• sigara, alkol, cigara, porno, mastürbasyon, sex, sürekli flört etme ihtiyacı, yemek, internet, sosyal medya sarmalı içinde beni kapana kıstıran bağımlılık.

    dönem dönem spor, aralıklı otuç, kitap okuma, ders çalışma ve sigarayı bırakma ile bu kapandan çıkar gibi oluyorum fakat her seferinde kendimi bu iğrenç döngünün tam ortasında buluyorum.

    dün bu günlerden biriydi. yarın tekrar kapandan çıkmaya çalışacağım. aynı yerde dönüp durmak hoş değil.

    edit: hala kapanın içindeyim. çok lanet bir şey.

    edit 2: bir yerden başlamak lazim (bkz: #130893835)
  • sadece cigara üstü masturbasyona dönmeden bir an önce kurtulmak gerekir.

    yapabiliyorsan diye başlamıyorum direkt yapacaksın. burada yemek ve sex dışında doğal mutluluk sağlayacak bir şey yok. hayatın bombok bir yere gidiyor bilgin olsun.
  • devam ederseniz sonuç olarak nur topu gibi bir şizoaffektif bozukluğa sahip olursunuz. çeşitli psikolojik sorunların semptomları.
  • aslında dopamin artırıcı onlarca sebepten/maddeden birine bağımlılık demek daha doğru olur.

    aklıma geldikçe güldüğüm bi olay vardır. bir laborant arkadaş tanımıştım, ama olabildiğince sayko bi eleman bu. bu eleman mesleğini icra etmek için bir dönem afrikaya falan gitmiş. orda her türlü ilacı bulmak uygulamak daha kolay tabi. bu da her ilacın kafasını merak ettiğinden, kendine farklı farklı zamanlarda adrenalin, nöradrenalin, atropin, skopolamin, ketamin, ksilazin ve bi çok ilaç yapmış. kaç kez acillik olmuş tabi. bi gün tüm keyif ve hazzın kaynağının esas olarak dopaminde olduğunu öğrenmiş.* kendine dopamin yaptığında çok keyif alacağını düşünmüş.

    arkadaş bilmiyor ki tabi dopamin kan beyin bariyerini geçemez. ancak levo-dopa geçebilir. basmış dopamini kendine. 5 dakka içinde dopaminin ekstra santral tüm etkilerini gürül gürül yaşamış ahahahah. yüksek çarpıntı(200-220 bandında), yüksek tansiyon (180-200 mmhg), gürül gürül işeme falan. ölümden dönmüş yani. aradığı etkileri de bulamamış tabi, beyne geçmeyince dopamin.

    kuraldır, yarım yamalak farmakodinami ile iş göreyim dersin, hiç bilmediğin farmakokinetik seni böyle çarpar.
  • dopamin bağımlısı bir insan hayvansal dürtülerle yaşar. yönetici bilinç ve karar mekanizması zayıflar. hayattan zevk alamaz, her şeyden çabuk sıkılır. kimi kısa süreli ilişkiler peşinde koşar kimi yemek bağımlısı olur kimisi ise saatlerini telefona bakarak geçirir...

    dopamin gün içerisinde devamlı olarak salgılanır ve davranışlarımıza göre salgılanma miktarı değişir. örneğin yürüyüş yaparken, kitap okurken, yemek yerken belirli düzeylerde dopamin salgılanırken uyuşturucu, alkol, pornografi, telefonda aşırı vakit geçirme gibi dışarıdan gelen uyaranlarla dopamin miktarı ekstrem bir şekilde fırlar. beyninde doğal olarak üretilen dopamin yeterli seviyede iken dışarıdan dopamin alındığında beyin buna karşılık olarak dopaminin dışarıdan temin edileceğini düşündüğü için kendi üretimini azaltır. madde kullanımı ve zararlı aktivitelerin etkisi geçtiğinde ise beyinde bulunan dopamin miktarı olması gereken seviyenin altına düşer. bu süreçten sonra ise kişi dopamin artışını sağlamak için madde kullanımı ve zararlı aktiviteye tekrar başvurur. beynin doğal olarak ürettiği dopamin miktarı azaldığı için kişi artık ders çalışma, spor yapma veya herhangi bir normal aktiviteyi yaparken zevk almamaya başlar ve bu davranışları yapmak için gerekli içsel motivasyonu sağlayamaz. üstelik beyin dopamin reseptörlerini azalttığı için zararlı alışkanlıklardan alınan zevk giderek azalır. kişi eskisi gibi zevk alabilmek adına bağımlılığın dozajını arttırmak zorunda kalır. örneğin günde bir sigara içiyorken beşe, ayda bir içilen içki her güne çıkar. 12 yaşında hayatından ilk defa porno izleyen birisi bir hafta içinde suç teşkil eden kategorilere kayabilir. üstelik bu işin bir sınırı yok. küçük yaşından itibaren buna maruz kalan bir kişi dopamin sistemlerini mahvetmekle kalmaz cinsel kimlik kaymaları yaşayabilir.
    durum böyleyken bebekliğinden itibaren tv izleyen, saatlerce tablet oynayan bir çocuğun neden sürekli sıkıldığını, dikkat sorunu yaşadığını anlamak çok güç olmasa gerek.
    çözüm için (bkz: dopamin diyeti)
  • daha önce şöyle bir enrty yazmıştım. bu başlığı görünce de son zamanlarda yaptığım şeylerden bahsetmek istedim.

