cemal şan

• 9. ankara film festivalinde ali isimli filmiyle "umut veren yeni yönetmen" ödülünü kazanan yönetmen. bu sene atv ekranında izlediğimiz gülizar ve bir aşk hikayesi isimli tv filmlerinin de yönetmenidir. tv'de gördüğümüz filmlerin ortalama kalitesinin oldukça üzerinde olan bu eserleri yaratan adamın gelecekteki işlerini ben merak etmekteyim.
• atv ile olan işbirliğini aşka sürgünü yöneterek sürdüren yönetmen
• moda sineması eski biletçilerindendir (1984 - 85 falan)... o sıralarda ben de çay ocağında çalışıyorum... yine o zamanlar yer gösteren arkadaş kadir abi de bu gün yeni melek gösteri merkezinin sahibidir...
  
  daha bu liste uzar gider moda sineması bir okul, gibiydi... orada en küçük çaplı işleri yapan insanlar bile bu gün çok farklı yerdedir... peri petie ve hayal kahvesi'nin sahipleri gibi... ama bunlar başka hikayelerdir, başka zaman anlatılmalıdır...
  
  velhasıl cemal kardeşimizin, yönetmenliği kadar karikatüristliği de vardır (bir dönem cumhuriyet'te falan çizmiştir) ama bu yönü pek bilinmez
• hem yazip hem yönettigi bir diger tv filmi icin (bkz: #545912)
• hakan haksun ile birlikte senaryosunu yazdigi ve kendisinin yönettigi muhallebicinin oglu vardir bir de. 2000 yapimli bu tv filminin basrollerinde fikret kuskan, yasemin alkaya ve binnur kaya oynamaktadir.
• çekimleri devam eden zeynep'in sekiz günü adlı filmin senaryo yazarı ve yönetmeni.
  
  http://www.zeynepinsekizgunu.com/
• (bkz: dilber'in sekiz gunu)
  (bkz: ali'nin sekiz gunu)
• yersiz yurtsuz dizisinin de yönetmeni idi.
• acilen film çekmeyi bırakması gereken yönetmen. olmamış, olmuyor ve anlaşılan olmayacak. ne yeterli entelektüel birikimi var, ne de bu işi yeterince önemsiyor. bir haftada senaryo yazıp bir haftada çekince bu kadar oluyor. ona da, bize de, oyuncularına da yazık.
• piano piano bacaksız gibi başarılı işlerde yardımcı yönetmenlik deneyimi olan ancak kendi yazıp çektiğinde olamayan filmlere imza atan yönetmen, senarist.
  genç bir yönetmenin, senaristin toyluğunu sergilememesi, hatalarını yapmaması gerektiğini bilecek kadar bu işte vakit ve nakit harcamış bir adam. harcanan bunca vakte ve nakde rağmen malesef kendisini geliştireceği ve daha olgun, başarılı işlere imza atacağı yerde daha kötü şeyler yazan ve daha kötü yöneten bir adam.
  kamera arkası yetmezmiş gibi önünde de kendini göstermekten haz duyan bir adam, ve sırf bu sebeple daha birinci dakikada gol yemeye mahkum bir adam.
  yazık...hem ona, hem de onun yoluna baş koyanlara...