aşık ama marisa thomas'ı seviyor, hatta william da marisa için kavga eden kardeşleri ayırmaya çalışırken ölüyor) ve bu mccall kardeşler marisa'yı juarez'in elinden kurtarıyor. hatırlarsanız, ilk oyunda billie'nin üvey babasının yani ray'in kardeşinin, yani thomas'ın evini yakan ve madalyon arayan da juarez'di.

    yani juarez 20 yıl sonra bu altınların peşine düşüyor tekrar, altınların yerini gösteren anahtar madalyon da bu marisa'da, onu buluyor, fakat marisa madalyonu billie'ye vermiş, evini yakıyor falan, böyle başlıyor ilk oyun. yani ikinci oyun aslında ilk oyunun öncesini anlatıyor, ve dediğim gibi, taşlar yerine o kadar güzel oturuyor ki hayran kalıyorsunuz.

    --- spoiler ---

    sonuç olarak call of juarez: bound in blood efsane bir oyun olmuş yine. hem grafikleri yüzünden, hem de aşırı iyi kotarılmış hikayesi yüzünden alınası, oynanası.
  • başındaki amerikan sivil savaşı kısmı ile yıllardır "ulan neden şöyle konfederasyon fps'si yapılmıyor hep ww2 hep modern" deyip duran bendenizi oldukça mes'ud etmiş, ayrıca call of duty ile isim dışında fiziksel bir benzerlik yakalamış oyundur, şurayı savun, şimdi trench'e gir, gatling'e geç cannon'ı al vs. çok güzel bir oyundur deyip detaya girmeden gideceğim, çünkü bana kendi imkanlarım ile kontrolleri (klavye/fare) kullanarak fanning yapma olanağı veren herhangi bir oyun benim için çok güzel bir oyundur.
  • ilk oyun hakkindaki dusuncelerim icin:
    (bkz: call of juarez/#16477004)

    ilk oyunda basarısız olan her seyi duzeltmis, iyi yanlarının da uzerine koymustur. duelloların kotu oldugunu dusunuyordum, bu oyunda ise sahane olmus. saga sola yuruyup rakibi tartmak falan oldukca iyi dusunulmus. ilk oyun icin, cogu silahın kullanmadıgımız halde oyunda bulundugunu dusunuyordum. bu oyunda ise silahlar oldukca dengeli, iki karakterle de cogu silahı kullandım, silahlardan duruma gore faydalandım. oyunda surekli catısma var, aksiyonun hızı hic dusmuyor diyebilirim.

    oynanıs suresi 5 - 6 saat sanırım. bir de diger karakterle oynansa 10 saate cıkar. bu sure bence uygun bir sure. ne uzunluguyla sıkıyor, ne kısa. tam kararında olmus. senaryo ilk oyundakinden de guzel, filmi olsa olur. o derece guzel. karakterlerin konusmaları guzel, western atmosferi guzel, grafikler guzel, muzikler guzel. acıkcası son zamanlarda oynadıgım en guzel oyun. aklıma bu oyunla ilgili tek bir kotu sey gelmiyor. olmus iste 10. alınası, oynanası, downloadable content beklenesi bir oyundur kendisi.

    not: oyundaki thomas karakteri birine benziyor sanki. ben 3 10 to yuma'daki christian bale'e benzettim ama bilemedim...
  • bir pazar sabahı kahvaltı esnasında trt bir izliyormuş hissini yaşatan bi oyun. grafikler şahane, oynanabilirlik mükemmel amaaaa, gerizekalı bi yerinde tıkandım kaldım.. geçemiyorum ölüyorum habire..

    --- spoiler ---

    şerifi öldürdükten sonra posta arabasıyla kasabadan kaçıyoruz. arabanın içine geçiyorum, herifler arkamızdan ateş ediyor.. ben daha nerden ateş ediyolar anlamadan ölüyorum. görsem belki vurucam ama..

