*

  • ergenekon davası sanıklarından kemal alemdaroğlu'nun avukatı metin çetinbaş'ın savunması.

    /*********/
    ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından eski istanbul üniversitesi rektörü prof. dr. kemal alemdaroğlu'nun avukatı metin çetinbaş, dün görülen duruşmadaböyle bir savunmaya imza attı.
    eski susurluk hakimi çetinbaş, fikri karadağ ve hayrettin ertekin'in kullandığı 'en iyi kürt ölü kürt'tür' sözünü şöyle savundu: "kürtlerin ölmesini istemek suç mu?"

    istanbul 13. ağır ceza mahkemesi'nce silivri'de görülen ergenekon davasına dün devam edildi. prof. dr. kemal alemdaroğlu'nun avukatı metin çetinbaş, savunmasının 4. gününü geride bıraktı. eski susurluk hâkimi, müvekkilinin ardından 2 haziran'da savunmasına başlamıştı. metin çetinbaş, dün savunmasının 4. gününü geride bıraktı. ergenekon örgütü davası sanıklarının fehmi koru, osman baydemir, orhan pamuk gibi ünlü isimlere suikast girişiminde bulunmak için yaptıkları telefon görüşmelerini 'geyik muhabbeti' olarak değerlendirdi. metin çetinbaş'ın gündemindeki konulardan biri de ergenekon sanıklarının kullandığı 'en iyi kürt, ölü kürt'tür' sözüydü. avukatın bu sözü savunurken kullandığı ifade dikkat çekiciydi.

    çetinbaş, şu ifadeleri kullandı:

    "bunlar kürtler ile ilgili kişisel düşüncelerdir. bu, 'gidelim kürtleri öldürelim' anlamına gelmez. ayrıca, kürtlerin ölmesini temenni etmek suç mudur? düşünce ve temenni anlamına gelen bu beyanların ceza davası ile bir ilgisi yoktur. herhangi bir örgütün sempatizanı olmak, belirli insanlardan nefret etmek suç değildir."
    /*********/
    kaynak : http://www.nethaber.com/…in-olmesini-istemek-suc-mu

    kısaca diyor ki faşist düşünce suç mudur?
  • kısasa kısas düşünüldüğünde cevabı evet olması gereken soru, ancak bunu dillendiren ile savunanın savunduğu resmi ideoloji olunca böyle olmuyor.

    örgüt sempatizanı olmak suç mu denilmiş. türkiye'de taş tan 13 yaşındaki çocuklar terör örgüt mensubiyeti ile yargılanıyorken, nesnel retorikleriyle "sempatizanlık, ölme öldürme temennisi tabi suç değildir," diyen gözünü kan bürümüşlerin iki yüzlülüğü ortaya çıkıyor.
  • çok mantıklı ve haklı bir sorudur. cevabı da basittir. tabi ki de değildir. zira kürtlerin ölmesini istemek suç değil, bildiğin orospu çocukluğu, bildiğin şerefsizliktir. nasıl ki dünya üzerinde yaşayan her hangi bir topluluğu öldürmeyi düşünmek su katılmamış bir göt oğlanı olduğunu gösterirse bu da aynı mantıktır. burada asıl sorun dünyada ki suç ve suçlu kavramının garip bir şekilde güçlü olan bir grup malın lehine olmasıdır, bir takım insanlara bu şekilde soru sorma hakkı tanınmasının önüne geçilememesidir.
  • gariptir ki; kemal alemdaroğlu, zamanında türban takmayı "devleti yıkmaya yönelik davranış" olarak nitelendiren bir insan evladıydı. yani kendince doğru olan bir düşünce sistematiği ile, türban gibi bir nesneden devletin yıkılmasını talep etmeyi istemeye ulaşabiliyordu. ister doğru bulun, ister yanlış, aleni olmayan bir fikrin sadece bir kılık kıyafet şemaili ile ifade edilmiş olduğu düşüncesindeydi. şimdi alenen bir ırk mensuplarının ölmesini temenni etmesini gayet doğal ve sıradan bir temenni ve zararsız olarak addeden avukatı ile karşılaşınca kendimi garip hissettim.
    şaşkınlık verici olan ise, birazdan gelip kendisini savunacak olanlardır.
  • potansiyel katil sorusu. dolayısıyla rahatlıkla "seni yaşatmak suç" cevabı verilebilir buna.
  • kimin, neyi , nerede, ne için demiş olduğu gözetilmeksizin, bir müdafiin şahsına duygusal bir öfkeyle tepki verilmesine sebep olan söz.

