*

  • bilkent fizik bölümünde profesor olan, hatta geçmişte bu bölümün başkanlığını yapmış, şu anda provost olan kişi. aynı zamanda eşi de odtü bilgisayarda professor olan kişi.
  • kendisi cok seker bir insan olup her turlu sorunuzla karsiniza cikabilirsiniz. odevlerde bir aritmetik ve bir geometrik alma huyu vardir. bilindigi gibi geometrik ortalamada terimlerden herhangi biri sifir olursa sonuc sifir olur. o nedenle her odevi vermek zorunda birakir kendisi, boyle de akilli bir insandir.
  • neşe yalabıkın eşi
  • bilkent fizikin en super hocasidir. hem ders konusunda hem muhabbet konusunda tam tapilacak kisidir kendisi.
  • derslerini agzimiz acik dinledigimiz, anlattigi konuya fazlasiyla hakim olan, ve pek cok konudan bahsettiginden dolayi, bazen her seyi bildigini dusundugumuz pek sevgili hocamiz. universite hayatimda bana en buyuk katkilari yapan insan. artik cok sik goremiyoruz, vallahide ozledik billahide ozledik..
  • derslerinde tam bir kayda gececek cumleler serisi sunan muazzez fizikci. bir sinavinda soyle bir olay gecmis mesela: siniftakiler kendisinden ek sure istemisler, o da 'yeteri kadar sure verince herkes fizikci olur, onemli olan kisitli bir sure de bir problemi cozmek' demis! kendisini tanisaniz bu sozlerine kesinlikle kizilmayacagini, hatta siritarak dinlenecegini gorursunuz, zaten kendisi de surekli gulumseyen bir insandir.
    notu da aslinda baya iyidir. mesela sinavda ir cevap buldunuz, ama cevap mantiksiz (complex enerji gibi). islemlerinize baktiginizda ise hatanizi goremiyorsunuz. eger sornuza 'hocam, ben boyle bisey buldum; ama bu boyle olmaz, heralde islem hatam var' tarzi seyler yazip gayet iyi puanlar alabilirsiniz. kendisi buldugunuz cevaplari yorumlamaniza da cok onem verir cunku.

    bir de prenses adinda bir yati vardir. yakisir hocama.
  • gerek quantum physics, gerekse de fortran olsun, dersine girip de 10-15 dakika dinlediğinizde edindiğiniz ilk izlenim "aha la sana aşmış adam, vallah da bitirmiş olayı!" olur. netekim bu bir izlenim değil, hakikatin kendidir. bal gibi gidip duracağını sanırken her şeyin içten içe -ki ders bazında gider de- sınav zamanı gelince siki tutmak işten değildir.* "tamam lan her bi' şeyi öğrendik, hatmettik, eksik-kopuk yan yok gibi" düşünce baloncukları dönerkene kafada sınava çalışırken ve devamında, o kâğıdı elinize aldığınızda feleğiniz şaşar bir. anlarsınız ki anlamak yetmez, yetmiyor; üretmek de icap etmektedir. konuyu harbiden hatmetmeli, üzerine, bu bilgi dağarcığından dallar budaklar gebe bırakmalısınızdır.
  • öyle bir adam ki, tahtada kendisini izlerken ağzınızın açık kalmaması mümkün değil. "ben üniversitedeyim lan" hissini ilk kez kendisiyle yaşadım. içimden vay be diyerek dinliyordum derslerini. bize anlattığı giriş dersiydi aslında, hani öyle aman aman konulardan bahsetmiyordu ama anlatışı sayesinde belgesel izler gibi izliyordum adamı. tabi lisede metin yaşar işkencesini yıllarca çektikten sonra böyle bir seviye ve konuya hakimiyet çölde vaha gibi gelmişti bana. kendisinden aldığım fizik dersi haricinde herhangi bir amfi dersinde en önlerde oturmuşluğumu hiç hatırlamam. yıllar sonra bitirme projesi olarak aldığımız inovasyon dersinde trader olarak büyük yardımı dokundu bana, kendisinin iyiliklerini unutmak mümkün değil. üniversitedeki favori hocalarımdan biridir.

    diğer bölümleri bilmem, hoca alt sınıflara pek ders vermiyor ama fizikçi olup da bu adamdan ders almamak çok büyük hata bence. 5-6 yılda bir verdiği phys 101 dersini kendisinden aldığım için çok memnunum. denk gelirse kaçırmayın. önlere oturmayı da unutmayın. fizik derslerinden hayatı boyunca nefret eden ben söylüyorum bunları.
hesabın var mı? giriş yap