    yaklaşık 2 hafta süreyle sosyal medya mecralarının bazılarını hiç kullanılmadım, bazılarını da minimum seviyede tuttum. özellikle müzik dinlemeye ara vermenin çok iyi geldiğini hissettim. insan bazen sadece doğanın akışındaki o sesleri dinlemeli. bir de geceleri sessizliğin sesi var, resmen unutmuşum bi iyi geldi.

    konunun özüne tekrar dönecek olursam, haz odaklı şeylerin fazlaca ulaşılabilir olduğu günümüzde dopamin reseptörlerini kendi ellerimizle katlettiğimizi düşünüyorum. bu 2 haftalık ara bana çok iyi geldi. spor ve sağlıklı beslenme rutinlerimi tekrar yakaladım, hatta bi 3-4 kilo civarında kilo verdim. hem bedenen hem de mental anlamda hafiflediğimi hissediyorum.

    dopamin bağımlılığı gözardı edilen ama üzerine düşülmesi, farkındalığın artırılması gereken bir mevzu. zaten tüm bağımlılık türlerinin kaynağında dopamin reseptörlerindeki dengenin bozulması yatıyor. o yüzden ara ara kendimizi frenlemede, dopamini olması gerektiği şekilde salgılatacak alışkanlıkları edinmede fayda var. yoksa bu işin sonu hiçbir şeyden zevk alamadan yaşanan saçma sapan anlar bütününe doğru gidecek. bu bağlamda anlık haz odaklı alışkanlıkları azaltıp doğal dopamin salgılatacak şeylere hayatımızda yer açalım.

    ufacık şeylerden bile keyif alabildiğimiz, bağımlılıktan uzak günler diliyorum, kendime de size de:)
  • sanatçıların, delilerin ve savaşçı kralların salgısıdır.

    fazlası delirtir.. enerji verir..

    ama daha fazlasına ihtiyaç duyulur..

    yaratıcılığı ve gücü doğuran yegane beyin kimyasalıdır..

    insanları hayvanlardan ayıran temel dinamiklerden biridir..

    cinsellik, sanat ve yaratıcı üretim hatta bilim dopamin ile varolur..

    kumar, seks ve alışveriş gibi takıntılar da buradan beslenir..

    azı ölüm gibidir.. fazlası delilik..

    arası yoktur..
  • öncelikle dopamin, bütün memeli canlıların beynindeki ödül merkezinde doğal olarak bulunan nörotransmitter bir maddedir. hayatta kalmak için gereken içgüdüleri gerçekleştirmeyi teşvik edici bir etkisi vardır. dopamin olmadan bu canlılar türlerinin devamlılığını sağlayamazlar. çünkü ödül merkezinde, çiftleşmek ve yemek yemek gibi "keyifli" aktivitelerin uzun süreli hafızaya aktarılabilmeleri ve davranış haline gelmeleri dopaminle sağlanır, bu bir çeşit öğrenme mekanizması. bağımlılık yapıcı maddeler de bu yol sayesinde rutin davranış haline gelirler.
    fakat dopamine bağımlı olmak diye bir şey teknik olarak mümkün olamaz. çünkü dopamin, dışarıdan alındığında bağımlılığa sebep olmaz. siz hiç dopamin hapları içen bağımlı duydunuz mu? bağımlılık yapıcı maddelerin ödül merkezi üzerinden dopamin vasıtasıyla etki göstermeleri, bağımlılık yapan şeyin dopamin olduğu anlamına gelmez. bağımlılık yapıcı maddelerin, bu etkilerini beynin ödül merkezi üzerinden gerçekleştirdikleri anlamına gelir sadece.
  • 31 batakliginin temel sebebi.
hesabın var mı? giriş yap