moi les hommes je les deteste

• ingilizceye i hate men, türkçeye de erkeklerden nefret ediyorum olarak çevrilmiş ve fransız yazar pauline harmange tarafından 2020 yılında yazılmış 96 sayfalık bir kitap. fransa'da tartışmalara neden olduğu ve cinsiyet temelinde nefrete tahrik suçlamasıyla toplatılmaya çalışıldığı için bir anda popülerleşti. fakat bu popülerliği hak ediyor muydu çok emin olamadım.
  
  ben misandri (erkek düşmanlığı) ile mizojinizmin (kadın düşmanlığı) aynı kavramlar olduğunu kesinlikle düşünmüyorum ama ikisinden de eşit şekilde uzak durulması gerektiğine inanıyorum. dolayısıyla yazarın savıyla daha en başından çatışıyoruz. kitabı bitirdikten sonra da fikrim değişmedi fakat yazara hak verdiğim kısımlar oldu.
  
  bin asırlık kadın düşmanlığı torbasının içi öyle ağır suçlarla doldurulabiliyor ki bunu erkek düşmanlığı diye ortaya çıkan bu "yeni" kavramla aynı kefeye koymak adaletsizlik oluyor. bir mizojinist sizi öldürebilir, dövebilir, yaralayabilir, taciz edebilir, size tecavüz edebilir, mobbing uygulayabilir, mansplaining uygulayabilir. bir misandrist size ne yapabilir? hiçbir şey?
  
  bir erkeğin mizojinist olma nedenleri neler olabilir? hiçbir şey? bir kadının misandrist olma nedenleri neler olabilir? bir erkek tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılmış olabilir, cinsel saldırıya uğramış olabilir, taciz edilmiştir, tehdit edilmiştir, tüm bunlar sistematik şekilde başına gelmiştir, bir kere değil, iki kere değil, on kere değil...
  
  dolayısıyla bu iki kavramı birbirinin eşiti olarak göremeyiz fakat yine de gerekçeler ve nispeten daha az somut zarar ortaya çıkarmak birinden diğerini meşru kılmaya yetmiyor. nefret ve şiddeti temellendirmek her zaman tehlikelidir, bunu zayıf birisi yapsa da öyledir, bir mazlum yapsa da öyledir.
  
  kitapta savunulan düşünce bazı siyahi grupların "tüm beyazlar suçludur ve hepsi bizden özür dilemelidir" şeklindeki talebine benziyor. beş dakika önce doğmuş beyaz çocuk da mı suçlu? evet, o da suçlu çünkü ayrıcalıklara sahip olarak doğdu. ben bu talebi komik buluyorum çünkü tersine ırkçılık yaparak ırkçılığın bitirilebileceği inancını barındırıyor. misandri'yi savunmak da böyle bir şey, bir düşmanlığı bitirmek için yeni bir düşmanlık icat ediliyor, bu yeni düşmanlık üzerine yazılar yazılıyor, meşruiyet kazandırılıyor, altı dolduruluyor.