• mouse pad'in üzerine sürülerek eşe dosta şaka yapmak amaçlı kullanılan her türdeki tutkal...
  • gunler haftalar boyunca yapıskanı bitmeyen beyaz bir zamk. kedim bebekken yaramazlık icin kalorifer dairesine indigi zaman yapısmıstı buna. tuylerinin her tarafına cıklet yapısmıs gibi bir goruntusu vardı ve birkac gun sonra kaskatı kesildi tum tuyleri. bir kısmını kestik kurtartık zavallıyı ama kalanlar yıkamamıza ragmen yapısmıs ciklet gibi iki hafta gecmedi.
  • bazen fare sizin onu yakalamak için üzerine döktüğünüz karton parçasından kurtulmayı başarır. ama sıcağın etkisiyle başka bir yere yapışır. örneğin mutfak parkesinin üstüne. böyle bir durumda farenin cesedini parkeden kurtarmak oldukça güçtür. hayvanı ordan almak için çekiştirirsiniz, zavallı hayvan parçalanır. ilk önce nazikçe kuyruğunu tutup almayı denersiniz, kopar. sonra başı bedeninden ayrılır. son olarak yerde sadece organları kalır ve bunlar siz çektikçe uzar. bu manzarayı mide kaldırmaz. bu işi bir kişi tek başına asla beceremez, yürek ister, bilek ister, vicdan ister, mide ister. kazımak gereklidir, işe yaramaz bir cd bu iş için idealdir.
  • eksik satılan bi aparattır kanımca. bunu satarken yanına bi de tüm insanlığınızı ve vicdanınızı kazıyacak bişey vermeleri gerekir.

    çünkü sizin istediğiniz farenin evinizden, işyerinizden gitmesidir sadece aslında. katletmek istemediğiniz için kapan kurmaz, zehir koymazsınız. sonuç? fare yakalanır yapıştırıcıya. öyle bi yakalanır ki, elini tutup beraber asılsanız kurtaramazsınız. kafasına sıkmanız gerekir hayvanın can çekişmeden ölmesi için. yapamazsınız, elinizde fareyle kalakalırsınız.

    zehirlesem şimdiye tertemiz ölüp gitmişti, kapan kursam, tak! tek hamlede kafayı bi tarafta kuyruğu bi tarafta bırakmıştı hayvan. şimdi? besle anasını satiim, öldüremiyorum diye. yapıştırıcının etkisi geçinceye kadar besleyeyim? ne mümkün? geçmiyor. başka hiç bişey dağıldığında kullandığım yapıştırıcı bu kadar etkili olmuyor. nasıl bi hasta ruhtur bunu hazırlayan bilmem.

    kullanmayın.
  • sadece fare değil, diğer eklembacaklı haşaratın da tutunduğu bir yapışkan. ben bir kere bunu uygulamıştım ama bir iki fareden sonra işe yaramıyor. hatta bir keresinde fakültede odamın bir köşesinden kovaladığım küçük bir fareyi bu yapışkana doğru yönlendirmeye çalıştım ancak eleman kesinlikle yapışkanın üzerinden zıpladı ve ben resmen dumur oldum. az daha benim ayakkabı yapışıyordu. fareler çok akıllı yaratıklardır. bunlarla mücadele çok kolay değildir. zaten bu olaydan sonra tom ve jery bana çok abartı gelmemeye başladı. ayrıca otostopçunun galaksi rehberi adlı bilimkurgu eserinde de bahsedilen bu farelerin zekası bence pek abartı değil. (bkz: dikkat et).
  • kesinlikle eksik satılan ürün. pakete dahil olması gerekenler:

