• (bkz: depresyon)
  • insan hayatinda, belirli donemler, her gun bos ve anlamsiz gecirilmelidir. muzikteki es gibidir bu bosluklar. onlar omazsa melodi de olmaz.
  • yoğun iş temposundan muzdarip bazı kişilerin hayalini kurdukları durum. bu kişilere "yıllık izninde ne yapacaksın" diye sorulduğunda da sıklıkla bu durumla paralel, "hiçbirşey yapmadan sebze gibi oturacağım" cevabını verirler.
  • "ot olsam fotosentez yapardim" turu dusuncelerin icinde gomulu kalmak, hicbirsey olmuyor diye hicbirsey yapmamak, uyudukca uyumak istemek, yorulmaktan yorulmak, icten ice "kastamonu kastamonu depresyon!" tezahuratlarini tutturmak, playlistteki bir iki sarkiyi degistirmeye usenip ustuste song to the siren, where i end and you begin, fugitive motel turunde sarkilar dinlemek.. telefon beklemek ama calinca acmamak, mail beklemek ama sadece spam mailleri almak, mail yazmamak, aramamak, sormamak.. how to disappear completely sarkisini dinlemek ama cevabini dusunmeye usenmek.. "meraba biz senin eski kotu anilariniz" diyen vadaaaaa'lardan bozma tip adamlari uzaktan seyretip "ne istiyorsaniz sizin olsun, bana dokunmayin" demek.. ta ki 360 derecelik tekme atma zamani gelip kendi kiciniza tekmeyi basana kadar, tembel kicinizdaki kani beyninize pompalayincaya kadar..
    `
    (bkz: i should throw myself under a train)
    (bkz: vs)
    (bkz: what a wonderful world)
  • bundan daha fenası bütün gün bir yığın iş yapıldığı halde akşam olunca günün boş ve anlamsız olduğunu düşünmek / fark etmektir.
  • üniversiteden mezun olup iş arayanların içinde bulunduğu durum
  • insan günlerinin "boş ve anlamsız" olduğunu, yaşadığı diğer günlerle kıyaslamaya giderek farkeder. dolunun ve anlamın olmadığı yerde ne boşun ne de anlamsızlığın anlamı kalır. bu açıdan, "her günü boş ve anlamsız geçirmek" ten ziyade her günün boş ve anlamsız olduğunu düşünülen bir periyod vardır. bu periyod ise bazen ego pohpohlanması ile bazen de bir parça çikolata ile son bulur. zaman içinde de kendini tekrar eder ve yine son bulur. genel olarak, hayatı olduğu gibi kabul edememekten kaynaklanır*.
    (bkz: bitmek tükenmek bilmeyen anlam arayışı)
  • yakın zamanda kişiyi iç hesaplaşmaların, sonu gelmez soruların içine atacak olan; kısa süre sonra beyin kıvrımlarının zaman ve mekandan bağımsız olarak bir "evrensel çözüm" bulmaya çalışmasıyla ve eğer enerji yeterli miktarda ise kişinin kendi içine dönüp, zihninin ve ruhunun içinde nefis bir keşif yapmasıyla son bulacak durum. düşünmek, düşünmek, düşünmek için biçilmiş kaftan. dışardan bakınca anlamsız görünse de, "işi olmayan şeytan kendi kuyruğuyla oynarmış" sözünün dile dökülmüş hali. yoksa, kimsenin boş ve anlamsız geçirecek vakti olmasa, düşünsel açıdan oldukça zavallı bir halde olunmasına sebep olurdu diye düşündürten durum aynı zamanda.
  • biri birine musavi iki gunden, biri heba olmuş demektir, mealinde bir hadis vardır.
    yani dinen de yerilen bir eylemsizliktir.
    insanın ameli sonsuzluk icinde 'anlamsız' gozukse de albayın da isbetle belirttiği gibi; insanın kendisini anlamsızlaştırcak bu durum; esref i mahlukata men edilmiştir.
hesabın var mı? giriş yap