    --- spoiler ---
  • grafikler gerçekten çok iyi ama çok büyük eksiklikleri var ne yazık ki.. bi kere ilk oyunda ray'i oynamanın en keyifli yanı konsantrasyon ateş moduydu. silahları kınına koyuyorduk ve mouse'a bastığımız anda sağdan soldan imleçler çıkıyordu. karşımda sadece bir tane adam varsa bile bu şekilde ateş ediyordum, çünkü çok zevkliydi.

    bu seferkinde bu mod tamamen oyunun keyfince bazı noktalarda kendi kendine çıkıyor. yeterince slow motion da değil ayrıca. diğer türlüsü oyunu fazla basitleştiriyor diye düşünüp bu yeni şekli getirmişler ama bütün zevkin içine sıçmışlar.

    onun yerine iki farklı konsantrasyon mod daha eklemişler ama akılalmaz bi salaklıkla bu yeni modları da insan öldürme şarjına bağlamışlar. fakat bu öyle bi şarj ki tam doluyor, bi bakıyorsun zaten ortada öldürecek adam kalmamış. daha zevkli ve kolay vuralım diye şarj ediyoruz, şarj edince vuracak adam yok. ve altmış saniye içinde yok olup gidiyor. şu ana kadar - ki daha dördüncü bölümdeyim - en az üç defa başıma geldi, hepsinde de sinirden delirdim.

    bi de oyun zor mu kolay mı anlamadım.. çünkü kimseyi vuramıyorum, herkes inanılmaz çevik ve ayrıca kafalarından vurmadığınız sürece dokuz canlı.. arada bi adam vuruyorum da ancak öyle bölüm geçebiliyorum. bi süre sonra oyun oynamıyorum da biri oynuyor ben seyrediyorum hissi sardı beni. çünkü ikide bi sinematik giriyor falan, tamamen soğuyorum oyundan.

    düello modu yine kötü ama ilk oyuna göre iyileştirilmiş gibi.. daha sadece bir kere düello yapabildim, du bakalım sonrakilerde fikrim değişecek mi.

    bu sefer oyundan stealth'i kaldırmışlar, o iyi olmuş. paso çömelip saklanmaktan gına gelmişti. ama bu konsantrasyon modları sürekli boş yere gidecekse sikerim ben böyle oyunu lan allaallaaa...

    son olarak, daha oyunu bitirmeden oyun hakkında entry girmemin sebebinin, oyunda kızılderili tıfılı seslendirenin avatar'daki prince zuko olduğunu farkedince kendimi tutamamam olduğunu ekleyeyim. zuko konuşuyor yahu, bi türlü kendimi o kızılderili olduğuna inandıramayacakmışım gibi geliyor aehuaeha..
  • mükemmel western temalı fps. serinin önceki oyunu bence fiyaskoydu hevesle bilgisayarıma kurup 1 saat oynayıp sildiğimi hatırlıyorum fakat "bound in blood" kesinlikle mükemmel olmuş tebrik ettim. indirin bi deneyin. bu arada ray'le değil de thomas'la oynayın derim ray'in otomatik hedef almak gibi gereksiz bi özelliği var, deli ediyor. fpsciyiz canım ne gerek var.

    edit: indirin dediysek demoyu canım, yanlış olmasın...
  • senaryo, sunum, atmosfer, müzikler, seslendirmeler ve oynanabilirlik mükemmel. grafikleri ise yere göğe sığdırılamayan crysis'ten bile daha taşaklı, üstelik optimizasyonu mükemmel çünkü oyun yağ gibi akıyor..

    ağzını yirim techland, ağzını yirim ray...
  • oynadığım en iyi fps oyunu. oynayışı zevkli ve kısıtlama olmadan istediğini yapabilmek oyuna çekicilik katmış.

    edit: fsp yazmışm yahu. sağolsun caglarbay gördü de düzelttik.*
  • oyun amerikan iç savaşından bir bölümle başlıyor. tabi bunu görür görmez hemen internetten araştırmalarım sonucu amerikan iç savaşı hakkında detaylı bilgiyi edindim ve öyle devam ettim. bilemiyorum bu bilgilerden mi ama o yılları daha net anlamama sebep verdi.

    oyunun en güçlü silahı bana kalırsa sniper zira daha düşman yaklaşmadan dan dun indirme fırsatınız oluyor.

    oyunu bitirince ortaya çıkan genel istatistik bilgisi adeta size ne kadar boş vakit harcadığınızı gösteriyor.
hesabın var mı? giriş yap