• lord palmerston'un kırım savaşına ilişkin bir -sanırım parlamento- konuşmasında geçen ifade şu şekildedir:
    "we have no eternal allies, and we have no perpetual enemies. our interests are eternal and perpetual, and those interests it is our duty to follow"

    bu ifade daha sonra uluslararası ilişkilerde ki realist bakışın mottolarından biri haline gelerek kurallaştırılmış ve türkçede "devletlerin ebedi dostları ve düşmanları yoktur sadece çıkarları vardır" halini almıştır.
  • bilhassa on dokuzuncu yüzyılın siyasî çehresini şekillendiren uluslararası sistemin esasını ifade eder. lakin bu kural, tedricen geçerliliğini yitirmiştir. ikinci dünya savaşı'ndan sonra teşekkül eden birleşmiş milletler marifetiyle uluslararası sistem yeni bir biçim kazanmış; sovyetler birliği'nin çöküşü ve demir perde'nin çözülmesi neticesinde ise sınırlar açılarak serbest piyasa vasıtasıyla uluslararası ekonomik alan oluşturulmuştur. nihayet bugün yaşadığımız haberleşme ve kültür çağında devletler, karşılıklı bir bağımlılığa mecbur kalmıştır.

    tıraşı keselim. lord palmerston'un vecizesi kendi döneminde esaslı bir düstur olsa da küreselleşen dünyada ülkeler, kendi çıkarlarını koruyabilmek için diğer ulusların içinde kalıcı dostlar edinmek zorundadır. zira lordumuzun döneminde uygulanan geleneksel diplomasi bugün, kamu diplomasisi ile kol koladır. sözün özü odur ki devletler, egemenliklerini devlet dışı aktörlerle paylaşmaya mecbur kalmıştır. keşke soğuk savaş bin yıl sürseydi.
hesabın var mı? giriş yap