• fuludu yıllar önce yılar önce altay'da da forma giymiştir. hatta galatasaray'ın 1996-97 sezonunda izmir atatürk stadı'nda altay'ı 8-1 yendiği maçta altay'ın tek golünü de kaydetmişti kendisi.

    (bkz: hafızada yer işgal eden gereksiz bilgiler)
  • nefis arsız biriydi gol icin anasını babasını keserdi. kendisini büyük takıma pazarlamak için iki galatasaray maçında kendisini paralamış ve gol kaydına muvaffak olmuştu.
    mamafih altay fludu'nun gol attığı ilk macı 5-2 ikincisini de 8-1 kaybedip yenilmişti.
    uğursuzdu.
  • adı ''edema'''dır. hatırlanmaz.
  • altay 'ın galatasaray 'a 5-2 kaybettiği maçta uzaktan nefis bir gol atmıştı. sanırım altay 'ı öne geçiren goldü. hakan şükür 'ün isviçre 'ye attığı golün daha bir güzeliydi.
  • uzun bir süre önce kendisini facebook'ta buldum. yıllar ondan çok şey götürmüş. boş zamanlarımda pokeliyorum.
  • 96 yılında üniversiteden mezun oldum. yüksek lisans yapacağım ama bir yandan da para kazanmak istiyorum. o döneme kadar üniversitede matematik, fizik dersi verdiğimi bilen (öğrenciyken özel ders vermeyi kastetmiştim yanlış anlaşılmış editi) bir arş.gör abimiz vardı meslek odasının autocad kursunda eğitmenlik yapar mıyım diye sordu. ben de üstüne atladım. yüksek lisansa başladım bir yandan autocad kursu veriyorum, kurum olduğu için fena bir para da vermiyorlar herşey gayet güzel. 3. veya 4. dönem öğrencilerimden biri thomas adında siyahi bir eleman. mimarlık okuyor autocad'i duyunca gelmiş ama biz elektrik projesine yönelik bir şeyler anlatıyoruz hepi topu 32 saat kurs. neyse üstelik bu elemanın bilgisayar, windows, dos, mouse falan bilgisi de yok. neyse ki türkçe fena değil en azından denileni anlıyor sonrasında bana da pratik oluyor diye ben bu arkadaşa kursatan sonra yarım-bir saat kadar ilave ingilizce olarak da anlattım win-win gidiyoruz.
    bir gün bu geldi bir arkadaşım memelekete gidecek bilgisayarı var 15 gün kadar evinde kalacağım autocad'i kurabilir myiz dedi. autocad'in r12 sinin 6 disketle kurulduğu zaman. ben de yasal masal değil ama ne olacak eğitim amaçlı diye çok da kafa yormadan önümüzdeki gün kurstan sonra gidelim kuralım dedim. eleman da gerçekten aksanlı falan konuşuyor robinson ile cuma gibiyiz bir nevi. sempatik geldi sahiplendim elimden geldiğince yardım ediyorum.
    gün geldi kurs bitti, ev alsancak'da demişti zaten ben bir yandan mimarlık da alsancak'da demekki evi burdan tutmuşlar diyorum ama alsancak pahalı bir muhit elbette ucuz yollu bir yerler vardır oralardandır herhalde diyorum. biz çıktık kurstan arkadaşının evine gittik ama ilerledikçe pek ucuz yollu olamayacak binalara ve muhite doğru gidiyoruz. bayağı gösterişli bir apartmana geldik bu aşağıdan zili çaldı balkona yine siyahi bir eleman çıktı yanında iki tane sarışın ile ama bildiğin klip ortamı kızların biri bir kolunda diğeri öbür kolunda kikirdeşiyorlar. benim o ana kadar olaylara çok normal yaklaşan kendini savunma mekanizmam hemen teoriler üretmeye başladı. oğlum dedim bu herifler öğrenci başına buradan evi tutup kızlarla hoplatmalı zıplatmalı parti ortamlarına girdiğine göre uyuşturucu falan mı acaba diye huylandım. yukarı çıktık ev dubleks çıktı ne biçim öğrenci evi bu herif konsolos falan olsa diyorum ama adam dediğim gibi klip çekiyor gibi giyinmiş, elinde kadeh, kızlar hem tip hem tavır itibariyle sağlam pabuç değilim diye bağırıyor , oğlum dedim allah vere de polis molis şimdi basmasa laf da anlatamazsın.
    bana bir şey içer misin dedi ben zengin çocukları arasındaki emrah gibi tribe girdim, nereden girdim bu işe diye kasılmış haldeyim.
    bilgisayarı gösterdiler aha bilgisayar da hp çıktı o zaman toplama makinaların bile (dx4100 olsun, pentium 90 falan olsun) 1000-1200 dolara toplandığı dönemde hp nin bu makinesi su içind 2-3 bin dolar ediyordur. ben teşhisi koydum baktığım herşey fikrimi pekiştiriyor. o sırada makine açıldı kullanıcı adı belirdi bir de baktım fludu başındaki kısımı ben edama diye hatırlamıyorum uche'nin adı gibi ama biraz farklı akcw falan içeren bir ön adı vardı diye hatırlıyorum ama lakabı mıdır? göbek adı mı? bilmem.
    neyse ben bunu görünce kafayı çevirip adama alıcı gözle baktım yani alıcı demiyelim pek hoş durmadı da fludu mu lan o bakışı attım diyelim; adam harbi harbi fludu. keyifle autocad'i kurdum elman telefonda mapeza ile konuşuyor ona takılıyor falan gayet neşeli ortamdı. edema fuludu yu görünce anlataytım dedim.
    tanım isteyene ön yargının kötü bir şey olduğunu, insanın inandıktan sonra ne görmek istiyorsa her şeyi ona delil saydığını farketmeme sebep futbolcu. tabi bu farketme kısmını şimdi şimdi sağını solunu toplayıp yazıyorum yoksa o zaman sadece vay amk adama bak demiştim.

    yok yok esas tanımı şimdi buldum: thomas'ın arkadaşı
  • bir wikipedia entrysi bile olmayan fitbolcumuz.
hesabın var mı? giriş yap