    - 2 gün boyunca tuzaktaki peynire yakalanmayı bırakın yanından bile geçmeyen fareyi bile cezbedecek et sote yaparken kullanılan etten bir parça,
    - fare yakalandıktan sonra bir şekilde ses neyin çıkartan bir aparat, hayvancağız gece yakalanırsa sabaha kadar can çekişiyor.
    - kurduğunuz tuzakta kartona yapışmış fareyi, sırtına - tam omuruna (omuru vardı di mi lan bunların? vardı herhalde) - elini korkak alıştırmadan tek bir oklava darbesiyle mümkün olan en çabuk şekilde öldürecek bir baba. siz yok "kurtarsak da dışarı mı atsak öldürmeden yok ya şimdi yaşayamaz ki artık bu halde dışarda yazık, dur etrafı batırmayayım hem aman acı çektirmeyeyim nasıl olacak ee" derken hayvana daha çok yazık oluyor çünkü. baba geliyor bismillah diyip koyuveriyor oklavayı.
  • tuzağın amacı yemi koyup fareyi ona çekmek değildir amaç farenin sürekli geçtiği odaya yada nerde yaşıyorsa evde oraya giderken kullandığı bir yol vardır coğunlukla hep sırtını duvara verir duvar kenarlarından yürüyecektir işte belirlediğiniz güzergaha tuzağı koyun içine illa peynir değil hatta peynir hiç değil ne ulan bu ezine mi yediriceksin hayvana,ekmek koyucaksın arkadaşım birde yanına bir pet şişe kapağına su koyucaksın sonra bırak gelsin hayvan tuzağa girdikten sonra ve öldürdükten sonra kesinlikle kapaklı çöp kutularına atıcaksın arkadaşım poşete koyup ağaç kenarına degil bildiğin büyük kapağı kapalı çöp konteynırlarına yoksa kedi koyduğun poşeti açar hayvanı yiyeyim derken onunda bi yerleri yapışır yani başka bir hayvanada eziyet etmek durumunda kalma diye söylüyorum.
  • bu yapıştırıcının uygulaması ve fareyi yakalama mekanizmasını kafasında canlandıramayanlar ya da merak edip detay isteyenlere olayın görsel olarak anlaşılmasıda yardımcı olacak bir öneri vardır.
    o da şudur ki:nuri bilge ceylan'ın uzak adlı filmindeki bir sahne, filmin baş karakterinin büyük yanlızlığının çırpınış simgesi olan mutfaktaki tuzağa yapışan fare ve başına gelenler kısmını içerir.dikkatle izlenmelidir zira aynı fare yapışkanı mevzusu vardır.
    -kimi filmi hızlandırıp bu sahneyi bulabilirken
    -kimisi de aldığı ödülü tutkuyla sevdiği,yalnız ve güzel ülkesine armağan eden yönetmenin tarkovsky'i esintili filmini izlemeye meyilenebilir
  • arkadaşlardan birisinin hamsteri kafesinden kaçmıştı. arkadaş da fare yapıştırıcısı kullanarak yakalasam olur mu demişti. ben de ona eğer yapıştırıcı kullanırsak hamsteri yapıştırıcıdan sağlam olarak ayıramayız diye cevap vermiştim. zaten eleman kendisi kaçağı bulmuştu.
    o değil de fareden çok hamamböcüğü, kara fatma vs. yapışıyor buna. sonuçta çok iğrenç bir görüntü ortaya çıkıyor.
  • eger sonunda istenmeyen sonuclar almak istemiyorsaniz (farenin yapistigi kartondan kurtulup zemine yapismasi, tam yapismayip kartonu suruklemesi..vs) genis bir karton ve bol bol yapiskan (acimayin) kullanin. yapiskani tupun ucuyla iyice dagitin ve ustune (eliniz deymeyecek, posetle falan koyun) taze meyve veya sebze kirintilari, cikolata parcalari (peynir gerekmez) koyun ve hayvanin gectigini yol veya ciktigi delik civarina koyun. unutmayin ki fareler programli hayvanlardir. asagi yukari ayni saatte asagi yukari ayni yollardan gecerek onceden belirledikleri besin kaynagina gitmeye calisirlar. genelde duvar kenarlari en islek yollaridir.

    fare yapistiktan sonra elbette hayvana daha fazla aci cektirmeden (bu yontemi kullanarak zaten yeterince vahsisiniz) kartonu katlayip cop kutusuna atin, hayvanin son saatleri hic olmazsa daha sessiz bir yerde gecer.

    sahsen zehir, fare kapani kullandim ama bu hayvanlar cok ama cok akilli. bir ara evde cirit atiyorlardi ki, butun besin kaynaklarini kapatsaniz bile eger bu hayvanlar sizin evi ve cevresini yuva belirledilerse uzaklara gitmezler, bu sefer evdeki bitkilerinin koklerini, kablolari ve hatta kitap yapraklarini yemeye baslarlar.

    bu konuda biraz okumak zorunda kalmistim, hayvanlari anlamak yakalamanin birinci kurali. simdiye kadar 8 tane yakaladim. ama sonucta amsterdam da yaziyorum ve faresiz bir ev biraz utopya...

    yakalama yontemim konusunda kendimden nefret ediyorum ama obur turlu tradisyonel yontemlerde 2 ayda yakalayacagim fareyi 1 haftada yakaliyorum. tek umidim gece kartona yapisan farenin diger arkadaslarina ornek olup digerlerinin tasi taragi toplayip gitmeleri, yoksa geri kalanlarininda akibeti belli. (gerci bu hayvan dogdugu yerin 50 m etrafindan ayrilmazmis)

    bu arada yukarida dedigim gibi yapiskan, karton, yemek koyma....bu sureclerin hicbirinde eliniz ile deymeyin, hayvan insan kokusunun sindigi hicbirseye gelmez. lateks eldiven veya poset kullanin.

    son bir not, dediklerim fareler icin gecerli, sicanlar, fare degildir, buyuk fare hic degildir. baska bir turdur ve tehlikelidir. o konuda profesyonel yardim alin, zira hastaligindan tut, saldirilip yaralanma riski bile vardir. amsterdam da da evlerde %99, ev faresi bulunur...
hesabın var mı? giriş yap