    burada bazı tepkilerden anladığım, müdafiin savunması "ne ki canım ölsün ipneler, onları öldürmek suç olmaz hahaayt" gibi seviyelere çekilmek istenmekte ama burada mesele "bir türk avukatın kürtler hakkındaki insafsızca arzu ve temennileri fütursuzca savunması" değildir, müdafiin bu çıkışı radikal de olsa temelde tekniktir, görevini yapmaktadır. görevini ifa ederken de müvekkilinin çıkarlarını gözetmek durumundadır. elbette ki bu bağlamda her ağzına geleni söyleyemez, ama söyleyemez noktasına varana kadar – duruşma düzenini sağlamakla görevli hakim höt diyene kadardır bu- her türlü ifadeyi kullanabilir. hiçbir zaman sanık avukatı kulağa hoş gelen, iç açıcı şeyler söylemez. bunları duymak istiyorsanız yanlış yerdesiniz demektir.

    insan topluluklarının sahip oldukları farklılıklar dolayısıyla ya da her ne sebeple olursa olsun, ölmelerini dilemek hiç bir koşulda makul, ortalama insan zekasının bir ürünü olarak addedilebilecek bir açıklama tarzı değildir.

    fakat bu dava, "temiz eller operasyonu tadında, türkiye'yi aydınlığa taşıyacak, devlet içinde yuvalanmış çeteci zihniyetin sonunun getirileceği asrın davası" şeklinde medyatik tanımı bir yana, bu nevi hastalıklı düşüncelerin yargılandığı bir dava da değildir. (henüz…)

    bu davada yargılanmakta olan sanıklar kürtleri, orhan pamuk'u, fehmi koru'yu sevmedikleri için değil, işlemiş oldukları iddia edilen, ceza kanununda suç olarak yer alan fiillerden dolayı hakim karşısındalar.

    söz konusu konuşmalar –aleni bir ortamda sarfedilmiş olsa idi, toplumda infiale sebep olabilecek, şok edici dolayısıyla ifade özgürlüğünün sınırlarını aşabilecek olmakla birlikte- iki kişi arasında geçmiş olmasından mütevellit, laga lugadan öteye gitmemektedir, demeye getirmektedir müdafii.

    elbette ki bir insanın öldürülmesi dört başı mamur bir şekilde suçtur, hem evrensel mana da hem de zaten yazılı hukuk kurallarınca suç olarak düzenlenmiş bir fiildir.

    peki bir telefon konuşması esnasında, bir insanin herhangi bir sebeple ölü olmasını dilemek -bu düşünce tarzı hiçbir insani ve ahlaki boyutta tasvip edilemez dahi olsa-türk hukukunda bir suç olarak düzenlenmiş midir? diğer bir ifadeyle kanunda suç olarak düzenlenmiş fiiller arasında bu temenninin bir karşılığı var mıdır? çünkü tck nın suçta ve cezada kanunilik ilkesi başlıklı 2. maddesi uyarınca:
    "kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz."
  • temkinli cevaplanması gereken soru. ahlaken uygunsuz olan eylemler kanunen suç teşkil etmeyebilir. halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçunun işlenebilmesi için, suçun unsurlarının oluşması gerekir. o da iki kişinin arasındaki konuşmayla oluşmaz. dolayısıyla müdafiin yaptığı savunma doğrudur. sonuçta bu bir ceza davası, ahlak ve nefret içerikli sosyoloji sempozyumu değil. iki kişinin bu şekilde konuşması ahlaken yanlıştır ama suç değildir.
hesabın var mı? giriş yap