• savrulurlar önce inceden, kaybolması zor öksüzler grubu detone şarkılarıyla. sonra koro, yükselen bir ton, dağılan arayışlarda.
    (bkz: autumn leaves)
  • yildirim gurses'in bir $arkisi.
    du$en bir yaprak gorursen
    beni hatirla demi$tin
    biliyorsun seni beeeeen, sonbaharda sevmi$tim
    diye sonsuza iraksar.
    edit: yok yaw $arkinin ismi $uydu:
    (bkz: sonbahar ruzgarlari)
  • yeni geleceklere ivedilikle yol veren doğanın en adaletli olayını bizlere sunan bir güzel canlı.
  • bu sonbahar yaprakları genelde kulaklarımızdan beynimize ve kalbimize hücum eder de acıtır normalde. ancak meşenin dökülmek için kasıma kadar bekleyen, tüm nemini kaybetmesiyle inceden bir tahtaya çalan yaprakları esen lodosla dallarından kopup jilet gibi çarpar yüzünüze. o zaman anlarsınız ki bu sonbahar yaprakları sadece bir şarkıdan ibaret değillerdir. artık bu içsel acı tüm bedene yayılmıştır.

    (bkz: autumn leaves)
  • dünya üzerinde yalnızca ülkemizde çöp muamelesi görür.
    apartman görevlileri, belediye çalışanlarını tebrik etmemiz gerekiyor. asıl işlerine vermedikleri özeni, simsiyah asfaltı gösterebilmek adına yaprakları temizlemeye veriyorlar. çok büyük iş.
    sapsarı yapraklar da neymiş güzelim beton varken.
  • civan canova'nın yazdığı tiyatro oyunu. 2004-2005 sezonu sonundan itibaren istanbul devlet tiyatrosu'nda sahnelenmeye başlanmıştır. muhtemelen gelecek sezon da oynanacaktır bu oyun. oyunun yönetmeni ise şair insan turgay kantürk'tür.
  • iyidir,hoştur velhasıl güzeldir.
  • yaşlılık ve ölümü hatırlatır.
  • turuncu rengine ve hışırtısına bayıldığım yapraklardır. yağmur eşliğinde büyüler. şöyle ki...
  • türkiyede bunu çöpçülerin süpürmesi büyük yazık. doğu avrupada ve rusyada asla dokunmazlar süs sayarlar ve çok güzel manzaralar yaratır şehir boyunca.
hesabın var mı? giriş yap