kardeş olmak ^*

• abi olmak gibi sorumluluğu yüksek bir eylemdir. sırası geldiğinde beraber gülüp beraber ağlayıp beraber delirmenin gerekliliğini getirir. yine sırası gelir birbirinden nefret etmek de gerekir... bütün bunlar sonsuza dek süren bir bağın tuzu biberi, her türlü geyiğin temelini oluşturur.
  
  örnek olarak frackman reloaded adlı yazarın (ki bu adam 1. nesilken frackman, 2. nesilken olay daha sonraları^* high hopes ve frackman olarak sözlükte yer almış ve bu nickle geri dönmüştür) kardeşi olmak ile ilgili gerekleri sıralamak gerekir. parantez içindeki açıklamaya bakacak olursak karşı karşıya olduğumuz kişinin sağı solu pek belli değildir. sağı solu belli olmayan birine nereye kadar nabza göre şerbet verebilirsiniz ki... en iyisi sıkışınca geyiğe başvurmaktır. tabii bu geyiğin de temelini oluşturmak için aynı öğretmende ilkokul okuyup hemen peşinden onun okuduğu koleje gitmek, ne dinliyorsa dinlemek, ne izliyorsa izlemek, hangi takımı tutuyorsa fanatiği olmak, kendinize seçtiğiniz kitap, film, müzik gibi konularda size uymasını sağlamak, dinlemeyeceğini bildiğiniz şeyleri dinletmek için ters gitmek, bünyeyi içkiye çok iyi hazırlamak gerekir, ki bu hazırlık daha sonraları onu yatırıp içmeye devam edebilmek içindir. onun ve arkadaşlarının önceleri ispiyoncu korkulu belası olup sonra suç ortağı olmak da gerekir ki bu da insanı onun cinsiyetine yaklaştırır.
  
  süper bir hafızaya sahip olup çağrışım dengesini çok iyi kurmak da gerekir. özellikle sonu gelmeyen geyiklerde nerede kalındığının hatırlaması görevi genellikle kardeşe aittir. serbest çağrışım engellenemeyeceğinden onunla son bir sigaranın en az 3 saate tekabül edebileceğini bilmek gerekir.
  
  sevgililerin yanımızda sıkılmalarını önlemek amacıyla pek bir araya gelmemeye de özen gösterilmelidir... zevzek bazında sevgili edinilmediği sürece kendilerini dışlanmış hissedeceklerdir.
  
  pazartesi dizi sekansları, dizi sonrası geyikleri, haftasonu videodrome partileri, ölesiye yemeler, bir ali'ye gitmeler, cenk yıldız ile coşmalar... kısacası kardeş olmak uzun süreli uykusuzluk ve akabinde sürmenaja giden yolda ilerlemektir.
  
  (bkz: ben de seni seviyorum)
  
  not: bu entrynin fon müziği peron s latest flame'de aristokrat korosu tarafından icra edilmektedir.
• tam nikah masasına oturulduğu zaman gelin ve damat için sözkonusu olduğu ortaya çıkarsa büyük bir ızdırap olabilecek durum.
  (bkz: durun siz kardessiniz)
• benimle mi bot bagladin denilerek kucuk kardesi alisveris cucesi yapmak adina keyif veren bir hadisedir.
• pek keyiflidir... her ne kadar "sen küçüksün sen de abi ol" dense de kucuk kizkardese, ebeveynler deneyimsizliklerini ilk cocukta astiklari icin rahat bir mevkidir. sorumluluklardan uzak haytalik yaparsiniz bol bol. hem anne- babadan, hem abi/abladan zilgit yenir, o ayri...
• yalpalandığında düşülmeyeceğini çünkü her zaman her koşulda tutacak biri olduğunu bilmenin güvencesi ve bir insanı her şeyden çok sevebilme, her şeyden üstün tutabilmenin huzuru.
• kan bağıyla olduğu sanılsa da, aslında öyle olmayan olay.
• kardes bakkala gitsene, kardes cay doksene, kardes su dergiyi veri misin eehh yeter len diyesin gelir ama gelmemelidir sonu kotu olabilir.
• evliliğin üzerinden epey bir yıl sonra karı kocanın durumu.
  (bkz: evli ciftlerin birbirine benzemesi)
• onun adına yaşadığın sevincin kendi adına yaşadığın hayal kırıklığını gölgeleyebilecek kuvvette olmasıdır.
  gurur duymaktır.
• arada kilometreler,baska baska ulkeler de olsa birbirlerinin sikintilarini ruyalarda hissedebilmektir..
  
  bir gun, yabanci bir ulkenin acil servisinde gecirilmis bir gecenin sabahinda telasla arayip:
  
  "canim,bir ruya gordum nedenini bilmiorum ama ben senin icin cok cok uzuluyordum ,iyisin degil mi?? " diyen bir ablaya sahip olmaktir,gozlerin dolmasi sevginin kocamanligini hissetmektir..
  
  ve baska bir gun ruyada ablanin nedensizce uzuldugunu gorup, sikintiyla uyanip arandiginda,gercekten can sikici bir olay yasadigini ogrenmektir..
  
  kardes olmak,birbirine bambaska baglarla bagli olmaktir..